Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2014/10422 E. 2015/8748 K. 21.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10422
KARAR NO : 2015/8748
KARAR TARİHİ : 21.10.2015

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 30. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15/05/2014
NUMARASI : 2013/129-2014/202

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, hor kullanma tazminatının tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde; davalının 01/03/1994 tarihli sözleşme ile kiracı olduğunu, 2008 yılı Kasım ayı sonlarında taşınmazı tahliye ettiğini, temiz ve ayıpsız şekilde teslim edilen kiralananın kullanılmaz durumda bırakıldığını, Ümraniye 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/89 D.İş sayılı dosyasında belirlenen hasar bedelinin tahsili için takibe geçildiğini, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, müvekkili ile davacı arasında herhangi bir kira sözleşmesi düzenlenmediğini, müvekkilinin kiracılık sıfatının bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yoklama fişi ile davaya konu edilen adresteki taşınmazı davalının kullandığının anlaşıldığı belirtilerek davalının kiracılık sıfatı kabul edilmiştir.
Davaya dayanak 01/03/1994 başlangıç tarihli, bir yıl süreli kira sözleşmesindeki imzayı davalı inkar etmiştir. Davacı tarafından kira sözleşmenin aslı ibraz edilemediğinden mahkemece bu konuda inceleme yapılmamıştır. Davacı kiralayanın kira sözleşmesinin varlığını yazılı olarak kanıtlaması gerekir. Vergi dairesince düzenlenen yoklama fişi kira ilişkisinin varlığını ispata yeterli değildir. Bu durumda kira ilişkisi yazılı olarak kanıtlanamamıştır. Ancak davacı, dava dilekçesinde sair her türlü delil demek suretiyle yemin deliline de dayandığından mahkemece davacıya yemin teklif etme hakkının bulunduğunun hatırlatılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 21/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.