Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2014/10258 E. 2015/7534 K. 28.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10258
KARAR NO : 2015/7534
KARAR TARİHİ : 28.09.2015

MAHKEMESİ : Trabzon 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15/05/2014
NUMARASI : 2013/570-2014/151

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak ve tazminat davasına dair karar davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira alacağı ve hor kullanım tazminatının tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece 15.05.2014 tarihli kararla kira alacağı yönünden davanın kısmen kabulü ile 3.120,00 TL kira parasının 19/12/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, hor kullanma tazminatı yönünden önceki verilen karar kesinleştiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar vekili dava dilekçesinde; Taraflar arasında uyuşmazlık bulunmayan 01.11.2005 tarihli kira sözleşmesine dayanarak, davalı kiracıların en son 2010 yılı Mayıs ayı kira bedelini ödeyerek Temmuz 2010 tarihinde taşınmazı tahliye ettiklerini belirtip ödenmeyen 2010 yılının Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim ayları kira bedeli olan aylık 1.240 TL den 5 aylık 6.200 TL kira parası ile 2.075 TL hor kullanma tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiş, davalılar Haziran ayı başında taşınmazı tahliye ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece ilk kararda davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalılar tarafından temyizi üzerine Dairemizin 12.04.2012 tarihli ilamı ile kira alacağı yönünden davalı kiracıların Haziran ayı başında taşınmazı tahliye ettiklerini yazılı delillerle kanıtlayamadıkları belirtilerek kiralananın hangi tarihte tahliye edildiği belirlenerek tespit edilen bu tarihten itibaren taşınmazın kira sözleşmesindeki bedel ve koşullarda ne kadar sürede yeniden kiraya verilebileceği konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınması ve davalının bu süreye kadar olan kira bedelinden sorumlu tutulması gerektiği bu hususlar üzerinde durulmadan dönem sonuna kadar kira bedelinden sorumlu tutulmasının doğru olmadığı, hor kullanma bedeli yönünden ise davacının dava dilekçesinde istemiş olduğu kira bedelinin mahsubundan sonra 2.075.TL hor kullanım tazminatının tahsilini istediği, tespit istemi sonucu alınan 18/08/2010 tarihli bilirkişi raporuna göre kiralananda 1.800 TL tutarında hasar tespitinin yapıldığı bu miktarın davalı tarafından da kabul edildiği mahkemece bu konuda başka bir araştırmada yapılmadığına göre davalının kabul ettiği 1.800 TL hor kullanma tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde davacının talebinin tamamının kabulüne karar verilmesinin de doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece hor kullanma bedeli açısından bozmaya uyulmuş, kira bedeli açısından davalıların dönem sonuna kadar kira parasından sorumlu oldukları gerekçesiyle bozmaya direnilmiş ise de; Hukuk Genel Kurulunun direnme kararını bozması sonrası mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda yukarıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda tahliye tarihi olarak davacı tarafından hasar tespitinin yapıldığı 06.08.2010 tarihi belirlenmiş bu tarihten sonra iki aylık makul süre 10 gün de tamir süresi olmak üzere 2 ay, on günlük süre belirlenmiştir. Ne var ki bilirkişi raporunda ödenmesi gereken kira parası belirlenirken bu süreyi 01.06.2010 tarihinden başlatıp, 16.08.2010 tarihine kadar aylık 1.240 TL hesabıyla 3.120 TL alacak miktarı hesaplanmış Mahkemece de bu miktara hükmedilmiştir. Bu durumda makul süre için ödenmesi gereken kira parasının 2010 yılı Haziran ayından değil tahliye tarihinden kiralananın yeniden kiraya verileceği makul süreye ilişkin olması gerektiği nazara alınıp, davalı kiracıların 2010 yılı Mayıs ayı kira parasını ödedikten sonra Haziran ve Temmuz kira paralarını ödemedikleri anlaşıldığından davacının istemde bulunduğu ve ödenmeyen 2010 yılı Haziran ve Temmuz ayları kira parasının da hüküm altına alınması gerekirken bundan zuhul ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 28.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi