Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2013/9842 E. 2013/12015 K. 09.09.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9842
KARAR NO : 2013/12015
KARAR TARİHİ : 09.09.2013

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Birleşen … İcra Hukuk Mahkemesinin …/… Esas-…/… Karar Sayılı
Dosyasında DAVACI : …
Birleşen … İcra Hukuk Mahkemesinin …/… Esas-…/… Karar Sayılı
DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye

İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş, ancak nitelik olarak duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, itirazın kaldırılması ve İcra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, 01/07/2011 başlangıç tarihli 5 yıl süreli aylık 11.000 TL bedelli kira sözleşmesine dayanarak başlattığı 04/11/2011 tarihli icra takibinde; 03/11/2011 tarihli 1 yıllık kira alacağı 132.000 TL alacağın yıllık %27 den az olmamak üzere ticari faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. Borçlu ise süresinde verdiği borca itiraz dilekçesinde, kira sözleşmesinin hile ve aldatma ile imzalatıldığını, taşınmazın kira sözleşmesinden önce 06/10/2010 tarihinde yapı tatil tutanağı düzenlendiğini, idari para cezası kesildiğini, belediye imar ve şehircilik müdürlüğünün 11/11/2010 tarihli yazısı ile alt yapı hizmetlerinden yararlandırılmaması ve inşaatın ruhsata aykırı kısımlarının yıktırılması hususunda karar alınmasının talep edildiğini, kiralayanın taşınmazın mühürlü ve yıkılacak olmasına rağmen ayıpları gidermeden ilave inşaatlar yaparak kiraladığını, 05/07/2011 tarihinde belediye görevlilerinin işyerini süresiz mühürlediklerini, alacaklının B.K.’nun 301. maddede yer alan teslim borcunu yerine getirmediğini, alacaklının mühür fekki suçundan yapılan soruşturmada müvekkilini suçladığını, müvekkiline dava konusu yeri geçici olarak teslim etmiş ise de sözleşmedeki kullanım amacına elverişli şekilde kararlaştırılan 01/07/2011 tarihinde tam olarak teslim etmediğini, kiralanandaki mührü sökerek binanın kaçak olduğunu gizleyerek hile ile kiraladığını, müvekkilinin bu nedenle baştan beri geçersiz olan sözleşmeyi feshettiğini, belirtmiştir. Davacı alacaklı tarafından itirazın kaldırılması isteğiyle açılan işbu dava sonunda mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemenin gerekçesinde de yazılı olduğu üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık kiralananın belediye tarafından mühürlenmesi sebebi ile kullanıma elverişli olup olmadığı noktasındadır.
Taraflar arasında 01/07/2011 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi imzalanarak … Mahallesi … Caddesi No … adresindeki bina yeni tadilatı yapılmış restoran olarak kiralanmıştır. Davalı borçlunun itiraz dilekçesine ekli olarak sunduğu belgeler incelendiğinde kiralananla ilgili belediye imar ve şehircilik müdürlüğü tarafından 06/10/2010 tarihli yapı tatil tutanağı düzenlenerek ruhsatsız tadilat ve inşaat yapıldığı bu sebeple çalışanların tahliye edildiği ve inşaatın mühürlendiği belirtilmiştir. Daha sonra düzenlenen 06/07/2011 tarihli yapı tatil ve mühürleme tutanağında ise 06/10/2010 tarihli 1. Tatil tutanağı ile zabıtlı ve mühürlü yerde mührün kaldırılarak çalışmaya devam edildiği, belirtilerek binanın 2. Kez mühürlendiği anlaşılmıştır.
6098 sayılı TBK.’nın kiraya verenin borçları başlıklı 301.maddesinde; “kiraya veren, kiralananı kararlaştırılan tarihte, sözleşmede amaçlanan kullanıma elverişli bir durumda teslim etmek ve sözleşme süresince bu durumda bulundurmakla yükümlüdür. Bu hüküm, konut ve çatılı iş yeri kiralarında kiracı aleyhine değiştirilemez; Diğer kira sözleşmelerinde ise, kiracı aleyhine genel işlem koşulları yoluyla bu hükme aykırı düzenleme yapılamaz” hükmü öngörülmüştür.
Açıklanan yasa hükmü karşısında, davalının itirazı ve savunması, kiraya verenin yasanın emredici hükümlerine aykırı davranışı ve teslimine yönelik olduğu gözetildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü, yargılamayı gerektirir. Kaldı ki mahkemenin gerekçesinde de taraflar arasındaki uyuşmazlığın kiralananın mühürlenmesi sebebi ile kullanıma elverişli olup olmadığı noktasında toplandığı belirtilmiştir. Bu durumda davalı borçlunun, kiralayanın kusurundan kaynaklanan ve kiralayanın edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle kira borcu olmadığına ilişkin itirazının dar yetkili icra mahkemesinde incelenmesi mümkün olmayıp uyuşmazlığın çözümü yargılamayı gerektirdiğinden mahkemece itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 09/09/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.