Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2013/9263 E. 2013/12906 K. 24.09.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9263
KARAR NO : 2013/12906
KARAR TARİHİ : 24.09.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tazminat

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı ve davalılardan … tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av. … ve davalılardan … vekili Av. … geldiler. Hazır bulunanların sözlü açıklanması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira sözleşmenin feshinin haksız olduğundan bahisle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili ve davalılardan … vekili tarafından temyiz edilmiştir
Davacı vekili dava dilekçesinde; İlköğretim okulu bahçesinde bulunan halı sahayı 03.11.2010 tarihinden itibaren bir yıl süre ile kiraladıklarını, kira süresi henüz dolmamışken davalı kaymakamlıkça kiralananın tahliyesinin istenildiğini, bu istek doğrultusunda tahliye ve yıkım işlerinin de davalı … tarafından yerine getirildiğini, sözleşmenin haksız ve tek yanlı olarak feshi nedeniyle müvekkilinin maddi ve manevi kayıplar yaşadığını belirterek 25.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar husumet itirazında bulunmuşlar ve davanın reddini istemişlerdir. Mahkemenin, husumetin il özel idaresine yöneltilmesi gerektiğine ilişkin ara kararı doğrultusunda davacı tarafından il özel idaresi davaya dahil edilmiş, yapılan yargılama sonunda mahkemece il özel idaresi ve belediyeye yönelik davanın reddine, … Kaymakamlığına yönelik dava hakkında ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir
2-Davacı vekilinin davalı … ve İl Özel İdaresi hakkında verilen hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Davada dayanılan ve hükme esas alınan 03.11.2010 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme, kiracı konumunda olan davacı ile kiralayan konumunda olan okul aile birliği arasında imzalanmıştır. Okul aile birlikleri 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununun 16.maddesine göre çıkarılan Milli Eğitim Bakanlığı Okul Aile Birliği Yönetmeliğine göre kurulmuş
birlikler olup, kamu tüzel kişiliği statüsü tanınmamıştır. Buna karşın Yönetmeliğin 20.maddesi ile okul aile birliğine kantin ve benzeri yerleri bizzat veya kiralama usulü ile işletme yetkisi verilmiştir. Bu kapsamda okul aile birliklerinin özel hukuk alanında hukuki işlem (kira sözleşmesi) yapma yetkisinin varlığı kabul edilmelidir. Uyuşmazlık okul aile birliğinin tarafı olduğu kira sözleşmesinden kaynaklanan tazminat alacağına ilişkin olduğuna göre davada birliğin husumet ehliyeti olduğunun kabulü gerekir. Bu bağlamda okul aile birliğine yöneltilmesi gereken davanın … ve İl Özel İdaresine yöneltilmesi doğru değildir. Ne var ki, 6100 sayılı HMK’nun 119/1. maddesi uyarınca dava dilekçesinde gösterilmesi zorunlu olan tarafların ad ve adreslerinin bildirilmesinde yapılan kimi yanlışlıklar, davanın sıfat (husumet) yokluğundan reddi sonucunu doğurmamakta, oluşan hataların giderilmesi bazı durumlarda mümkün olabilmektedir. Somut olaya bu açıdan bakıldığında; davacının okul aile birliğinin Kaymakamlığa bağlı olduğunu düşünerek …’nı ve bilahare de İl özel İdaresini hasım olarak göstermekteki amacı ilgili kamu tüzel kişiliğini dava etmektir. Davacı davasını yanlış kuruluşa yöneltmekle hasımda değil temsilcide yanılmıştır. Bu durumda mahkemece dava reddedilmeyip, davacıya davayı gerçek hasma yöneltip, dava dilekçesinin tebliği için mehil verilmesi gerekir. Bu yapılmaksızın davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş olması doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı kaymakamlık vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir olunan 990.- TL vekalet ücretinin davalı kaymakamlıktan alınarak davacıya verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 24.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.