Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2013/15001 E. 2013/15338 K. 14.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15001
KARAR NO : 2013/15338
KARAR TARİHİ : 14.11.2013

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye

İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından temyiz edilmiş mahkemece 04.09.2013 gün ve 2013/12-263 sayılı kararla temyiz dilekçesi reddedilmiş, red kararı yasal süre içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece kesin olarak yüze karşı verilen kısa karar davanın kabulü niteliğinde olması nedeniyle temyiz edilmeyip, gerekçeli kararın itirazın kaldırılması talebinin reddine ilişkin bulunması sebebiyle davacı vekilinin öğrenmeye nazaran yapmış olduğu 02.08.2013 günlü temyiz talebinin süresinde yapılmış olduğu kabul edilerek dosya ve ekleri incelendi.
Kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine mahalli mahkemece İİK. 363. maddesi kapsamında kararın temyizi kabil olmadığı kanaatiyle İİK.nun 365 md. uyarınca davacı vekilinin temyiz talebinin reddine karar verilmiş ve bu kararda süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davadaki talep tahliye ve haciz istekli takibe konu site aidatları alacağının tahsili ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Bu durumda takip tahliyeyi de içerdiğinden İİK.nun 363. maddesinde açıklanan ve takibe konu olan alacak için değerlendirme yapılan yasa maddesi olayımızda uygulanamayacağından, mahalli mahkemesinin 04.09.2013 günlü ek kararının kaldırılmasına karar verildi.Dosya ve ekleri incelendi.Gereği görülüşüp düşünüldü.
Mahkemece, kısa kararda davacının davasının kabulüne, kiralananın tahliyesine karar verildiği halde, gerekçeli kararda yetki itirazının kaldırılmasına ve borca itirazın kaldırılmasına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Bu durumda kısa karar ile gerekçeli karar çelişkili bulunmaktadır.
6100 Sayılı H.M.K.nın 298/2 maddesindeki düzenlemeye göre gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağından kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olması bozma nedenini oluşturur. Bu durumda mahkemece yapılacak iş önceki kararla bağlı olmaksızın çelişkiyi kaldırmak kaydı ile yeni bir karar vermekten ibarettir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek H.U.M.K.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 14.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.