Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2013/14981 E. 2013/15288 K. 13.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14981
KARAR NO : 2013/15288
KARAR TARİHİ : 13.11.2013

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tahliye

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, iki haklı ihtar ve akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının 15.01.2002 başlangıç tarihli sözleşme ile kiracı olduğunu, davalının Kasım ve Aralık 2012 aylarına ait kira paralarını her ayın 15’ine kadar ödemesi gerekmesine rağmen süresinde ödemediğini, bu aylar ile ilgili davalıya iki haklı ihtarname gönderildiğini, davalının ayrıca sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, sözleşmeye aykırılık ile ilgili de ihtarnameler gönderildiğini beyan ile iki haklı ihtar ve akde aykırılık nedeni ile kira sözleşmesinin feshi ile davalının tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise Aralık ayı kira bedelinin geç ödenmesine davacının neden olduğunu ve ihtarnameyi tebliğ aldığı gün kira bedelini ödediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre davacının akde aykırılık sebebiyle tahliyeye yönelik temyiz itirazları yerinde değildir
2-Davacının iki haklı ihtara dayalı tahliyeye yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Kiracı aleyhine düzenleme yasağı başlıklı 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 346.maddesinde; kiracıya kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü getirilemeyeceği, özellikle kira bedelinin zamanında ödenmemesi halinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmaların geçersiz olduğu, 6101 Sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun Geçmişe etkili olma başlıklı 2.maddesinde; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kurallarının gerçekleştikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanacağı, aynı kanunun görülmekte olan davalara ilişkin uygulama başlıklı 7.maddesinde de; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76’ncı, faize ilişkin 88’nci, temerrüt faizine ilişkin 120’nci ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138’nci maddesinin görülmekte olan davalara da uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Kiracıyı koruma amacıyla getirilen TBK.nun 346.maddesindeki bu yasal düzenlemenin kamu düzenine ilişkin olduğu kuşkusuzdur. Bununla birlikte 6217 Sayılı Yasanın geçici 2.maddesinde değişiklik yapan 6353 Sayılı Yasanın 53.maddesine göre;
kiracının Türk Ticaret Kanunun’da tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 343, 344, 346 ve 354’ncü maddelerinin 01.07.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanamayacağı, bu halde kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümlerinin tatbik olunacağı da öngörülmektedir.
Taraflar arasında düzenlenen 15.01.2002 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesinde kiralanan kuyumcu olarak kiralanmıştır. kira sözleşmesinin 3. maddesinde “aylık ödemelerin yapılmaması veya geciktirilmesi halinde diğer aylara ilişkin kira bedellerinin de hemen tahsilini zorunlu kılar” koşuluna yer verildiği görülmekte ise de; dosya kapsamından kiracının Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Bu durumda mahkemece kiracının tacir olup olmadığı araştırılarak iki haklı ihtarın buna göre değerlendirmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 13/11/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.