Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2013/13562 E. 2013/17206 K. 24.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13562
KARAR NO : 2013/17206
KARAR TARİHİ : 24.12.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Alacak

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı ve davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av…. geldi. Davalı taraftan gelen olmadı. Hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kiralanana yapılan faydalı masraf bedelinin tahsili ve kazanç kaybı istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyularak kazanç kaybı isteminin reddine, faydalı masraflara yönelik istemin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalıya ait işyerini 01.10.2003 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli sözleşme ile kiraladıklarını, kaba inşaat halinde teslim edilen taşınmazın kullanıma uygun hale getirilmesi için gerekli tüm imalat, inşaat ve dekorasyonun kendileri tarafından yapıldığını, kira süresi sona ermeden mecurun davalı tarafından üçüncü kişiye satıldığını, satın alan yeni malikin ihtar keşide ederek kiralananın tahliyesini istediğini, ayrıca kiralananın bulunduğu iş merkezinde büyük çaplı inşaat ve tadilat işlerine başlandığını, bu nedenle kiralananı süresinden önce tahliye etmek zorunda kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere 20.000 TL faydalı masraf alacağı ve 10.000 TL kazanç kaybının davalıdan tahsilini istemiştir. Davacı ıslah dilekçesi ile faydalı masraf alacağını 197.285 TL, ve kazanç kaybı alacağını 90.999 TL daha arttırmıştır. Davalı ise kiralananı satın alan yeni malikin süresinde ihtar keşide etmediğinden kira sözleşmesinin yeni maliki de bağlayacağını, satım nedeniyle tahliye savunmasının doğru olmadığını, davacının kiralananı kendi isteğiyle tahliye ettiğini, davacının kiralanana yaptığı harcamalar yönünden 33 aylık kullanım süresinin göz önünde bulundurulması gerektiğini, harcamaların bir kısmının davacı tarafından tahliye sırasında sökülüp götürüldüğünü belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak kazanç kaybı isteminin reddine, faydalı masraf bedeline ilişkin olarak ise davalının kiralanandan sökülüp götürüldüğünü beyan ettiği unsurlar düşüldükten sonra kalan 111.635 TL tutar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında 01.10.2003 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli kira sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşme ile kaba inşaat halindeki bağımsız bölüm, pastane olarak işletilmek üzere davacıya kiraya verilmiştir. Sözleşmenin geçici 1.maddesinde; “kiralayan mecuru kaba inşaat halinde yer döşemesi ve tavan yapılmamış, su ve elektrik tesisatı mecurun içine kadar çekilmiş, dağıtımı yapılmamış halde teslim edecektir. Teslim niteliği dışında kalan her türlü inşa, dekorasyon ve işletme masrafı kiracı tarafından ödenecektir” hükmüne yer verilmiştir. Davacı kiracının bu madde doğrultusunda kiralanandaki inşaatı tamamladığı konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taşınmazın davalı tarafından üçüncü kişiye satılması üzerine kiralanan 20.06.2005 tarihinde tahliye edilmiş olup, davacı tarafından … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2005/662 D.iş sayılı dosyası üzerinden yaptırılan delil tespitinde kiralananda bulunan menkuller de dahil olmak üzere yapılan işler bedelinin 217.285 TL olduğu tespit edilmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2009/6491 esas 2010/3508 karar sayılı bozma ilamında belirtildiği üzere; kiracı satımdan önce zorunlu ve faydalı masraflar yapmış ve taşınmazı davalı bu hali ile satmış, satış bedeli bu aşamadaki inşaat durumuna göre oluşmuş ise davacının bu harcamaları davalıdan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre isteyebilmesi gerekir. Zenginleşme bedeli belirlenirken davalı tarafından tahliye sırasında davacı kiracı tarafından sökülüp götürüldüğü belirtilen imalat bedelinin alacak tutarından düşülmesi gerekir. Ancak bu tutar düşülürken götürüldüğü iddia olunan kalemler yönünden ispat yükü davalıda olup, davalı; tahliye sırasında davacının götürdüğünü iddia ettiği kalemleri kanıtlaması gerekir. Bu husus usulüne uygun olarak kanıtlanmaksızın davalının beyanı esas alınmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir olunan 990.- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 24.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.