Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2013/12815 E. 2013/14705 K. 31.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/12815
KARAR NO : 2013/14705
KARAR TARİHİ : 31.10.2013

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye

İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira alacağı nedeniyle tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 19/10/2011 tarihinde başlatılan icra takibi ile 01/04/2007 başlangıç tarihli adi yazılı kira sözleşmesine dayanarak 2011 yılı Ağustos ayı bakiye kira alacağı 473.92 TL ile 2011 yılı Eylül ve Ekim ayları için aylık 1049,40 TL den toplam 2.572,72 TL kira alacağının tahsili istenmiştir. Davalı borçlu süresi içinde verdiği 03/11/2011 tarihli itiraz dilekçesi ile alacaklı ile bir kira sözleşmesi bulunmadığını belirterek borca itiraz etmiştir. Mahkemece kiracılık ilişkisine itiraz edildiğinden uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiğinden bahisle davanın reddine dair verilen 13/03/2012 Tarih ve 2011/103-2012/34 sayılı karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, dairemizin 27/06/2012 gün ve 2012/6466-9613 sayılı ilamı ile, borçlu tarafından takibin dayanağı olan adi yazılı kira sözleşmesindeki imza inkar edilmediğinden taşınmazı satın alan davacı yeni malikin; önceki kiraya verenin halefi olarak, önceki kiraya veren ile yapılan yazılı kira sözleşmesine dayanarak, davalı kiracı hakkında haciz ve tahliye istekli takip yapmasında ve itirazın kaldırılmasını talep etmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı, işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gereği belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece 22/11/2012 tarihli duruşmada bozma ilamına uyulmasına karar verildikten sonra alacaklının aylık 600 TL kira bedelini ispat edemediği, vergi dairesinden getirtilen kira sözleşmesine göre aylık kira bedelinin 300 TL olduğu yapılan ödeme miktarına göre, kira bedelinin ödendiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Borçlu tarafından takip talepnamesine ekli ve takibin dayanağı olan eski malikle imzalanan adi yazılı kira sözleşmesi 01/04/2007 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli olup sözleşmedeki kira bedeli aylık 600 TL olarak belirlenmiştir. Akdi ilişkinin sona erdiği de aynı nitelikte bir belge ile kanıtlanmamıştır. Sözleşmedeki imza İİK.nun 269. maddesi uyarınca borçlu tarafından açıkça reddedilmediğinden sözleşme kabul edilmiş sayılır. Mahkemece takibe dayanak yapılan ve imzası borçlu tarafından inkar edilmeyen kira sözleşmesi esas alınmak suretiyle karar verilmesi gerekirken kira bedelinin aylık 300 TL olduğu ve bunun da ödendiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Öte yandan davalı vekili tarafından sunulan 29/04/2013 tarihli dilekçede taşınmazın satın alındığı 2011 yılı Ağustos ayından bu yana kira bedelinin davacıya 580 TL olarak elden ödendiği belirtilmesine rağmen mahkemece alacaklının, taşınmazın satın alındığı ve kira bedellerinin kendisine ödenmesi gerektiğine ilişkin ihtarnamenin, borçlu davalıya 12/09/2011 tarihinde tebliğ olunduğu alacaklının ancak 2011 yılı Ekim ayı kira bedelini talep edebileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Karar bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 31.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.