YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10883
KARAR NO : 2013/12885
KARAR TARİHİ : 24.09.2013
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Alacak
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kiralayan tarafından kiracılar aleyhine açılan hor kullanma bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece,davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili,dava dilekçesinde,davalıların davacıya ait taşınmazda kiracı olduklarını,davalıların taşınmazı tahliye edip anahtarı 17.8.2007 tarihinde teslim ettiklerini ancak … 2 SHM nin 2007/120 D.iş sayılı dosyası ile yapılan tespitte taşınmazı hor kullanarak zarar verdiklerinin ve hasar bedelinin 5.705 TL olduğunun tespit edildiğini belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 5.705 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili,cevap dilekçesinde,kiralananı tam ve eksiksiz olarak teslim etiklerini , taşınmazı kiralarken boyasız, badanasız , harabe şeklinde kiralayıp , sürücü kursu açmak için bir çok tadilat yaptıklarını, tüm kapı ve duvarları boyadıklarını , 20.000,00 TL’den fazla masraf yapıldığını,ek sözleşmeden anlaşılacağı üzere yapılan tadilatlardan davacının haberi olduğunu,davalıların eski taşınmazı yenilediklerini,kiralanana yapılan tadilatlar ve önceki halinin … 10. İcra Hukuk Mahkemesinin 2006/309 esas sayılı dosyasında mevcut olduğunu belirterek davanın reddine ve taşınmaza yapılan faydalı ve zaruri masrafların mahsubuna karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, “…davacının talep ettiği eski hale getirme bedelinin toplam 5.270 TL ile 5.010 TL arasında değiştiği, davalı tarafça yapılmış olan zorunlu ve faydalı masrafların değerinin daha fazla olduğu, mahsup yapıldığında davalıların alacaklı konumunda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya arasında mevcut bilgi ve belgelerden kiracılar tarafından kiralayan aleyhine … 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/395 esas sayılı dosyasında “kiralanana yapılan faydalı ve zaruri masraf bedelinin tahsiline” ilişkin dava açıldığı görülmüştür. Kiracı tarafından açılmış ayrı bir faydalı ve zaruri masraf bedelinin tahsiline ilişkin dava var iken mahkemenin, kiralayan tarafından açılan iş bu davada davalı kiracıların kiralanana yaptıkları faydalı ve zaruri masraf bedelinin davacı talebinden mahsubu doğru değildir.
Öte yandan dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 388.maddesi ile bunun karşılığı olarak düzenlenen ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2 maddesinde açıkça hükümde nelerin yazılması gerektiği gösterilmiştir. Buna göre karar(hüküm), tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kapsar.
Olayımızda ise, mahkemece davacının talep ettiği hor kullanma bedelinden, yapılan yargılama sonunda tespit edilen ve tahsiline karar verilecek hor kullanma bedelinin kesin,net tereddüte yol açmayacak şekilde tespit edilmesi,talepden fazla bir miktar bulunması halinde ise HUMK 74.maddesi gereğince taleple bağlı kalınarak karar verilmesi gerekirken, hükümde, hüküm altına alınacak hor kullanma bedeli kesin,net bir şekilde yazılmayarak hor kullanma bedelinin “5.270 TL ile 5.010 TL arasında değiştiği” şeklinde müphem,tereddüte yol açacak bir ifade kullanılması da doğru değildir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 24.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.