Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2013/10223 E. 2013/12488 K. 17.09.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10223
KARAR NO : 2013/12488
KARAR TARİHİ : 17.09.2013

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye

İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan tahliye istemli icra takibine davalı borçluların süresinde itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, takibin devamı, kiralananın tahliyesi ve icra inkar tazminatının tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile davalı borçluların itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, kiralananın tahliyesine ve davalı borçluların icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi üzerine, karar davalı borçlular vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, duruşma tutanakları içeriğine, bozma gereklerine uygun şekilde karar verilmiş olmasına, delillerin takdirinde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalı borçlular vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalı borçlular vekilinin sözleşmedeki muacceliyet koşulu nedeniyle karar altına alınan kira paralarına ilişkin temyiz itirazlarına gelince ;
İcra takibinde ve davada dayanılan ve hükme esas alınan 1.11.2009 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme ile dükkan nitelikli kiralanan eczane olarak kullanması için davalı kiracı …’na kiralanmış, sözleşmeyi diğer davalı borçlu … müşterek ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalamıştır. Sözleşmenin özel şartlar bölümü 17. maddesinde, aynı dönem içinde kira bedelinin iki ay arka arkaya ödenmemesi halinde ödenmeyen aydan itibaren kontrat süresi sonuna kadar olan kira bedellerinin muacceliyet kespedeceği kararlaştırılmıştır. Davacı alacaklı, … 1.İcra Müdürlüğü’nün 2010 / 6347 sayılı dosyası ile davalı borçlular hakkında 10.5.2010 tarihinde başlattığı icra takibinde aylık 1.000 TL’den Kasım 2009- Mayıs 2010 arası aylar kirası ile sözleşme sonuna kadar muaccel hale gelen aylar kirası 34.000 TL ve işlemiş faizi 171.37 TL olmak üzere toplam 34.171.37 TL’nin tahsilini talep etmiştir.
Kiracı aleyhine düzenleme yasağı başlıklı 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 346.maddesinde; kiracıya kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü getirilemeyeceği, özellikle kira bedelinin zamanında ödenmemesi halinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmaların geçersiz
olduğu, 6101 Sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun Geçmişe etkili olma başlıklı 2.maddesinde; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kurallarının gerçekleştikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanacağı, aynı kanunun görülmekte olan davalara ilişkin uygulama başlıklı 7.maddesinde de; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76’ncı, faize ilişkin 88’nci, temerrüt faizine ilişkin 120’nci ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138’nci maddesinin görülmekte olan davalara da uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Kiracıyı koruma amacıyla getirilen TBK.nun 346.maddesindeki bu yasal düzenlemenin kamu düzenine ilişkin olduğu kuşkusuzdur. Bununla birlikte 6217 Sayılı Yasanın geçici 2.maddesinde değişiklik yapan 6353 Sayılı Yasanın 53.maddesine göre; kiracının Türk Ticaret Kanunun’da tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 343, 344, 346 ve 354’ncü maddelerinin 1.7.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanamayacağı, bu halde kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümlerinin tatbik olunacağı da öngörülmektedir.
Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin özel şartlar bölümü 17.maddesinde muacceliyet koşuluna yer verildiği görülmekte ise de; dosya kapsamından kiracının TTK kapsamında tacir olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Bu durumda mahkemece kiracının tacir olup olmadığı araştırılarak, tacir olması durumunda hakkında TBK.nun 346.maddesinin 1.7.2012 tarihinden itibaren sekiz yıl süre ile uygulanamayacağı gözetilmeli, tacir olmadığının anlaşılması halinde ise; yeni yasal düzenleme karşısında bu koşulun davalı kiracı yönünden geçersiz hale geldiği kabul edilerek değerlendirmenin takip tarihi itibariyle ödenmemiş muaccel kira alacağına göre yapılması, muacceliyet koşulu gereğince istenen aylar kirası yönünden alacak isteğinin reddine karar verilmesi gerekir.
Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) No’lu bentte yazılı nedenlerle tahliyeye ilişkin karar kısmının ONANMASINA, davalı borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarıda ( 2 ) No’lu bentte yazılı nedenlerle BOZULMASINA ve onanan kısım için temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 17.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.