Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2012/18502 E. 2013/10972 K. 24.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/18502
KARAR NO : 2013/10972
KARAR TARİHİ : 24.06.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Alacak

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kiraya veren tarafından kiracıya karşı açılan araç kiralama sözleşmesinin feshinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında 27/03/2008 tarihinde 36 aylık ve 08/04/2008 tarihinde 12 aylık iki ayrı oto kiralama sözleşmesi imzalandığını, davalı tarafından kira sözleşmelerin tek taraflı olarak feshedildiğini ve araçların müvekkiline teslim edildiğini,kira sözleşmesinin 10-b md düzenlemeye göre davalının kira bedelinin tamamını ödemesi gerektiğini belirterek bakiye kira alacağı olarak 9.000 TL ‘nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 22/09/2011 tarihli ıslah dilekçesi ile müvekkilinin davalıdan önceki alacakları 3.363 TL ile sözleşmeden kaynaklanan bakiye alacakları olan 15.116,58 TL olmak üzere 18.479,00TL’nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, sözleşmenin müvekkili tarafından feshedilmediğini, davacı tarafından araçların geri alındığını, geri kalan tüm kira bedellerinin ödenmesinin davacıyı sebepsiz zenginleştireceğini, araçların geri alınmış olması sebebiyle zararlarının olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Taraflar arasında 27/3/2008 tarihli 36 ay süreli ve 08/04/2008 tarihli 12 ay süreli kira sözleşmeleri hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.Kira sözleşmelerinin 10-b maddesinde “Kiracı sözleşme süresi sona ermeden araç iade ettiği veya sözleşmedeki yükümlülüklerine uymayarak sözleşmenin feshine neden olduğu takdirde sözleşme süresinin bitimine kadar ödemesi gereken kira bedelinin tamamını ödemekle yükümlüdür.” düzenlemesi yer almaktadır. Mahkemece söz konusu sözleşme hükmü cezai şart olarak değerlendirilerek hüküm kurulmuş ise de, sözleşmedeki bu koşulun cezai şart olarak nitelendirilmesi somut olaya uygun düşmemiştir. Kira sözleşmeleri davalı tarafından haksız şekilde feshedildiğine göre kural olarak kiracı, kira dönemi sonuna kadarki kira parasından sorumludur. Ancak BK 98 md göndermesi ile aynı kanunun 44 md uyarınca kiralayanın da zararın artmasına neden olmaması gerekir. Davalı kiracının sorumluluğu kiralananın kira sözleşmesindeki bedel ve koşullarda yeniden kiraya verilebilceği süre kadardır. Esasen kanun koyucu bu kuralı 6098 sayılı TBK 325 maddesine göre kanun hükmü haline getirmiştir.Kira sözleşmesine konu aracın yeniden kiraya verilip verilmediği üzerinde durularak ve kiralanan aracın aynı şartlarla ne kadar süre içinde kiraya verilebileceği gerektiğinde uzman bilirkişi aracılığıyla tespit edilerek, tespit edilecek bu makul süre kadar kira parasından davalının sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile kira süresi sonuna kadarki tüm kiradan davalının sorumlu tutulması doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 24.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.