YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/1715
KARAR NO : 2012/5804
KARAR TARİHİ : 12.04.2012
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Alacak
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, erken tahliye sebebiyle mahrum kalınan kira bedelleri ile hor kullanma tazminatının davalıdan tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının hor kullanma tazminatına ilişkin hükme yönelik temyiz tirazları yerinde değildir.
2-Davalı vekilinin erken tahliye nedeniyle yoksun kalınan kira bedeline ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Davacı, dava dilekçesinde 10.12.2008 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile kiracısı olan davalının kiralananı kira süresi dolmadan taşınmazı boşaltıp anahtarı komşuya bırakıp gittiğini, davalının son olarak 15 Haziran’da 240 TL ödediğini belirterek Haziran ayından bakiye 310 TL, aylık 550 TL’den Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ayları kiraları toplamı 3.060 TL’nin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, cevap dilekçesinde, 2009 Mayıs ayında eşinin tayininin çıkması nedeniyle davacının dönem sonuna kadarki kiraların istenmesi doğru olmadığından davanın reddini savunmuş.Mahkemece, kira alacağı davasının kısmen kabulü ile,1.960 TL kira alacağının tahsiline karar verilmiştir.
Davada dayanılan ve hükme esas alınan10.12.2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesi hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.Kiracının, kira süresi sona ermeden kira sözleşmesini tek taraflı olarak feshederek kiralananı tahliye etmesi durumunda kural olarak kira süresinin sonuna kadar kira parasından sorumludur. Bununla birlikte davacı kiralayanın, bu yerin yeniden kiralanması konusunda gayret göstermesi,böylece zararın artmasını önlemesi için kendisine düşen görevi yapması gerekir. Bu durumda davacının zararı tahliye tarihinden kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira parasından ibarettir.
Taşınmaz 2009 Haziran ayında tahliye edilip, anahtarlar komşuya bırakılmış ancak davacı vekilinin 21.7.2010 tarihli dilekçe ile tahliye tarihi olan15 Haziran 2009 tarihinden hemen sonra kiralananda 24.6.2009 tarihinde tespit yaptırdıklarına dair beyanı karşısında,kiralananın 15 Haziran 2009 tarihinde tahliye edildiği ve davacı kiralayanın tasarrufuna girdiğinin kabulü gerekir. Davacı kiralayan taşınmazı 2009 yılı Ekim ayının
başında 3.kişiye kiraladığını beyan etmiştir.Bu durumda mahkemece gerektiğinde yerinde keşif yapılarak bilirkişi aracılığıyla kiralananın aynı şartlarla yeniden kiraya vermek için gereken makul süre tespit ettirilip ,tahliye tarihinden itibaren makul süre kirasına hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile taşınmazın yeniden kiraya verildiği tarihe kadar olan süre kirasına hükmedilmesi doğru olmadığnıdan hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle hor kullan tazminatına ilişkin hükmün ONANMASINA, 2 nolu açıklanan nedenlerle erken tahliye nedeniyle yoksun kalınan kira bedeline ilişkin hükmün BOZULMASINA ve onanan kısım üzerinden aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 12.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.