YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/1461
KARAR NO : 2012/5538
KARAR TARİHİ : 09.04.2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava 14.000-TL kira alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali takibin devamı ve % 40 icra tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine, % 40 icra tazminatı 5.600-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili davalının 10.09.2006 tarihli kira sözleşmesi ile aylık 1.400-TL kira bedeli ile kiracı olduğunu, davalının 2007 yılı Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık aylarına ait kira parasını ödemediğinden davalı hakkında … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/173 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, kiralananın 2007 yılı Aralık ayında anahtarı teslim edilerek tahliye edildiğini ileri sürerek, haksız itirazın iptaline, takibin devamına ve % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı vekili, davacı ile davalı arasında 10.09.2006 tarihli ve 1 yıllık kira sözleşmesi yapıldığını, aylık kira bedelinin 1.400-TL olduğunu, ilk ay kira parasının peşin ödendiğini, müteakip aylara ilişkin 11 adet olmak üzere her biri 1.400-TL bedelli sıra senetlerindüzenlenerek davacıya verildiğini, senetlerin ilk dördü ile ilk ayın kira parasını elden nakden ödediğini, diğer senetlerin ise mahsuplaşma suretiyle ödendiğini, bakiye kira bedelinin ise elden verilmek suretiyle borcun tamamının ödendiğini, davalının elinde 3, 4, 5 ve 6 sıra nolu senetlerin bulunduğunu, 1, 2, 7 ve 8 nolu senetlerin ise yitirildiğini, kira bedelinden mahsup edilmek Üzere tuana yapı dekorasyon şirketine ödenen iki adet, …’a yapılan 1 adet ve … Ticaret’e yapılan 1 adet ödeme belgelerinin bulunduğunu, davacının kira bedelini tahsil ettiği halde icra takibi başlattığını, kiralananın 2007 yılı aralık ayında tahliye edilerek anahtarın teslim edildiğini, haksız ve kötü niyetli davacının % 40 dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ederek davanın reddini savunmuştur.
Hükme esas alınan ve takibe dayanak yapılan 10.09.2006 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli aylık 1.400 TL ödemeli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. taşınmazın 2007 yılı Aralık ayında tahliye edildiği tarafların ve mahkemenin kabulündedir. Ancak gün olarak tahliye tarihi belirlenmemiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık kira parasının davalının bildirdiği gibi düzenlenen sıra senetleri ve diğer şekillerle ödenip ödenmediği ile tahliyenin hangi gün gerçekleştiği noktasında toplanmaktadır.Kira sözleşmesinde kira parasının senet karşılığı ödeneceğine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır.
Davalı kira parası ödemelerini senetle yaptığını ileri sürmüş ve haricen yapılan ödeme belgeleri bulunduğunu bildirmiştir. Kiralayan takibe konu kira paralarının ödenmediğini bildirmiş ancak 03.03.2011 tarihli oturumda tanık …’tan kira parasına karşılık olarak 500-TL aldığını kabul etmiştir.Davacı tarafça kabul edilmeyen ve davalı tarafından tek yanlı olarak her zaman düzenlenmesi mümkün olan senetlerin ödeme belgesi olduğu kabul edilemez. Öte yandan davacı ile ilgisi kurulamayan üçüncü kişilerce düzenlenen diğer belgelerin de ödeme belgesi olduğundan sözedilemez. Bu durumda yemin deliline de dayanmayan davalının ödeme savunmasını davacının kabul ettiği 500 TL dışında kanıtlayamadığından mahkemece kiralananın tahliye tarihi gün olarak belirlendikten sonra tahliye tarihine kadar doğan kira parasından 500 TL tutarındaki davacının kabul ettiği ödeme düşülerek bakiye alacak yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken davacı tarafından kabul edilmeyen dava dışı üçüncü kişilere yapılan harici ödemelerin kira parası ödemesi olduğu kabul edilerek yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 09.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.