Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2012/14550 E. 2013/8583 K. 15.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/14550
KARAR NO : 2013/8583
KARAR TARİHİ : 15.05.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından 04.05.2009 tarihinde davalı aleyhine başlatılan icra takibinde, 01.01.2009 tarihli cari hesap ekstresi gereği 49.678,52 TL asıl alacak, 2.241,65 TL işlemiş faiz, 3 TL matbu evrak masrafı kalemlerinden oluşan alacağın tahsili istenmiştir. Davalı borçlu, borcunun bulunmadığını, işletilen faiz miktarının fahiş olduğunu bildirerek itiraz etmiştir. Davacı alacaklı, araç kiralama sözleşmesinden doğan edimlerini yerine getirmediğinden davalının borçlu olduğunu belirterek itirazın iptali ile inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Taraflar arasında 13.12.2006 tarihli araç kiralama sözleşmesi olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. İbraz edilen kira sözleşmesinde kira sözleşmesinin başlangıcı, araçların teslim tarihi, kira bedeli, ödeme günü belirlenmemiştir.Sözleşmede bahsedilen Ek Protokol ise taraflarca sunulmamıştır. Mahkemece davacının ticari defterleri usulüne uygun tutulmadığından davalının ticari defterlerine göre sonuca gidilmişse de yeterli araştırma yapılmadığı görülmektedir.6098 sayılı Türk Borçlar Kanun’unun 299. maddesinde; “kira sözleşmesi, kiraya verenin birşeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” şeklinde tanımlanmıştır. Kural olarak kira sözleşmesi şekle bağlı değildir. Sözlü olarak yapılabileceği gibi yazılı olarak da yapılabilir. Kira sözleşmesinin yazılı olması zorunluluğu bulunmadığından, kira ilişkisinin varlığı ve koşullarının ispatı önem kazanmaktadır. Kira sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, kira ilişkisi ve kira miktarını kiraya veren ödeme savunmasının ise kiracı tarafından ispatlanması gerekir. Mahkemece öncelikle davacıya alacağın hangi aylar kira bedeline ilişkin olduğu açıklatılarak, aylık kira bedeli ve ödeme şekline ilişkin davacı delilleri sorulup davacı kiraya verenin alacağı belirlendikten sonra alacağın ödendiğini ispat yükünün davalı kiracıda olduğu gözetilerek davalı kiracının da bu yöndeki delilleri sorulup tarafların tüm delilleri toplanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 15/05/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.