Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2012/13339 E. 2013/5966 K. 03.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/13339
KARAR NO : 2013/5966
KARAR TARİHİ : 03.04.2013

DAVA TÜRÜ : Tapu iptali-Önalım

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tapu iptali ve önalım davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, önalım hakkının kullanılması nedeniyle davalılar adına kayıtlı payın iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazda, paydaşlardan birisinin payını üçüncü kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır.Bu hak paylı mülkiyetin oluşması ile doğar ve satışla kullanılabilir hale gelir.Yasadan doğan bu hak bazı istisnai hallerde kullanılamaz.Örneğin, taksim, bağışlama ve eylemli kullanma durumunun gerçekleşmesi halinde cereyan etmez.
Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması T.M.K.nun 2.maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz. Kötü niyet iddiası 14.2.1951 gün ve 17/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir.
Olayımıza gelince; Davalılar temyiz dilekçesinde fiili taksim savunmasında bulunmuştur. Önalım hakkına konu payın bulunduğu taşınmazdan adı geçen davalılardan E.. D.. ‘nın 9.3.2011 tarihinde 4.111.11 TL bedelle, diğer davalı ..’ın ise 9.3.2011 tarihinde 2.055,56 TL bedelle pay satın aldığı anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen esaslar ve 14/02/1951 gün ve 17/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her safhasında ileri sürülebilecek fiili taksim olgusunun araştırılarak taşınmaz üzerinde eylemli kullanma olup olmadığının belirlenmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda (2) No’lu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 03/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.