Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2011/12750 E. 2012/1197 K. 02.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/12750
KARAR NO : 2012/1197
KARAR TARİHİ : 02.02.2012

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, yeniden iktisap ve iş yeri ihtiyacı nedeni ile tahliye istemine ilişkin olup, mahkemece istemin kabulüne karar verilmesi üzerine karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin halen kirada olup, inşaat malzemesi ticareti için kiralanana ihtiyacı olduğunu, kiralananı bu nedenle satın aldığını ileri sürerek davalının kiralanandan tahliyesini talep etmiş, davalı davanın reddini savunmuştur.
6570 Sayılı Yasanın 7/c maddesine göre işyeri ihtiyacına dayalı olarak açılan tahliye davalarında ihtiyaçlının kirada olması halinde ihtiyacın varlığının kabulü için ihtiyaçlının ya tahliye tehdidi altında bulunması veya kiralananın yapılacak iş için daha üstün nitelikte olması, en azından halen iş yapılan yerle eşdeğer nitelikte bulunması gerekir. Eşdeğerlik durumu varsa mülkiyet hakkına üstünlük tanınmalıdır. Bu iki halden birisinin varlığı ihtiyacın kabulü için yeterlidir. Her iki halin birlikte olması gerekmez.
Tahliye tehdidinin varlığı davacı tarafından ileri sürülmemiş ise mahkemece kendiliğinden nazara alınamaz. Oysa kiralananın halen iş yapılan yerden üstün olduğu ileri sürülmemiş olsa bile ihtiyaç iddiasının içinde bu husus da mevcut olduğundan mahkemece uzman bilirkişi aracılığıyla keşif yapılarak kıyaslama suretiyle bu hususun belirlenmesi gerekir.
Davacının satın almak suretiyle malik olduğu taşınmazda davalının kiracı olarak oturduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı 26/1/2010 tarihinde satın alma yoluyla iktisap ettiği kiralanana, kendi ihtiyacı olduğunu, 5/2/2010 tebliğ tarihli ihtarnameyle bildirmiş, iktisaptan itibaren altı ayı müteakip 29/9/2010 tarihinde de görülmekte olan davayı açmıştır. Davanın bu şekilde açılıp yürütülmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Ne var ki, işyeri ihtiyacına dayalı tahliye davalarında ihtiyacın varlığının kabulü için ihtiyaçlının ya tahliye tehdidi altında bulunması veya kiralananın yapılacak iş için daha üstün nitelikte olması, en azından halen iş yapılan yerle eşdeğer nitelikte bulunması gerekir. Eşdeğerlik durumu varsa mülkiyet hakkına üstünlük tanınmalıdır. Bu iki halden birisinin varlığı ihtiyacın kabulü için yeterlidir. Davacı tahliye tehdidi altında olduğunu iddia etmemiştir. Bu durumda mahkemece dava konusu taşınmazın başında keşif yaparak satın
alınan taşınmazın kirada olduğu taşınmaza nazaran daha üstün olup olmadığının ve kiralananın yapılacak işe uygun olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, noksan inceleme sonucu yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalının temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 02.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.