Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2011/12651 E. 2012/1327 K. 02.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/12651
KARAR NO : 2012/1327
KARAR TARİHİ : 02.02.2012

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın İptali

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve %40 icra tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davada dayanılan ve hükme esas alınan 7.3.2009 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin imza kısmını davalı … müteselsil kefil sıfatıyla imzalamıştır. Sözleşmede aylık kira bedeli 600 TL olarak belirlenmiş her ayın on beşinci günü peşin ödeneceği, özel şartlar bölümünün 8. maddesinde ise kefilin kefaletinin bir yıl ile sınırlı olmayıp taraflar arasındaki sözleşme yürülükte kaldığı sürece devam edeceği kararlaştırılmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22.3.2006 gün ve 2006/6-78 Esas, 2006/88 karar sayılı kararında kabul edildiği gibi Borçlar Kanunu’nun 484. maddesi hükmü gereğince, yazılı şekilde düzenlenmiş, süresi ve kira miktarı açıkca gösterilmiş kira sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalayan kişi, sözleşmede gösterilen kira süresi boyunca, kira paralarından kefil sıfatıyla sorumludur. Zira, böyle bir durumda kefilin sorumluğu olduğu süre ve miktar sözleşmede açıkça gösterilmiştir. Kefil, sorumluluğunun kapsamı ve sınırlarını bilmektedir. Kira süresinin 6570 Sayılı Gayrimenkul Kiralananı Hakkındaki Kanunu’nun 11. maddesi gereğince uzaması durumunda uzayan kira süresi bakımından kefilin sorumluluğunun devam edebilmesi için, sözleşmede bu hususun açıkça kararlaştırılmış olması ve bunun yanında, kefilin uzayan dönemdeki sorumluluğun azami hangi süreye ve hangi miktarla sınırlı olacağının açıkca gösterilmiş olması da şarttır. Ne kadar uzayacağı belirsiz bir kira süresine ilişkin olan ve kefili sınırsız bir sorumluluk altına sokan sözleşme hükümleri geçerli değildir.
Olayımızda da, kefaletin uzayan dönem için devam edeceği belirtilmiş ise de; kefilin sorumlu olacağı süre gösterilmemiş olup bu halde davalı kefilin sorumluluğu 7.3.2010 tarihinde sona ermiştir. Davacı başlatmış olduğu icra takibinde kefilin sorumlu olduğu bu dönemden sonra gelen 2010 yılına ait Mart Nisan Mayıs Haziran ayları kira bedelini talep etmiş olup, sözkonusu aylar kefilin sorumluluk süresi dışında bulunduğundan kefil hakkında kira alacağına hükmedilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 02.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.