Yargıtay Kararı 6. Hukuk Dairesi 2009/11171 E. 2010/306 K. 21.01.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/11171
KARAR NO : 2010/306
KARAR TARİHİ : 21.01.2010

MAHKEMESİ : … İcra Mahkemesi

İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye isteki olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itiraz etmemesi üzerine takip kesinleşmiş olup bunun üzerine davacı alacaklı icra mahkemesinden kiralanın tahliyesini istemiştir. Mahkemece tahliye isteminin kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, her şeyden önce tarafların yargılama gününü bilmeleri ile mümkündür. HUMK.nun 73. maddesi, “mahkeme tarafları dinlemeden, onları iddia ve savunmalarını bildirmeleri için uygun şekilde davet etmeden hükmünü veremez” kuralını içermektedir. Hukuk mahkemelerinde asıl olan tarafların huzuru ile yargılamanın yürütülmesi olup usulün olanak tanıdığı hallerde duruşmaya gelinmese dahi ilgilinin yokluğunda yargılamanın yürütüldüğü hallerde vardır. Bu gibi durumlarda gerekli uyarıyı taşıyan çağrı kâğıdının tebliğ edilmesinden ve yasaya uygun taraf teşkilinin tamamlanmasından sonra işin esasına girilmesi, kanıtlar toplanarak sonuca ulaşılması gereklidir. Bu itibarla tebligat bilgilendirme özelliği yanında belgelendirme özelliği de bulunan bir usul işlemidir. 7201 sayılı Tebligat Yasası ve Tüzüğünün amacı da tebliğin muhatabına ulaşması konusu ile ilgili olarak kişilerin bilgilendirilmesi ve bunun belgeye bağlanmasıdır
Tebligat Kanununun 20-21 ve Tüzüğün 28.maddesi gereğince muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan her biri gösterilen adreste bulunmaz iseler tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini bilmesini muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazıp imzalaması gerekir.
Olayımızda, duruşma gün ve saatini bildirir dava dilekçesi davalıya T.K.21.maddesine göre tebliğ edilmiş ise de tebligatta komşu ismi imzası bulunmadığı gibi muhatabın hangi sebeple adreste olmadığı tevsik edilmemiştir. Bu durumda dava dilekçesi ve duruşma gününe ilişkin davalıya yapılan tebligat geçersizdir. Dava dilekçesi ve duruşma günü bildirir usulüne uygun tebligat yapıldıktan sonra işin esası hakkında bir karar gerekirken bu husus göz ardı edilerek savunma hakkı kısıtlanmak sureti ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Karar bu nedenle bozulmalıdır
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 21.1.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.