Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/434 E. 2023/11999 K. 05.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/434
KARAR NO : 2023/11999
KARAR TARİHİ : 05.07.2023

İSTİNAF SONRASI TEMYİZ
B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/36 E., 2022/511 K.
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar Müdafileri, o yer Cumhuriyet savcısı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Red, Bozma

Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Hükmedilen cezanın süresine göre sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme istemlerinin 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereğince reddine karar verilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 30.10.2018 tarihli ve 2018/2389 nolu iddianamesi ile sanıklar hakkında nitelikli yağma suçunu işledikleri iddiası ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri ve aynı kanunun 53 üncü maddesi uyarınca cezalandırılmaları istemli kamu davası açılmıştır.

2. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 21.09.2021 tarihli ve 2021/607 Esas, 2021/466 Karar sayılı kararı ile;
a) Sanık … hakkında nitelikli yağma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri ve aynı kanunun 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 12 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve hak yoksunluklarına,
b) Sanık … hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri ve aynı 35 inci maddesi, aynı kanunun 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve hak yoksunluklarına,
Karar verilmiştir.

3. … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 01.09.2021 tarihli ve 2021/2149 Esas, 2021/1458 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanıklar müdafiilerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

4. … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 01.09.2021 tarihli ve 2021/2149 Esas, 2021/1458 Karar sayılı kararını, sanıklar müdafilerinin temyizi üzerine Dairemizin 14.09.2022 tarihli ve 2022/5719 Esas, 2022/11442 Karar sayılı ilamıyla;
“Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimler kurulunun takdiri ile Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Dosyanın yapılan incelemesinde; Suç tarihinde geceden sayılan zaman diliminde mağdur …’ın ikametinin önüne araçla giden sanıklar … ve …’ın mağduru silah zoruyla arabaya bindirerek bir süre sonra gittikleri tarlada mağdurdan para istedikleri, sanıkların, istedikleri parayı vermeyen mağduru darp etmeye başladıkları, bu esnada sanık …’in elindeki silah ile müştekiyi bacağından vurduğu, ardından sanıkların mağdurun cebindeki yaklaşık 450 TL tutarındaki parayı aldıkları ve mağduru köyün girişinde bıraktıkları, bu şekilde gerçekleşen dava konusu olayda; sanıkların mağdura yönelik nitelikli yağma eylemi tamamlandığı halde, hükümden ve yerel mahkemenin gerekçesinin bir kısmından anlaşıldığı üzere mağdurun yargılama aşamasındaki sonradan değişen beyanına itibar edilerek sanık … hakkında teşebbüs hükmü uygulanmak suretiyle eksik ceza tayin edilmiş olması,
2-… 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.09.2021 tarihli gerekçeli kararında; sanıkların mağduru darp etmek ve silahla yaralamak suretiyle cebindeki 450 TL parayı aldıkları mehkemesince maddi vakıa olarak kabul edildiği halde gerekçenin yağma suçu yönünden yapılan değerlendirme kısmında mağdurdan paranın alınması hususu her türlü şüpheden uzak somut ve kesin delillerle ispatlanamadığından suçun tamamlanmadığı ve eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı mahkemece kanaat edinildiği belirtilerek çelişkiye neden olunması,”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

5. Bozma üzerine yapılan yargılama sonucu … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 10.11.2022 tarihli ve 2022/236 Esas, 2022/511 Karar sayılı kararı ile; sanıklar hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri ve aynı kanunun 35 inci maddesi, aynı kanunun 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına, cezalarının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve hak yoksunluklarına, karar verilerek dava dosyası, 5271 sayılı Kanun’un 307 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca doğrudan temyiz merciine gönderilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. O Yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz Sebebi
Nitelikli yağma suçu tamamlandığı halde sanıklar hakkında teşebbüs hükmü uygulanmak suretiyle eksik cezalar tayin edildiğine,

B. Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
2. Teşebbüs nedeniyle yeterli indirim yapılmadığına,
3. Sanık hakkında takdiri indirim maddesinn uygulanması gerektiğine,

C. Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
2. Haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
3. Sanığın mağdurdan alacağı olduğuna,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Suç tarihinde saat 01.00 sıralarında mağdurun ikâmetinin önüne araçla giden sanıklar … ve …’ın mağduru silah zoruyla arabaya bindirerek bir süre sonra gittikleri tarlada mağdurdan para istedikleri, sanıkların, istedikleri parayı vermeyen mağduru darp etmeye başladıkları, bu esnada sanık …’in elindeki silah ile müştekiyi bacağından vurduğu, ardından sanıkların mağdurun cebindeki yaklaşık 450,00 TL tutarındaki parayı aldıkları, şikâyetçi olursan seni öldürürüz, topal olursun, aileni öldürürüz şikâyetçi olmayacaksın, bana bir ay içerisinde 15.000,00 TL para getireceksin diyerek tehdit etmek suretiyle mağduru köyün girişinde bıraktıkları anlaşılmıştır.

2. Mağdurun olay nedeniyle basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığına dair 09.07.2018 tarihli hastane raporu dosya içerisinde mevcuttur.

3. Sanık …, savcı huzurunda alınan savunmasında mağduru silahla vurduğunu kabul etmiş ancak parasını almadığını ifade etmiş, her hangi bir alacak borç ilişkisinden bahsetmemiştir. Kovuşturma aşamasında ise özetle; gazinoyu mağdura devrettiği için ve mağdura borç para verdiği için mağdurdan alacağı olduğunu, mağdurun ödemediğini, olay günü kendisi ile konuşurken küfür edince tabancası ile mağduru vurduğunu ifade etmiştir.

4. Sanık … savcı huzurunda savunmasında olay günü gazinoda olduğunu boş bir araziye gitmediğini ifade etmiş ise de; olayın yaşandığı arazide elde edilen sigara izmaritinden elde edilen sigara izmariti üzerinden alınan DNA profili ile sanık …’dan alınan DNA profilinin “BENZER” olduğunun tespit edildiğine dair 19.09.2018 tarihli uzmanlık raporu dosya içerisinde yer almaktadır.

5. Mağdur kovuşturma aşamasındaki beyanında sanığa borcu bulunmadığını, sanığın işletmiş olduğu gazinoyu devralmadığını ifade etmiştir.

6. 18.02.2019 tarihli araştırma tutanağı içeriğinden; sanık …’ın mağdura … Mahallesinde bulunan gazinoyu devretmediği, sanığın bu gazinoyu işletmediğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.

7. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (4) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına yönelik;
5237 sayılı Kanun’un 148 inci ve 149 uncu maddelerinde düzenlemeye göre; bir başkasının kendisinin veya yakınının hayatına, vücut ve cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden yada mal varlığı itibariyle büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişinin eylemi yağma suçunu oluşturur. Suç anılan değerlere yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit veya cebir kullanılması suretiyle gerçekleşir. Cebir ve tehdit karşısında mağdurun başka bir seçeneği kalmamaktadır.
Yağma suçu ekonomik nitelikteki suçlar arasında yer alıp işin niteliği gereği faydalanma amacını taşıması gerekir.
Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mağdurun soruşturma aşamasında tespit olunan beyanını hastane raporu ve uzmanlık raporunun doğruladığı, kovuşturma aşamasında kendisinin de ifade ettiği gibi sanığın arkadaşı olması ve ceza almasını istememesi sebebiyle beyanlarını değiştirdiği anlaşılmakla sanığın eyleminin sübuta erdiğinin kabulü ile hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Teşebbüs nedeniyle yeterli indirim yapılmadığına yönelik;
Sanık hakkında teşebbüs hükmünün uygulanma koşulları oluşmadığından sanık müdafiiin bu husustaki itirazları reddedilmiştir.

3.Sanık hakkında takdiri indirim maddesinin uygulanması gerektiğine yönelik;
Takdiri indirimin Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmamasına karar verildiği anlaşıldığından anılan temyiz sebebinin incelenmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

4. Olay ve Olgular başlığı altında birinci paragrafta anlatıldığı şekilde gerçekleşen olayda sanığın nitelikli yağma eylemi tamamlandığı halde mağdurun yargılama aşamasındaki sonradan değişen beyanına itibar edilerek sanık hakkında teşebbüs hükmü uygulanmak suretiyle eksik ceza tayin edilmiş olması ilk derece mahkemesince hukuki süreç başlığı altında iki nolu paragrafta bilgileri verilen sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne karşı aleyhe istinaf bulunmaması nedeniyle bozma nedeni yapılmamış ve tebliğnamede yer alan bozma düşüncesine bu sanık yönünden itibar edilmemiştir.

B.Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Sanık Müdafiinin Diğer Temyiz Sebepleri Yerinde Görülmemiştir.
Ancak;
Dairemizin Hukuki Süreç başlığı altında izah edilen bozma ilâmında belirtildiği üzere; suç tarihinde geceden sayılan zaman diliminde mağdur …’ın ikametinin önüne araçla giden sanıklar … ve …’ın mağduru silah zoruyla arabaya bindirerek bir süre sonra gittikleri tarlada mağdurdan para istedikleri, sanıkların, istedikleri parayı vermeyen mağduru darp etmeye başladıkları, bu esnada sanık …’in elindeki silah ile müştekiyi bacağından vurduğu, ardından sanıkların mağdurun cebindeki yaklaşık 450,00 TL tutarındaki parayı aldıkları ve mağduru köyün girişinde bıraktıkları, bu şekilde gerçekleşen dava konusu olayda; sanıkların mağdura yönelik nitelikli yağma eylemi tamamlandığı halde ve anılan bozma ilâmına uyulduğu halde gereği yerine getirilmeden mağdurun yargılama aşamasındaki sonradan değişen beyanına itibar edilerek sanık hakkında teşebbüs hükmü uygulanmak suretiyle eksik ceza tayin edilmiş olması hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A.Sanık … Hakkındaki Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 10.11.2022 tarihli ve 2022/236 Esas, 2022/511 Karar sayılı kararında sanık müdafiince ve O yer Cumhuriyet Savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ile re’sen incelenmesi gereken konular yönünden 5271 sayılı Kanun’un 288 inci ve 289 uncu maddeleri kapsamında yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

B.Sanık … Hakkındaki Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle O yer Cumhuriyet Savcısının ve sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 10.11.2022 tarihli ve 2022/236 Esas, 2022/511 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca … 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

05.07.2023 tarihinde karar verildi.