Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/3896 E. 2023/14135 K. 07.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/3896
KARAR NO : 2023/14135
KARAR TARİHİ : 07.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/251 E., 2016/70 K.
SUÇ : Basit tehdit
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Eskil Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.01.2016 tarihli ve 2015/251 Esas, 2016/70 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında basit tehdit suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına hak yoksunluklarına ve mükerrirlere özgü infaz rejimine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafinin Temyiz İsteği
Suçu işlemediğine, temyiz etmek istediğine, vesaire ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sanık …’in kardeşi olan ve aynı yerde ikamet eden dava dışı C.Ç. ile aralarında husumet bulunduğu, bu husumete dair aynı mahkemede sonuçlandırılmış ve yargılaması devam eden pek çok dava dosyalarının bulunduğu, bu anlamda aralarındaki husumetin mahkemece de bilindiği, sanık ile katılan … arasında ise herhangi bir husumet bulunmadığı, sanığın olay günü katılanın oğlu olan …’in, …’in yanında ve onun faydasına olarak süt toplama işinde çalıştığını duyması sebebiyle, sırf husumet beslediği kardeşi …’e yardımını engellemek ve bu sayede …’e misilleme yapmış olmak maksadıyla, katılanın yanına giderek “onların sütlerini toplamayın, yoksa onları bırakır sizinle uğraşırım” diyerek ona sair bir kötülük yapacağı tehdidinde bulunduğu mahkemece kabul edilmiştir.

IV. GEREKÇE
Hükümden sonra 19.08.2020 gün ve 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 25.06.2020 gün ve 2020/16 Esas, 2020/33 Karar sayılı kararı ile, 04.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Kanunu’na 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun’un 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddenin (d) bendinde yer alan “… kovuşturma evresine geçilmiş …” ibaresinin aynı bentte yer alan “… basit yargılama usulü …” yönünden Anayasaya aykırı görülerek iptaline karar verilmiş olması ve 5271 sayılı Kanun’ un “Tanımlar” kenar başlıklı 2 nci maddesinin (f) bendinde kovuşturmanın “İddianamenin kabulüyle başlayıp, hükmün kesinleşmesine kadar geçen evreyi” ifade eder şeklinde tanımlanması karşısında, 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle başlığı ile birlikte yeniden düzenlemeye konu edilen 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesi uyarınca sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Eskil Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.01.2016 tarihli ve 2015/251 Esas, 2016/70 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden diğer yönleri incelenmeyen hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

07.11.2023 tarihinde karar verildi.