YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/3868
KARAR NO : 2023/14612
KARAR TARİHİ : 23.11.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/394 E,2016/99 K
SUÇLAR : Silahla tehdit, 6136 sayılı kanuna muhalefet, genel güvenliğin
kasten tehlikeye sokulması
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, müsadere
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 maddesi uyarınca temyiz isteklerinin süresinde olduğu, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 27.05.2015 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106/2-a, 170/1-c, 54, 53 ve 6136 sayılı Kanun’un 13/1 inci maddeleri uyarınca kamu davası açılmıştır.
2. … 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.02.2016 tarihli ve 2015/394 Esas, 2016/99 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı Kanun kapsamında sanık hakkında silahla tehdit suçundan 106/2-a, 53 üncü maddeleri gereğince 2 yıl hapis; genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan 170/1-c, 53 üncü maddeleri gereğince 6 ay hapis ve 6136 sayılı Kanun’un 13/3, 5237 sayılı Kanun’un 52/2, 53 üncü maddeleri gereğince 1 yıl hapis 500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık ve Müdafiinin Temyiz Sebepleri
Suçları işlemediğine, eksik soruşturma ile karar verildiğine, mahkûmiyeti gerektirir delil bulunmadığına, takdiri indirim nedenleri ve lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine,
B. O yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz Sebepleri
Tehdit suçun unsurlarının oluşmadığına, genel güvenliğin tehlikeye sokulması suçundan ayrıca ceza verilemeyeceğine ve lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine,
C. Vesaire,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Olay tarihinde sanık …’in suç tarihinde evinin penceresinden dışarıya silahla ateş etmek suretiyle genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçu, bu suça müteakip karşı binadaki ve camdan bakmakta olan ve aralarında husumet bulunan katılan …’a yönelik silah doğrultmak suretiyle silahla tehdit suçu ile suça konu ve uzmanlık raporu ile 6136 sayılı yasa kapsamındaki ve atılmak suretiyle çalışırlığı sabit olan tabanca ve eklerini bulundurması eylemi sübuta erdiğinin, kabulü ile karar verildiği anlaşılmıştır.
2. Katılanın aşamalardaki ifadelerinde özetle, “..olay günü ikametinde arkadaşı Ö.A ile birlikte bulunduğunu, ikametinin bulunduğu sokakta asker eğlencesi olduğunu, 4-5 el silah sesi duyduğunu, arkadaşı … ile birlikte pencereyi açık baktıkları esnada evinin karşı tarafında ikamet eden sanığın elinde bir tabanca ile havaya ateş ettiğini gördüğünü, sanık kendisini pencerede görünce elindeki tabancayı kendisine doğrulttuğunu, korkudan hemen aşağı eğildiğini, camı kapattığını, daha sonra tekrar pencereden baktığında sanığın evin içine düşen kovanları evinin penceresinden yan tarafa tarlaya doğru attığını gördüğünü, polisi arayarak bilgi verdiğini, sanığın elindeki silahın nasıl bir silah olduğunu görmediğini, sanıkla önceye dayalı husumetlerinin bulunduğunu..” beyan etmiştir.
3. Sanık aşamalarda alınan ifadelerinde özetle, “evimin arka odasında uyuyordum asker uğurlaması vardı eğlence sesleri gelince camdan bakmıştım ancak karşı tarafta ikamet eden …’u görmedim pencereden havaya ateş etmedim askere gidecek çocukla aramda küslük vardır asker eğlencesine katılmadım …’un gerçekleştirdiği bir olayda tanıklık yapmamdan dolayı babası hapiste yatmıştı aramızda husumet olduğu doğrudur bana iftira atmaktadır.. ” şeklinde beyan etmiştir.
4. Tanık Ö.A’nın aşamalarda alınan ifadelerinde, “..olayı hatırladığını ancak tarihi tam olarak hatırlamadığını, aralarına yol olduğu şekilde karşı apartmandan pencereden tabanca ile ateş edildiğini, sese baktıklarında ateş etmeye müteakip tabancayı kendilerine doğrulttuğunu, … ile beraber eğildiklerini, karanlık olduğu için ateş eden bayanın elindeki silahın nasıl olduğunu göremediğini … ile havaya ateş eden kadın arasında husumet olduğunu bundan dolayı silah doğrulttuğunu benimle ilgisi olmadığını öğrendiğini..” beyan etmiştir.
5. Kolluk tarafından düzenlenen olay yeri inceleme, yakalama tutanakları, uzmanlık raporları ve tanık E.D’nin ifade tutanağı dava dosyasında mevcuttur.
IV. GEREKÇE
Suçların İşlenmediğine, Eksik Soruşturma İle Karar Verildiğine, Mahkûmiyeti Gerektirir Delil Bulunmadığına, Tehdit Suçun Unsurlarının Oluşmadığına, Genel Güvenliğin Tehlikeye Sokulması Suçundan Ayrıca Ceza Verilemeyeceğine Ve Takdiri İndirim Nedenleri Lehe Hükümlerin Uygulanması Gerektiğine İlişkin Temyiz Sebepleri Yönünden,
A. Sanık Hakkında Tehdit Suçundan Kurulan Hükümde,
1. Katılanın aşamalardaki birbirleriyle uyumlu değişmeyen beyanlarının tanık ÖA’nın beyanları ile doğrulanması, sanığın çelişkili anlatımları, kolluk tarafından düzenlenen olay yeri inceleme ve yakalama tutanakları ile uzmanlık raporları dikkate alındığında, toplanan tüm delillerin gerekçeli kararda tartışıldığı, suçun kesin delillerle sanık tarafından işlendiğinin saptandığı, temyiz sebepleri yönünden hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Vesaire Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, eksik veya araştırılacak bir delil kalmadığı vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, anlaşıldığından, sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
B. Sanık Hakkında 6136 Sayılı Yasaya Muhalefet ve Genel Güvenliğin Tehlikeye Sokulması, Suçlarından Kurulan Hükümlerde İse;
Anayasa Mahkemesinin 02.08.2022 tarihli ve 31911 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.04.2022 tarihli ve 2020/87 Esas, 2022/44 sayılı kararı ile; 5271 sayılı Kanun’un 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun’un 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddesinin (d) bendinde yer alan “…kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış..” ibaresinin “..Seri muhakeme usulü.” yönünden 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçun seri muhakeme usulüne tabi olması karşısında, sanık hakkında 5271 sayılı Kanun’un 250 nci maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edilmesinde zorunluluk bulunması,
Nedeniyle hükümlerde hukuka aykırılıklar bulunmuştur.
V. KARAR
1. Sanık Hakkında Tehdit Suçundan Kurulan Hükümde,
Gerekçe bölümünde (A/1,2) başlıklı paragrafta açıklanan nedenlerle … 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.02.2016 tarihli ve 2015/394 Esas, 2016/99 Karar sayılı kararında sanık ve müdafii ile o yer Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, kısmen Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
2. Sanık Hakkında 6136 sayılı Yasaya Muhalefet ve Genel Güvenliğin Tehlikeye Sokulması, Suçlarından Kurulan Hükümlerde İse;
Gerekçe bölümünde (B) paragrafında açıklanan nedenle, başkaca yönleri incelenmeyen … 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.02.2016 tarihli ve 2015/394 Esas, 2016/99 Karar sayılı kararının, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, kısmen Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,
23.11.2023 tarihinde karar verildi.