Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/3800 E. 2023/14461 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/3800
KARAR NO : 2023/14461
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/186 E., 2016/12 K.
SUÇLAR : Nitelikli tehdit
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Cide Cumhuriyet Başsavcılığının 01.09.2015 tarihli ve 2015/170 No.lu iddianamesi ile sanık hakkında nitelikli tehdit suçunu işlediği iddiası ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) benti, 29 uncu maddesi ve 53 üncü maddesi gereğince cezalandırılması istemli kamu davası açılmıştır.

2. Cide Asliye Ceza Mahkemesi, 13.01.2016 tarihli ve 2015/186 Esas, 2016/12 Karar sayılı kararı ile sanığın tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 29 uncu maddesi, 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) benti uyarınca 1.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın Temyiz Sebepleri
1. Delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine, 231 inci maddenin uygulanması talebine,
2.Vesaire,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanık ile katılanın 11.08.2015 tarihinde duvar yapma meselesi nedeniyle tartıştığı, tartışma esnasında katılanın sanığı orada istemeyip terslemesi üzerine sanığın elinde balta olduğu halde katılana “senin bacaklarından tutarım, başını koparırım” dediği anlaşılmıştır.

2. Katılanın iddiasını destekler mahiyetteki tanık H.G. ve M.Ç.’nın anlatımları dosya içerisinde yer almaktadır.

IV. GEREKÇE
Sanığın Diğer Temyiz Sebepleri Yerinde Görülmemiştir.

Ancak;
1. Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; olay günü sanığın, elinde balta olduğu halde katılana hitaben “senin bacaklarından tutarım, başını koparırım” demek suretiyle gerçekleşen eyleminin, 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bentinde tanımlanan silahla tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde aynı yasanın 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesinden hüküm kurulmak suretiyle eksik ceza tayin edilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

2. Sanığın adli sicil kaydında görülen kararların hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin olması ve kararların kesinleşme tarihinin 19.03.2013 olduğu, 5271 sayılı Kanun’un 231/8. maddesine 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 72. maddesiyle “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” cümlesi eklenmiş ise de, daha önce verilen hükmün açıklanmasına geri bırakılmasına dair kararların kesinleşme tarihi itibariyle engel oluşturmaması karşısında, sanık hakkında diğer koşullar değerlendirilmeden, “Sanığın adli sicil kaydı incelendiğinde daha önceki mahkûmiyetine ilişkin olarak hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verildiği anlaşıldığından, şartlar oluşmadığından sanık hakkında HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİYE BIRAKILMASINA YER OLMADIĞINA,” şeklindeki kanuni olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Cide Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.01.2016 tarihli ve 2015/186 Esas, 2016/12 Karar sayılı kararına yönelik sanığın ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

22.11.2023 tarihinde karar verildi.