Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/2972 E. 2023/11744 K. 20.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2972
KARAR NO : 2023/11744
KARAR TARİHİ : 20.06.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/293 E. 2015/1062 K.
ŞİKÂYETÇİLER : …, …
SUÇLAR : Silahla tehdit, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, 6136 sayılı Kanuna aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama- bozma

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 21 inci maddesi uyarınca temyiz isteğinin süresinde olduğu, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü;

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının, 09.06.2014 tarihli ve 2014/6649 Soruşturma No.lu iddianamesi ile sanık hakkında silahla tehdit, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığının ihlali ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ile Bıçaklar ve Diğer Aletler Hakkındaki Kanun’a aykırılık (6136 sayılı Kanun) suçlarından, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 151 inci maddesinin birinci fıkrası, 116 ncı maddesinin ikinci ve dördüncü fıkrası, 119 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 6136 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmıştır.

2. … 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.12.2015 tarihli ve 2014/293 Esas, 2015/1062 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında silahla tehdit suçundan 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 62 nci, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile; 151 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 3 ay 10 gün hapis cezası ile; 116/2-4,119 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 62 nci, 53 üncü ve 58 inci maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile; 6136 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 62, 53, 52/2 ve 58 inci maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 500.00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Sanık ile katılanın uzlaştıkları, katılanın şikâyetten vazgeçmesi nedeniyle mala zarar verme ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından düşme kararı verilmesi gerektiği,
2. Silahla tehdit suçunun yasal unsurlarının oluşmadığına,
3. Haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
4. Vesaire
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığın, katılan …’un eski çalışanı olduğu ve suç tarihinde üzerinde bulunan ve Kriminal raporuna göre 6136 sayılı Yasa kapsamında kalan emanete kayıtlı tabanca ile katılan …’un işyerine onu tehdit etmek için geldiği fakat katılanın işyerinde olmadığı söyledikleri, bunun üzerine katılanın …’un odasına silahını çıkararak girdiği, iş yerinde olmadığını anlaması üzerine sinirlenerek bir el boş koltuğa ateş etmek sureti ile zarar verdiği daha sonra çalışan …’a katılan olsa idi ona ateş edecek olduğunu söylediği, ayrıca bu beyanlarını diğer şikâyetçi İlker … Balaban’a da söylediği, daha sonra onların ikna etmesi ile işyerinden ayrıldığı anlaşılmıştır.

2. Sanık savunmasında; “Benim hakkımda çevreden olumsuz sözler duymuştum. Bunun … tarafından söylenip söylenmediği öğrenmek istedim. daha sonra …’un odasında olabileceğini düşünerek odasına gittim. Bende çevreden duymuş olduğum sözlerden dolayı ağrıma gittiğinden silahımı belimden çıkartarak boş koltuğa sıktım. Bir anlık öfke ile boş koltuğa sıktım. Üzerimde bulunan silah kuru sıkı silahtan çevrilme bir silahtır. Bu silah sadece bilye atıyordu. Daha sonra … …’un odasına geldi. Ayak üstü kendisi ile konuştuk. Beraber çıktık …’ın evine gittik, birkez boş koltuğa sinirlendiğim için ateş ettim. Başka ateş etmedim. Akşamleyin polisler geldiğinde sıktığım silahın içinde bilye durmaktaydı.” şeklinde ikrar içeren beyanda bulunmuştur.

3. … Kriminal Polis Müdürlüğünün uzmanlık raporunda; sanıktan ele geçirilen tabancının 6136 sayılı Kanun kapsamında yasak niteliği haiz olduğu belirtilmiştir.

4. Kolluğun 08.04.2014 tarihli görüntü inceleme tutanağında, sanığın suç tarihinde işyerine geldiğine ilişkin görüntüler tespit edilmiştir.

5. Kolluğun 08.04.2014 tarihli olay yakalama ve muhafaza altına alma tutanağında; sanık yakalandığında suça konu tabancayı kolluk görevlilerine teslim ettiği belirtilmiştir.

6. Katılan vekilinin 12.01.2016 tarihli dilekçesinde şikâyetten vazgeçtiklerini belirttiği anlaşılmaktadır.

IV.GEREKÇE
1. Silahla Tehdit ve 6136 Sayılı Kanuna Aykırılık Suçları Yönünden
a. Suçun Kanuni Unsurları Oluşmamış Olup, Sanığın Beraat Etmesi Gerektiğine ve Haksız Tahrik Hükümlerine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
Şikâyetçilerin beyanları, uzmanlık raporu, olay yeri inceleme raporu, görüntü izleme tutanağı ve yakalama tutanağı karşısında; sanığın eyleminin sabit olduğu belirlendiğinden, hükümlerde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamış; olay ve olgular başlığının (1) numaralı bendinde açılanan şekilde gerçekleşen olayda katılanın haksız tahrik oluşturacak bir eyleminin olmadığı belirlenmiş olduğundan haksız tahrik hükümlerinin uygulanmamasında bir isabetsizlik bulunmayarak sanık müdafiinin bu yöndeki temyiz istemi yerinde görülmemiştir.

b. Vesaire Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

2. Mala Zarar Verme ve İş Yeri Dokunulmazlığının İhlali Suçları Yönünden
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a. Sanığın ve şikâyetçilerin beyanı ve tutanak içeriği doğrultusunda, 07.04.2014 günü saat:19.00 da gerçekleşen işyeri dokunulmazlığının ihlali eyleminde; uyaptan alınan güneş doğuş batış çizelgesine göre yaz saati uygulaması ile güneşin 20.00 de battığı ve gecenin de 21.00 sıralarında başlaması karşısında; eylemin gündüz vakti işlendiğinin kabulünün gerektiği, yine aynı sayılı Yasanın 119/1-a maddesindeki nitelikli halin uygulanabilmesi için, suçun mağdurunun failde silah olduğunu bilmesi ve failin silahın korkutucu etkisinden istifade ederek suçun işlenişinin kolaylaşması gerekmektedir. Somut olayda; sanığın işyerine girerken ya da işyerinde kalmak için silahtan faydalanmadığı anlaşıldığından, 5237 sayılı Yasanın 119/1-a maddesinin uygulanamayacağı kabul edilerek yapılan incelemede; sanığın üzerine atılı suçun, soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete tabi 5237 sayılı Yasanın 116/2 nci maddesi kapsamında kaldığı, katılan … vekilinin temyiz aşamasında verdiği 12.01.2016 tarihli dilekçeyle şikâyetten vazgeçmesi karşısında, aynı sayılı Yasanın 73/4 üncü maddesi uyarınca sanığın şikâyetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak sonucuna göre iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan açılan kamu davasının düşmesine karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi zorunluluğu bulunduğu anlaşılmıştır.

b. Katılan … vekilinin temyiz aşamasında verdiği 12.01.2016 tarihli dilekçeyle şikâyetten vazgeçmesi karşısında, 5237 sayılı Yasanın 73/4 üncü maddesi uyarınca sanığın şikâyetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak sonucuna göre mala zarar verme suçundan açılan kamu davasının düşmesine karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi zorunluluğu bulunduğu anlaşılmıştır.

V. KARAR
1. Silahla Tehdit ve 6136 Sayılı Kanuna Aykırılık Suçları Yönünden
Gerekçe bölümünde 1 numaralı paragrafın (a) ve (b) bentlerinde açıklanan nedenlerle … 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.12.2015 tarihli ve 2014/293 Esas, 2015/1062 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

2. Mala Zarar Verme ve İş Yeri Dokunulmazlığının İhlali Suçları Yönünden

Gerekçe bölümünde 2 numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle … 3.Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.12.2015 tarihli ve 2014/293 Esas, 2015/1062 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği, gerekçe bölümünde açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

20.06.2023 tarihinde karar verildi.