Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/2715 E. 2023/13218 K. 10.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2715
KARAR NO : 2023/13218
KARAR TARİHİ : 10.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/209 E., 2016/594 K.
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
… 10. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.06.2016 tarihli ve 2016/209 Esas, 2016/594 Karar sayılı kararı ile şikâyetçi sanıklar hakkında kasten yaralama, tehdit, hakaret suçlarından 5271 sayılı Kanun’un 223/2-e maddesi uyarınca beraat karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Cumhuriyet Savcısının Temyiz Sebebi
“1-Müşteki şüpheli … hazırlıkta ve duruşmada verdiği ifadelerinde, müşteki sanık … …’ın kendisine vurarak yaraladığını belirttiği,
Müşteki sanık … hazırlıkta ve duruşmada verdiği ifadelerinde; müşteki sanık …’un saçına yapışınca kendisini savunmak için müşteki sanık …’un saçını tuttuğunu ve kendilerini ayırdıklarını,
Tanık B.G.Y. hazırlıkta ve duruşmada verdiği ifadelerinde; … ile … arasında çıkan tartışmada birbirlerinin saçını çektiklerini ve ayrıldıklarını,
Müşteki sanıklar …, …, … da hazırlıkta ve duruşmada verdiği ifadelerinde; müşteki sanık …’nun müşteki şüpheli …’u yere yatırarak vurduğunu belirttikleri,
… Adli Tıp Şube Müdürülüğünün 14.08.015 tarihli raporunda; …’un alın orta hatta dermabrazyon, üst dudak sağ yanda mukozada ekimoz, sol tragus, yanak ve çenede dermabrazyon, sağ omuzda dermabrazyon, sağ ön kolda yaygın dermabrazyon, boyun ön yüz sol yanda çizik şeklinde dermabrazyon, her iki diz suprapatellar bölgede ekimoz, sağ kalçada hassasiyet mevcut olduğu, yaralanmasının basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek derecede hafif nitelikte olduğunun tespit edildiği,
Müşteki sanık …’nun müşteki şüpheli …’u yaraladığı doktor raporu, tevilli ikrar, tanık B.G.Y. ve diğer müşteki şüphelilerin beyanları ile sübuta erdiğinden müşteki sanık …’nun yaralama suçundan mahkûmiyeti yerine beraatine karar verilmesi,
2- Müşteki sanık …’un müşteki …’ya hitaben “onların ağzına sıçacağım, adam gibi duracaklar” şeklinde hakaret ettiği tanık B.G.Y. müşteki şüpheli …’un beyanlarından anlaşılmakla müşteki sanık …’un hakaret suçundan mahkûmiyeti yerine beraatine karar verilmesi,
3-Müşteki sanıklar …, …, …, …, … ve …’un duruşmalarda alınan ifadelerinde şikâyetçi olduklarını belirttikleri halde mahkemece müşteki şüphelilere davaya katılmak isteyip istemediklerinin sorulmaması suretiyle CMK 238/2.maddesine muhalefet edilmesi,” ne ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanık … hakkında …’e karşı alenen hakaret, sanık … hakkında …’e ve …’e karşı hakaret, …’ye karşı yaralama, sanık … hakkında …’yi ölümle tehdit, sanık … hakkında …’e yaralama ve tehdit, sanık … hakkında …’ye karşı mesajla hakaret ve …’ü tehdit, sanık … hakkında da …’ü tehdit etmek suçundan ayrı ayrı cezalandırılmaları istemi ile kamu davası açılmıştır.

2. Şikâyetçi sanık … şikayet ve savunmasında: “Diğer … soy isimli sanıklar dayımın oğulları olurlar. …’a kötü söz sarf ettiğimi söyleyerek birlikte bana karşı toplu tehditte bulundular. Düğün salonunda diğer sanıklar beni yine aynı şekilde “seni öldüreceğiz” diye topluca tehdit ettiler. Daha sonra saçıma yapışıp … beni yaraladı. Hepsinden şikâyetçiyim. Uzlaşma önerim yoktur. Kendime yönelik suçlamaları kabul etmiyorum”şeklinde savunma yapmıştır.

3. Şikâyetçi sanık … şikâyet ve savunmasında: “Ben kimseyi ölümle tehdit etmediğim gibi iddianamenin anlatım bölümünde tehdit ettiğim iddia edilen … benim gelinimdir. Kesinlikle aramızda anlaşmazlık söz konusu değildir. Hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. Tüm müşteki sanıklar akraba oluruz. Birlikte kardeşim … …’un oğlunun düğün merasimine gitmiştik. Torunları avuttuğum sırada bir tartışma ortamı meydana geldi. Ancak ben mahiyetini bilmiyorum. Karşı şikâyetçi olduğu takdirde ben de şikâyetimi sürdürüyorum. Şikayetten vazgeçerlerse, şikayetten vazgeçmeleri kabul ediyorum” şeklinde savunma yapmıştır.

4. Şikâyetçi sanık … şikâyet ve savunmasında: “Tüm müşteki sanıklar akrabayız. Şu anda babamın verdiği ifade de olduğu gibi düğün merasimine gitmiştik. … ve … arasında benim eşim …’e laf atılması sonucu aralarında tartışma meydana geldi. Daha sonra olay bize de sirayet etti. Ben kimseye vurmadım, hakaret etmedim. Tehdit etmedim. Hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. Eğer karşı taraf şikâyetinden vazgeçerse, ben de şikâyetimden vazgeçiyorum. Aksi durumda şikâyetimi sürdürüyorum. Vazgeçmeleri kabul ediyorum ” şeklinde savunma yapmıştır.

5. Şikâyetçi sanık … şikâyet ve savunmasında: “Eşim …’un amcaoğlunun düğününe konuk olarak gittik. Halay çekildiği sırada sanık … bize el hakaretleriyle incitici davranışlarda bulundu. Daha sonra bu benzer davranışını birkaç kez tekrar etti. Kendisini uyarıp düğünde tatsızlık çıkmasını istemedik. Bu şekilde ortam meydana geldi. Şikâyetimden vazgeçmiyorum. Şikâyetçiyim. Suçlamaları kabul etmiyorum” şeklinde beyanda bulunmuş,

6. Şikâyetçi sanık … şikâyet ve savunmasında: ” … … sinkaflı kelimeler ile bana hakaret etti. Şikâyetçiyim. Vazgeçmiyorum. Suçlamaları kabul etmiyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.

7. Şikâyetçi sanık … şikâyet ve savunmasında : ” Eşimi karşı taraf darp etti. Sanıklar … ve dava açılmayan Makbule bana hakaret ettiler. Şikâyetçiyim. Uzlaşma önerim yoktur. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum ” şeklinde beyanda bulunmuştur.

8. Tanık B.G.Y. beyanında: “Huzurda bulunan sanık … görümcem olur. Düğün merasimindeydik. …’la sen görürsün şeklinde birbirlerine kaş göz işaretleri yaptıklarını görünce, bir olay çıkmasın diye …’ü oturduğu yerden alıp kendi oturduğumuz yere oturttum. Daha sonra yanımızdan geçen … bizim masayı kast ederek, “hepinizin ağzına sıçacağım” diye orada bulunan herkese hakaret etti. Daha sonra … ve … gelip olayı büyütmeyelim kardeşlerine sahip çıkalım diye girişimde bulundular. Daha sonra … oturduğu yerden kalkarak …’ün saçını çekti. Bildiğim bundan ibarettir ” şeklinde beyanda bulunmuştur.

9. Sanık …’nin tanık B.G.Y’nin beyanı değerlendirildiğinde şikâyetçi …’ye karşı alenen, “ağzına sıçacağım…” kelimelerini sarf ederek alenen hakaret suçunu işlediği yolunda delil elde edilmiş.

10. Diğer şikâyetçi sanıkların birbirlerine suç atmaktan başka kendilerine yüklenen suçları işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak cezalandırılmalarına yetecek kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden, mahkemece beraat kararı verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık …’in Şikâyetçi …’ye Yönelik Tehdit Suçu Yönünden Kurulan Hükmün İncelenmesinde;
Sanık …’ un, hükümden sonra 12.03.2019 tarihinde öldüğünün Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla temin edilen nüfus kaydından anlaşılması karşısında, mahkemece bu hususta mahallinde araştırma yapıldıktan sonra 5237 sayılı Kanun’ un 64/1. ve 5271 sayılı Kanun’ un 223/8 inci maddeleri gereğince karar verilmesi lüzumu nedeniyle kurulan hüküm hukuka aykırı bulunmuştur.

B. Sanık …’ün, Şikâyetçi …’ye Karşı Kasten Yaralama Suçu ve Sanık …’in, Şikâyetçi …’e Karşı Hakaret Suçu Yönünden Kurulan Hükümlerin Temyiz İncelenmesinde;
1.Dosya içerisinde mevcut adli muayene raporu, tanık beyanı, tevil yollu ikrar ve diğer şikâyetçi- sanıkların beyanları dikkate alındığında, sanık …’ün, şikâyetçi …’ye karşı kasten yaralama suçunu işlediği, sanık …’in, şikâyetçi …’e hakaret ettiği tanık B.G.Y.’nin beyanı ve dosya kapsamından anlaşılmasına rağmen mahkûmiyetleri yerine beraatlerine karar verilmesi nedeniyle kurulan hükümler hukuka aykırı bulunmuştur.

2. Hükümlerden sonra 02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı Kanun’ un 106/1.1 maddesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca; ”Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, nedeniyle hukuka aykırı bulunmuştur.

3. Hükümlerden sonra 19.08.2020 gün ve 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 25.06.2020 gün ve 2020/16 Esas, 2020/33 Karar sayılı kararı ile, 04.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddenin (d) bendinde yer alan “… kovuşturma evresine geçilmiş …” ibaresinin aynı bentte yer alan “… basit yargılama usulü …” yönünden Anayasaya aykırı görülerek iptaline karar verilmiş olması ve 5271 sayılı Kanun’ un “Tanımlar” kenar başlıklı 2 nci maddesinin (f) bendinde kovuşturmanın “İddianamenin kabulüyle başlayıp, hükmün kesinleşmesine kadar geçen evreyi” ifade eder şeklinde tanımlanması karşısında, 7188 sayılı Kanunun 24 üncü maddesiyle başlığı ile birlikte yeniden düzenlemeye konu edilen 5271 sayılı Kanun’ un 251 inci maddesi uyarınca sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle hukuka aykırı bulunmuştur.

4. Duruşmada şikâyetçi olduğunu beyan eden şikâyetçilerden katılma talebi olup olmadığının sorulmayarak, 5271 Sayılı kanun’ un 238/2 nci maddesine muhalefet edilmesi nedeniyle hukuka aykırı bulunmuştur.

C. Sanık …’ün, Şikâyetçiler … ve …’e Karşı Hakaret Suçu, Sanık …’nin, Şikâyetçi …’e Karşı Yaralama ve Tehdit Suçları ve Sanık …’in Şikâyetçi …’e Karşı Tehdit Suçu Yönünden Kurulan Hükümlerin Temyiz İncelenmesinde;
Duruşmada şikâyetçi olduğunu beyan eden şikâyetçilerden katılma talepleri olup olmadığının sorulmayarak, 5271 Sayılı Kanun’un 238/2 nci maddesine muhalefet edilmesi nedeniyle kurulan hükümler hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
… 10. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.06.2016 tarihli ve 2016/209 Esas, 2016/594 Karar sayılı kararına yönelik Cumhuriyet savcısının temyiz isteği, Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden, (A) ve (C) bölümündeki hükümlerin ise diğer yönleri incelenmeksizin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname gerekçesine uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,
10.10.2023 tarihinde karar verildi.