Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/2291 E. 2023/11726 K. 20.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2291
KARAR NO : 2023/11726
KARAR TARİHİ : 20.06.2023

BOZMA ÜZERİNE

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/273 E., 2022/276 K.
ŞİKÂYETÇİLER : …, …, …, …, …, …, …
SUÇ : Tehdit
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 21 inci maddesi uyarınca temyiz isteğinin süresinde olduğu, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Çan Sulh Ceza Mahkemesinin, 06.11.2013 tarihli ve 2013/164 Esas, 2013/508 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında tehdit suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 62 ve 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 3.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2.Çan Sulh Ceza Mahkemesinin, 06.11.2013 tarihli ve 2013/164 Esas, 2013/508 Karar sayılı kararı sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 12.09.2017 tarihli ve 2014/53348 Esas, 2017/19627 Karar sayılı kararı ile;
“02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 Sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 5271 Sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

3.Bozma sonrası yapılan yargılama sonucu, Çan Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.03.2018 tarihli ve 2017/275 Esas, 2018/176 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 62 ve 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 3.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

4.Çan Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.03.2018 tarihli ve 2017/275 Esas, 2018/176 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 12.09.2017 tarihli ve 2014/53348 Esas, 2017/19627 Karar sayılı kararı ile;
“5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin dördüncü fıkrasında, büro tarafından görevlendirilen uzlaştırmacının, sanık ile müşteki veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunacağı, uzlaştırmacının, uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla da yapabileceği düzenlenmiş, sanık, müşteki veya suçtan zarar görenin, kendisine uzlaşma teklifinde bulunulduktan itibaren üç gün içinde kararını bildirmediği takdirde teklifi reddetmiş sayılacağı belirtilmiştir. Eğer uzlaştırmacı taraflara ulaşamamış ise ancak açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla uzlaşma teklifinde bulunabilecektir. Uzlaştırmacının tarafların bulunduğu yerdeki uzlaştırma bürosuna talimat yazma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Uzlaştırmanın yargı işlemi niteliğinde olduğu nazara alındığında anılan fıkrada sözü edilen açıklamalı tebligat, kazai mercilerce yapılacak tebligatı düzenleyen 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılacak olan tebligattır ve normal posta yoluyla bu işlem gerçekleştirilemeyecektir. Açıklamalı tebligat ya da istinabe işlemi ancak uzlaştırmacıya görev veren uzlaştırma bürosu aracılığıyla yerine getirilebilecektir.
Bu açıklamalar karşısında, uzlaşma teklif formunun katılan …’ın 19/05/2015 tarihinde ölmesi sebebiyle mirasçılarına iadeli taahhütlü posta yoluyla gönderildiği anlaşıldığından, uzlaşma tekliflerinin taraflara yasaya uygun şekilde ve yöntemince yapılmadığı gözetilmeden, yargılamaya devamla sanığın mahkumiyetine hükmolunması”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

5.Bozma sonrası yapılan yargılama sonucu, Çan Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.06.2022 tarihli ve 2021/273 Esas, 2022/276 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanunu’nun 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 62 ve 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 3.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın Temyiz İsteği
1.Zamanaşımı sebebiyle düşme kararı verilmesi gerektiğine,
2.Kararın eksik inceleme sonucu verildiğine,
3.Takdiri indirim nedenlerinin uygulanmadığına,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Katılan, 29.03.2013 günü ahırında hayvanlarına baktığı sırada, sanığın katılanın yanına giderek “seni bu evden çıkartmayacağım, seni bu gece öldüreceğim” dediği anlaşılmıştır.

2.Sanık soruşturma ve kovuşturma aşamasındaki beyanlarında atılı suçu tevil yollu ikrar etmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Suçun Zamanaşımı Uğradığına İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı Yasa’nın 106 ncı maddesinin birinci fıkrasına uyan tehdit suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Kanun’un 66/1-e, 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihi olan 29.03.2013 tarihinden itibaren dolmadığı anlaşıldığında, ileri sürülen temyiz sebebi yönünden hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Kararın Eksik İnceleme Sonucu Verildiğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
Katılan beyanı ve sanığın tevil yollu ikrarı ile toplanan tüm delillerin gerekçeli kararda tartışıldığı, suçun kesin delillerle sanık tarafından işlendiğinin saptandığı, eksik veya araştırılacak bir delil kalmadığından, kararın eksik inceleme sonucu verildiğine ilişkin temyiz sebebi yönünden hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3.Takdiri İndirim Nedenlerinin Uygulanmadığına İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
Sanık hakkında kurulan hükümde, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiri indirim sebebi uygulandığı anlaşıldığından, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Çan Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.06.2022 tarihli ve 2021/273 Esas, 2022/276 Karar sayılı kararı sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

20.06.2023 tarihinde karar verildi.