Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/2165 E. 2023/11662 K. 19.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2165
KARAR NO : 2023/11662
KARAR TARİHİ : 19.06.2023

İ S T İ N A F S O N R A S I T E M Y İ Z

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/3133 E., 2022/106 K.
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanık, katılan vekili
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemelerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 15. Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.03.2019 tarihli ve 2018/43 Esas, 2019/247 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında tehdit suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

2. … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 17.01.2022 tarihli ve 2019/3133 Esas, 2022/106 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan vekilinin aleyhe istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanık hakkında tehdit suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının ilk cümlesi, 62, 58 ve 53 üncü maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanığın Temyiz Sebepleri
1. Müdafii talebine olumlu cevap verilmeyerek savunma hakkının kısıtlandığına,
2. Uzlaşma hükümlerinin uygulanmadığına,
İlişkindir.

B. Katılan Vekilinin Temyiz Sebepleri
1. Üst hadden ceza verilmesi gerektiğine ve lehe hükümlerin uygulanmaması gerektiğine,
2. Katılan lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince, “Sanığın olay tarihinde Alo-183 Sosyal Destek Hattını arayarak kadın sığınma evinde kalan eşi müştekinin orada kalmasını istemediğini söyleyip, eşi çıktığında kan döküleceğini ve eşini öldüreceğini söylemek suretiyle eşine yönelik tehditte bulunduğu iddiasıyla kamu davası açılmış ise de, sanık ile Alo-183 Sosyal Destek Hattı görevlisi arasında yapılan konuşma çözümünün incelenmesinde; sanığın müştekiye yönelik tehdit içeren bir takım sözler söylediği sabit ise de, bu sözlerin müştekiye iletilmesine yönelik kastını ortaya koyan bir sözünün bulunmadığı, dolayısıyla yoklukta gerçekleşen tehdit eyleminde iletme kastının olmadığı, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı” gerekçesiyle beraat kararı verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Bölge Adliye Mahkemesince, “Sanık ile müştekinin eş oldukları, boşanma aşamasında bulundukları, müştekinin sığınma evine yerleştiği, 14.03.2017 tarihinde 183 Sosyal Destek hattını telefonla arayan sanığın eşinin sığınma evinde kalmasını istemediğini, eşi çıktığında kan döküleceğini ve eşini öldüreceğini söylemek sureti ile tehdit ettiği, iletme kastının olduğu” gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak mahkûmiyet kararı verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanığın Temyiz Sebepleri Yönünden
1. Savunma Hakkı Yönünden
17.01.2022 tarihli celsede, sanığa 5271 sayılı Kanun’un 147 nci maddesini birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca müdafi seçme hakkının bulunduğu ve onun hukukî yardımından yararlanabileceği, müdafiin ifade veya sorgusunda hazır bulunabileceği, müdafi seçecek durumda olmadığı ve bir müdafi yardımından faydalanmak istediği takdirde, kendisine baro tarafından bir müdafi görevlendirileceği bildirildiği, ancak sanığın bu yönde bir talebi olmadığı anlaşıldığından, kararda hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Uzlaşma Hükümleri Yönünden
… Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaşma Bürosunca uzlaşma işlemleri yapılmış ancak 27.10.2017 tarihli uzlaştırma raporuna göre, uzlaşma görüşmeleri olumsuz sonuçlanmış olduğundan, hukuka aykırılık bulunumamıştır.

B. Katılan Vekilinin Temyiz Sebepleri Yönünden

1. Alt Sınırdan Ceza Verilmesi ve Takdiri İndirim Yapılması Yönünden
Sanık hakkında, 5237 sayılı Kanun’un 61 inci maddesinde yer verilen, suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı, sanığın güttüğü amaç ve saik gibi ölçütler ile aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında belirtilen cezada orantılılık ilkesi dikkate alınarak belirlenen cezanın hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Vekalet Ücreti Yönünden
Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 14 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer verilen; “Kamu davasına katılma üzerine, mahkûmiyete ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise vekili bulunan katılan lehine Tarifenin ikinci kısım ikinci bölümünde belirlenen avukatlık ücreti sanığa yükletilir.” şeklindeki düzenleme karşısında, kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine vekâlet ücreti ödenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı bulunmuş ise de söz konusu hukuka aykırılığın Yargıtay tarafından giderilmesi mümkün görülmüştür.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (B-2) bendinde açıklanan nedenle sanık … katılan vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 17.01.2022 tarihli ve 2019/3133 Esas ve 2022/106 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 303 üncü maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi gereği hüküm fıkrasında yer alan yargılama giderlerine ilişkin paragrafa; “Katılan kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan tahsili ile katılan … Hizmetler Bakanlığına verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 15. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

19.06.2023 tarihinde karar verildi.