Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/2127 E. 2023/11355 K. 07.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2127
KARAR NO : 2023/11355
KARAR TARİHİ : 07.06.2023

İSTİNAF SONRASI TEMYİZ

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2020/393 E., 2022/2256 K.
SUÇ : Silahla tehdit
HÜKÜM : Beraat kararı kaldırılarak yeniden kurulan mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz talebinin esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 17.06.2019 tarihli ve 2019/2152 Soruşturma No.lu iddianamesi ile sanık hakkında korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 170 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ve 53 üncü maddesi uyarınca cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmıştır.

2. … 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.10.2019 tarihli ve 2019/319 Esas, 2019/796 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

3. … 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.10.2019 tarihli ve 2019/319 Esas, 2019/796 Karar sayılı kararının o yer Cumhuriyet savcısı tarafından istinaf edilmesi üzerine; … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin 27.06.2022 tarihli ve 2020/393 Esas, 2022/2256 karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesinde kurulan beraat kararı kaldırılarak; 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 29 uncu, 62 nci ve 51 inci maddeleri uyarınca 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. İddianamenin ve duruşma savcısının istinaf gerekçesi dışına çıkılarak karar verilmesinin hukuka aykırılığına,
2. Sanığın kendisine yönelen tehlikeyi uzaklaştırmak için havaya ateş etmesinin hukuka uygun olduğuna,
3. Tehdit suçunun unsurlarının oluşmadığına,
4. Sanığın ruhsatlı silahının müsaderesine karar verilmesinin hukuka aykırılığına,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Sanığın alınan ifadesinde, olay günü ikametinde uyurken kapının önünde gürültü duyduğunu ve kapısının tekmelendiğini, bunun üzerine kapıyı açtığında tanımadığı bir erkek şahsı gördüğünü, “ne geziyorsun burada” dediğini, bunun üzerine kapıdaki şahsın bir anda vurmaya başladığını, evin içerisine kaçarak korkutmak amacıyla kendi adına kayıtlı ruhsatlı tabanca ile apartman boşluğuna doğru 2 el ateş ettiğini, şahsın kaçarak gittiğini belirtmesi nedeniyle, sanığın üç el ateş açmak suretiyle genel güvenliği kasten tehlikeye düşürme suçunu işlediği iddia edilerek kamu davası açılmıştır.

2. Sanık mahkemede alınan savunmasında; “olay beyanımda anlattığım gibi olmuştur, diğer sanık kapıma dayandı, kapıyı açtığımda bana saldırıda bulundu, ben de kendimi korumak gayesiyle suça konu bulundurma ruhsatlı silahımla ateş ettim, pişmanım,” şeklinde beyanda bulunmuştur.

3. Katılan mahkemede “3 yıldır beraber olduğum …’in evine gece geç vakitte geldim, ancak sarhoş olmam nedeniyle diğer sanığın kapısına yöneldim, sanık bana “siktir git lan, senin kafanı koparırım” diye söyledi, bu sırada oğlu silahla iki veya üç el bana doğru ateş etti, ben sakınarak yaralanmadım,” şeklinde beyanda bulunmuştur.

4. … Kriminal Polis Labaratuvarının 28.05.2019 tarihli raporunda, iki adet boş kovanın sanıktan ele geçirilen tabancadan atıldıkları tespit edilmiştir.

B.Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Suç tarihinde katılanın birlikte yaşadığı S.G.’nin konutunun bulunduğu binaya alkollü olarak geldiği, S.G.’nin konutu yerine yanlışlıkla üst kattaki konutun kapı ziline bastığı, kapıyı açan sanık ile katılan arasında tartışma çıktığı, katılanın sanığı yaraladığı, bunun üzerine sanığın bulundurma ruhsatlı, 7.65×17 mm B26174W numaralı Beretta marka yarı otomatik tabanca ile bina boşluğunda çatıya doğru ateş ettiği, eylemin silahla tehdit suçunu oluşturduğu, sanık aşamalardaki savunmasında katılanın konut kapısını tekmelediğini, uyarması üzerine katılan tarafından darp edildiğini, bunun üzerine tabanca ile ateş ettiğini söylemekle, bu durumun haksız tahrik kabul edildiği maddi vakıa olarak kabul edilmiştir.

IV. GEREKÇE
1. İddianamenin ve Duruşma Savıcısının İstinaf Gerekçesi Dışına Çıkılarak Karar Verilmesinin Hukuka Aykırılığına, Tehdit Suçunun Unsurlarının Oluşmadığına ve Sanığın Ruhsatlı Silahının Müsaderesine Karar Verilmesinin Hukuka Aykırılığına İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
Suç tarihinde katılanın sanığın ikamet ettiği binaya alkollü olarak geldiği, birlikte yaşadığı S.G.’nin kapısı yerine yanlışlıkla üst kattaki konutun kapı ziline bastığı, kapıyı açan sanık ile katılan arasında çıkan tartışma sırasında katılanın sanığı yaraladığı, bunun üzerine sanığın bulundurma ruhsatlı, 7.65×17 mm B26174W numaralı Beretta marka yarı otomatik tabanca ile bina boşluğunda çatıya doğru ateş ettiği, eylemin silahla tehdit suçunu oluşturduğu, katılan beyanı, sanığın aşamalardaki savunması, uzmanlık raporu, iddianame anlatımı ve kolluk tutanakları karşısında, sanığın eyleminin sabit olduğu, suçta kullanıldığı anlaşılan tabancanın 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, hükümde bu yönleriyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Sanığın Kendisine Yönelen Tehlikeyi Uzaklaştırmak İçin Havaya Ateş Etmesinin Hukuka Uygun Olduğuna
5237 sayılı Kanun’un 25. maddesinde “Gerek kendisine ve gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen, gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hal vekoşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez…” şeklinde düzenlendiği de gözetilerek dosyada 5237 sayılı Kanun’un 25. maddesinde sayılan meşru müdafaa hâllerinin herhangi birinin varlığı da tespit edilemediğinden, hükümde bu yönünden hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 27.06.2022 tarihli ve 2020/393 Esas, 2022/2256 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ile re’sen incelenmesi gereken konular yönünden 5271 sayılı Kanun’un 288 inci ve 289 uncu maddeleri kapsamında yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 2. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

07.06.2023 tarihinde karar verildi.