Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/2116 E. 2023/11702 K. 15.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2116
KARAR NO : 2023/11702
KARAR TARİHİ : 15.06.2023

İ S T İ N A F S O N R A S I T E M Y İ Z

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/1251 Esas, 2021/3045 Karar
KATILANLAR : …, …, …, …,
…, …, …
SUÇLAR : Nitelikli tehdit, kamu görevlisine hakaret
HÜKÜM : Düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 27.07.2018 tarihli iddianamesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125/1, 125/3-a, 106/2-c, 53 inci maddeleri uyarınca kamu davası açılmıştır.

2. … 32. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.03.2021 tarihli ve 2018/870 Esas, 2021/248 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, birden fazla kişiyle tehdit suçundan 5237 sayılı Kanun’un 106/2-c, 43, 62 inci maddeleri gereğince 1 yıl 13 ay hapis; kamu görevlisine hakaret suçundan aynı Kanun’un 125/1-3-a, 43/2, 62, 51/1-3 maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiş, ayrıca sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün ertelenmesine karar verilerek 1 yıl denetim süresi belirlenmiştir.

3. … 32. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.03.2021 tarihli ve 2018/870 Esas, 2021/248 Karar sayılı kararına yönelik katılan vekili tarafından istinaf talebinde bulunulması üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi 23. Ceza Dairesince duruşma açmaksızın 14.12.2021 tarihli ve 2021/1251 Esas, 2021/3045 Karar sayılı kararı ile,
“…Sanıklar hakkında birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçunda kurulan hükümde … sonuç ceza 2 yıl 1 ay hapis yerine, 1 yıl 13 ay hapis cezası olarak eksik belirlenmiş ise de, katılanlar vekilinin aleyhe istinaf talebi bulunduğu da gözönüne alındığında dairemiz tarafından düzeltilebileceği anlaşılmış olup 5271 sayılı Kanunun 280/1-a maddesi yollaması ile 303/1 maddesi gereğince.. “1 yıl 13 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin hükümden çıkarılmasına,yerine “2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,” ibaresinin eklenmesine … kamu görevlisine hakaret suçu yönünden.. hapis cezası ertelenen sanık hakkında, TCK’nın 51/3. Maddesi uyarınca belirlenen denetim süresinin mahkum olunan ceza süresinden az olamayacağı gözetilmeyerek 1 yıl 15 gün hapis cezası olarak mahkumiyeti yönünde karar verilmesine rağmen 1 yıl denetim süresinin belirlenmiş olması, Hukuka aykırı ise de, bu aykırılık, yeniden yargılama ve duruşma yapılmasına gerek olmaksızın, 5271 sayılı Kanunun 280/1-a maddesi yollaması ile 303. maddesi gereğince düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan … denetim süresinin belirlendiği paragrafta “1 yıl denetim altında bulundurulmalarına” ibaresinin hükümden çıkarılmasına, yerine “2 yıl denetim süresi belirlenmesine” ibaresinin eklenmesine karar verilmek suretiyle, düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine,”
Karar verilmiştir.

4. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 13.02.2023 tarihli ve 2022/23973 sayılı Tebliğname ile temyiz sebebini göstermediğinden “Red” görüşlü olarak Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın Temyiz Sebepleri
Suçları işlemediğine, kendini savunduğuna, hükmün bozulması gerektiğine,
İlişkindir

III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Suç tarihinde saat 11.00 sıralarında sanık … ve …’ın (inceleme dışı sanık) Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesine ameliyat olmak üzere babalarını getirdikleri, sanık …’in katılan hemşireler … ve …’ın bulunduğu hemşire bölümüne gelerek masaya sürekli vurararak doktorun gelmesini istediği, bu sebeple katılanlara hitaben “Gerizekalılar, a… koyduğum” şeklinde sözler söylemek sureti ile her iki katılana karşı görevlerinden dolayı hakarette bulunduğu, bu olay üzerine olay yerine gelen güvenlik görevlisi katılan Ummuhan’ın duruma müdahale etmek istediği sırada …’ın katılanın elindeki copu aldığı, katılanı darp ederek yaraladığı “O jopu g… sokarım” şeklinde tehdit ettiği, bu sırada kendilerine engel olmak isteyen hastane güvenlik görevlileri olan diğer katılanları da darp ettikleri, ayrıca sanık …’in katılan …’ın elinde bulunan copu katılanı darp ederek aldığı, sanıkların katılanları darp ederek yaraladıkları, sanıkların ayrıca tüm katılanlara hitaben, “a..koyacağız, bu burada kalmayacak sizinle dışarıda görüşeceğiz” şeklinde tehditte bulunduklarının, kabulü ile mahkûmiyetine karar verildiği anlaşılmıştır.

2. Katılanlar aşamalardaki ifadelerinde olay bölümünün (1) nolu bendi gibi beyanda bulunmuşlardır.

3. Sanık aşamalardaki ifadelerinde özetle, “..beyin cerrahisindeki babamın durumu kötüleşince hemşirelerin yanına gidip farkında olmadan üzgün olduğum masaya vurduğum doğrudur vurma amacım korkutmak değil doktorun acil çağrılmasını istediğim içindi gergindim güvenlikçiler gelince bizi dışarı çıkardılar aramızda arbede yaşandı herkes birbirine birşeyler söyleyerek bağrıştık benim kafama cop gelince bende copu elinden aldım kendimi savunmak istedim ne yaptığımı bilmiyorum. ben kimseye hakaret ve tehdit etmedim, darp etmedim, bize saldırdıkları için kendimizi korumak için jopu aldım, kargaşada birilerini vurmuş olabilirim, bana da vurdular, bu nedenle suçlamaları kabul etmiyorum..” şeklinde beyanlarda bulunmuştur.

4. İnceleme dışı sanık …’ın ifadelerinde diğer sanık gibi benzer şekilde beyanlarda bulunduğu görülmüştür.

5. Katılanların basit tıbbi müdahale ile giderilir nitelikte yaralandıkları tespitlerini içeren adli raporlar dava dosyasında mevcuttur.

6. Kolluk olay ve görüntü inceleme tutanakları ile güvenlik kamerası görüntüleri üzerinde yapılan inceleme sonrası düzenlenen bilirkişi raproları dava dosyası içerisindedir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
… Bölge Adliye Mahkemesi 23. Ceza Dairesinin 14.12.2021 tarihli ve 2021/1251 Esas, 2021/3045 Karar sayılı kararı ile, “Hukuki Süreç” başlığının (3) paragrafında belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Tebliğnamede Yer Alan “Bozma” İstemi Yönünden
5271 sayılı Kanun’un 295/1. maddesinde düzenlenen yedi (7) günlük sürenin hak düşürücü ya da düzenleyici süre olduğu hususu doktrinde tartışmalıdır. Dairemiz çoğunluk görüşüne göre, “bu süre düzenleyici bir süre olarak kabul edilmeli, süre tutum dilekçesi vermek suretiyle temyiz iradesini ortaya koyan sanık, müdafii, katılan veya vekilinin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yedi (7) gün içerisinde gerekçelerini bildirmemeleri halinde … meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek mâkul bir sürede temyiz gerekçelerinin, diğer bir ifadeyle sebeplerinin bildirilmemesi halinde temyiz başvurusunun sebep yokluğundan ret edileceği” ihtarı yapılmalı, sonucuna göre karar verilmelidir. Aynı sayılı Kanun’un 295/1. maddesindeki yedi (7) günlük sürenin hak düşürücü süre olduğu kabul edilse bile, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 21.09.2021 tarih 2020/14-115 Esas ve 2021/412 Karar sayılı içtihadında sözü edilen sürenin hak düşürücü süre olduğu kabul edilmekle birlikte, doktrinde tartışmalı olması nedeniyle kararın sonuç bölümünde “hükmün CMK’nın 291. maddesi uyarınca onbeş (15) günlük temyiz süresine tabi olduğu, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren ise aynı Kanunun 295/1. madde uyarınca yedi (7) gün içerisinde temyiz sebeplerinin bildirilmesi gerektiği” belirtilmediği taktirde müdafii ve vekil dahil olmak üzere sürede yanıltmanın varlığı kabul edilerek temyiz başvurusunun ve sebeplerinin duruma göre süresinde bildirildiği kabul edilerek işin esasına girilebilir. Somut olayda bölge adliye mahkemesinin karar eteğinde, “..kararın tebliğ tarihinden itibaren onbeş (15) gün içinde dairemize verilecek dilekçe veya zabıt katibine tutanağa geçirilmek üzere beyanda bulunmak ya da bir başka bölge adliye mahkemesi ceza dairesi veya ilk derece ceza mahkemesi ya da cezaevi idaresi aracılığıyla dilekçe gönderilmek suretiyle Yargıtay yolu açık olmak üzere..” denildiği ve Kanun’un 295/1. maddesindeki ek yedi (7) günlük süreden hiç söz edilmediği için, yanıltma nedeniyle temyiz başvurusu süresinde kabul edilerek, tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.

B. Suçları İşlemediğine, Kendini Savunduğuna, Hükmün Bozulması Gerektiğine, İlişkin Temyiz Sebepleri Yönünden yapılan incelemede ise;
1. Katılanların aşamalardaki kararlı değişmeyen birbirleriyle uyumlu beyanları, tanıkların katılanları destekleyen anlatımları, sanığın tevil yollu ikrarı, kolluk tarafından düzenlenen tutanaklar ile bilirkişi raporları dikkate alınığında, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı eksik veya araştırılacak bir delil kalmadığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın temyiz sebeplerine yönelik hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Ancak, sanığın eylemlerinin kamu görevlilerine ve çok sayıda müştekiye yönelik olması dikkate alınarak, temel ceza belirlenirken alt sınırdan daha fazla uzaklaşılması gerektiğinin düşünülmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 23. Ceza Dairesinin 14.12.2021 tarihli ve 2021/1251 Esas,2021/3045 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ile re’sen incelenmesi gereken konular yönünden 5271 sayılı Kanun’un 288 inci ve 289 uncu maddeleri kapsamında yapılan temyiz incelemesi sonucunda kararda eleştiri dışında hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, hükümlerin Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 32.Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 23.Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

15.06.2023 tarihinde karar verildi.