Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/18520 E. 2023/14463 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/18520
KARAR NO : 2023/14463
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2023/256 E., 2023/394 K.
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 28.04.2017 tarihli ve 2017/283 No.lu iddianamesi ile sanık hakkında yağma suçunu işlediği iddiası ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 148/1, 53 üncü, 58 inci maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemli kamu davası açılmıştır.

2. … 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.12.2017 tarihli ve 2017/217 Esas, 2017/482 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında yağma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 148/1, 62 nci, 58 inci maddeleri uyarınca 5 yıl 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

3. … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 13.04.2018 tarihli ve 2018/424 Esas, 2018/688 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

4. … Bölge Adliyesi Mahkemesi 8. Ceza Dairesi kararını, sanık müdafiinin temyizi üzerine Dairemizin 15.03.2023 tarihli ve 2021/23922 Esas, 2023/9310 Karar sayılı ilâmıyla;
”Katılanın aşamalardaki beyanlarına göre; Olay günü, katılanın sanığa konuşması için vermiş olduğu cep telefonunu kendisine geri vermesini istediği halde sanığın iade etmeyerek katılanı burun kırığı meydana gelecek şekilde darp ettiği bu esnada katılanın, sanığın elinden telefonu çekip geri aldığı anlaşılmakla suça konu cep telefonu sanığın hakimiyet alanına girmediğinden sanık hakkında teşebbüs hükümlerinin uygulanması gerekirken tamamlanmış suçtan hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve Müdafiinin Temyiz Sebepleri Özetle
Suçun unsurlarının oluşmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine, ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Katılanın suç tarihinde eski kayınvalidesi S.E.’yi çocuğunu görmek için telefonla aradığında S.E.’in kızı M.Y. ile evlenecek olan sanığa iş bulması için yardımcı olmasını isteyip, sanığın kullandığı telefonu katılana bildirdiği, katılanın sanığın telefonla aradığı ve aynı gün 15.00 sıralarında Aliağa İzban durağında buluştukları, birlikte bu durağa yakın bir işyerindeki işverenle iş görüşmesini gerçekleştirdikleri, görüşmenin bitiminden sonra sanık ile birlikte metroya binip, …’ya geldikleri, metrodan indikten sonra, sanığın katılandan 10,00 TL borç para istediği, katılanın ”yok” dediği, yolda yürürken M.Y’nin katılanı telefonla aradığı, sanık ve M.Y.’nin evleneceğini bildiği için katılanın elindeki cep telefonunu M.Y. ile konuşması için sanığa verdiği, telefonu alan sanığın M.Y. ile konuştuğu, bu konuşmadan sonra katılanın telefonu geri istediğinde, sanığın 1729. sokakta alacağı olduğunu söyleyip, katılanın telefonu ile konuşa konuşa sokağa girdiği, katılanında telefonu geri almak için yanında yürüdüğü, konuşma esnasında sanığın “Tedbir amaçlı bir iki kişi ile gelin” demesi üzerine katılanın sanığa “Sen bana oyun mu oynuyorsun, ver telefonumu” dediğinde, sanığın “Vermiyorum telefonuna el koyuyorum” dediği, katılanın bu telefonu eşi ile satın aldığını, telefonu geri vermesini istediğinde sanığın, “Senin karını sinkaf ederim, benim canımı sıkma, karını karım yaparım, hiçbir bok yiyemezsin” dediği, katılanın, sanığın elinden telefonu çekip almak istediğinde ise sanığın “Senin de karının da a..koyarım” diyerek, yumruk ve dizleri ile katılana vurup darp ettiği, katılanın bu esnada sanığın elinden telefonu çekip aldığı, araya giren vatandaşların yardımı ile sanığın elinden kurtulduğu ve katılanın 155’i aradığı, gelen ambulansla hastaneye götürülüp, tedavisi olduktan sonra, polis merkezine müracaat ederek, olay nedeni ile şikâyetçi olduğu anlaşılmıştır.

2. Katılanın yaralanmasının basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif olmadığına dair 02.02.2017 tarihli adli rapor dosya içerisinde mevcuttur.

3. Sanığın olay günü saat 16.20 sıralarında 1729. sokak üzerinde telefonla konuşurken resimlerinin bulunduğu güvenlik kamera izleme tutanağı dosya içerisinde mevcuttur.

4. Katılanın aşamalarda istikrarlı ve birbiri ile uyumlu beyanlarda bulunduğu görülmüştür.

5. Sanık savunmasında özetle; kayın validesinin ismini katılanın telefonuna ”orosbu” şeklinde kaydetmiş olduğunu gördüğü için katılanı dövdüğünü ancak telefonunu almadığını ifade etmiştir.

6. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (4) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek gereklerinin yerine getirildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
5237 sayılı Kanun’un 148 inci ve 149 uncu maddelerinde düzenlemeye göre; bir başkasının kendisinin veya yakınının hayatına, vücut ve cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden yada mal varlığı itibariyle büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişinin eylemi yağma suçunu oluşturur. Suç anılan değerlere yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit veya cebir kullanılması suretiyle gerçekleşir. Cebir ve tehdit karşısında mağdurun başka bir seçeneği kalmamaktadır.

Yağma suçu ekonomik nitelikteki suçlar arasında yer alıp işin niteliği gereği faydalanma amacını taşıması gerekir.

Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; katılanın beyanı, bu beyanı doğrulayan hastane raporu ve sanığın kısmi ikrarı karşısında, sanığın eyleminin sabit olduğu belirlendiğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.06.2023 tarihli ve 2023/256 Esas, 2023/394 Karar sayılı kararında sanık ve müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ile re’sen incelenmesi gereken konular yönünden 5271 sayılı Kanun’un 288 inci ve 289 uncu maddeleri kapsamında yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca … 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

22.11.2023 tarihinde karar verildi.