Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/17841 E. 2023/14460 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/17841
KARAR NO : 2023/14460
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/378 E., 2022/120 K.
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 21 inci maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 16.12.2014 tarihli ve 2014/4054 No.lu iddianamesi ile sanık hakkında nitelikli hırsızlık ve kasten yaralamaya teşebbüs suçlarını işlediği iddiası ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin ikinci fıkrasının (h) bendi, 35 inci maddesi, 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 35 inci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca cezalandırılması istemli kamu davası açılmıştır.

2. Yapılan yargılama sonucu … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.01.2016 tarihli ve 2014/1519 Esas, 2016/70 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında;
a) Nitelikli hırsızlık suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 142 nci maddesinin ikinci fıkrasının (h) bendi, 35 inci maddesi, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
b) Kasten yaralamaya teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 35 inci maddesi, 62 nci maddesi ve 52 nci maddesi uyarınca 3.360.00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

3. … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 20.01.2016 tarihli ve 2014/1519 Esas, 2016/70 Karar sayılı sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Dairemizin 26.05.2021 tarihli ve 2020/8341 Esas, 2021/9792 Karar sayılı ilâmıyla;
”Mağdurun aşamalardaki beyanlarında; suç tarihinde gündüz vakti migros isimli mağazaya gelen sanığı, reyondaki alkol şişelerinin üzerinde bulunan barkodlarını kesmeye çalışırken gördüğünü, bu sırada elini de kesen sanığın cebinde barkodu kesilmiş içki şişesi bulunduğu halde kendisinden yara bandı istemesi üzerine ofise gitmeleri gerektiğini söyleyince, sanığın kendisine yumruk attığını ve bıçak salladığını akabinde ise marketten kaçtığını ifade etmiş olması karşısında; sanığın eylemlerinin sübutu halinde yağma suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin delilleri takdir ve münakaşasının üst görevli Ağır Ceza Mahkemesi’ne ait olduğu gözetilmeden, görevsizlik kararı yerine yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

4. … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.09.2021 tarihli ve 2021/448 Esas, 2021/710 Karar sayılı kararı ile sanığın eyleminin yağma suçunu oluşturup oluşturmayacağının değerlendirme yetkisinin Ağır Ceza Mahkemesinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek dosyanın Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

5. … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 09.03.2022 tarihli ve 2021/378 Esas, 2022/120 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (d) bentleri, 35 inci maddesi, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 6 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ancak kazanılmış hakkın gözetilerek neticeten 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Yağma suçunun unsurlarının oluşmadığına,
2. Alkollü olması nedeniyle sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine,
3. Hırsızlığa teşebbüs suçunun oluştuğuna,
4. Vesaire,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Olay tarihinde gündüz vakti migros isimli mağazaya gelen sanığın reyondaki alkol şişelerinin üzerinde bulunan barkodları kesmeye çalışırken mağaza çalışanı mağdur tarafından görüldüğü, bu sırada elini de kesen sanığın cebinde barkodu kesilmiş içki şişesi bulunduğu halde mağdurdan yara bandı istemesi üzerine mağdur ofise gitmeleri gerektiğini söyleyince sanığın mağdura yumruk attığı ve bıçak salladığı, akabinde ise marketten kaçtığı anlaşılmıştır.

2. Mağdurun aşamalarda değişmez nitelikte beyanlarda bulunduğu görülmüştür.

3. Olaya tanık olan Y.M. mağdurun beyanlarını doğrular nitelikte anlatımlarda bulunmuştur.

4. Olayın hemen akabinde polis merkezine müracatta bulunmaya giden mağdur ve tanığın başka bir olay nedeniyle polis merkezinde bulunan sanığı gördüklerinde görevli kolluk personeline göstermek suretiyle eylemi sanığın gerçekleştirmiş olduğunu ifade ettiklerine dair teşhis tutanağı dosya içerisinde yer almaktadır.

5. Sanık Ağır Ceza Mahkemesindeki savunmasında suçunu ikrar etmiştir.

6. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (4) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Suçun Unsurlarının Oluşmadığına İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
5237 sayılı Kanun’un 148 inci ve 149 uncu maddelerinde düzenlemeye göre; bir başkasının kendisinin veya yakınının hayatına, vücut ve cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden yada mal varlığı itibariyle büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişinin eylemi yağma suçunu oluşturur. Suç anılan değerlere yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit veya cebir kullanılması suretiyle gerçekleşir. Cebir ve tehdit karşısında mağdurun başka bir seçeneği kalmamaktadır.

Yağma suçu ekonomik nitelikteki suçlar arasında yer alıp işin niteliği gereği faydalanma amacını taşıması gerekir.

Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mağdurun beyanı, bu beyanı doğrulayan tanık anlatımı ve sanığı (ikrar içeren) savunması karşısında, sanığın eyleminin sabit olduğu belirlendiğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
B. Alkol Etkisinde Suçun İşlendiğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
5237 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki yasal düzenleme doğrultusunda iradi olarak aldığı alkol etkisinde suç işleyen sanığın kusur yeteneği var olduğundan sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükmünde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

C. Sanığın Eyleminin Hırsızlığa Teşebbüs Suçunu oluşturduğuna İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
5237 sayılı Kanun’da “Yağmaya dönüşen hırsızlık suçuna” yer verilmemiştir. Gerekçede de açıkça belirtildiği üzere zilyedin mal üzerindeki tasarruf olanağı kalkacağı ana kadar cebir veya tehdit uygulanması halinde eylem yağmaya dönüşecektir.Hırsızlığın başlangıcından tamamlandığı ana kadar yakınan veya ona yardıma gelen cebir veya tehdit kullanılarak bir malın teslimine veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılınması halinde eylem yağmaya dönüşecektir.

Anılan açıklamalar ışığında somut olayımıza gelince; sanığın reyondaki alkol şişelerinin üzerinde bulunan barkodları kesmeye çalışırken mağaza çalışanı mağdur tarafından görüldüğü, bu sırada elini de kesen sanığın cebinde barkodu kesilmiş içki şişesi bulunduğu halde mağdurdan yara bandı istemesi üzerine mağdur ofise gitmeleri gerektiğini söyleyince sanığın mağdura yumruk attığı ve bıçak salladığı olayda; hırsızlık olarak başlayan eyleminin marketten aldığı içki ile kaçabilmek için mağdura yumruk atması ile birlikte yağmaya dönüştüğü anlaşılmakla mahkemesinin suç vasfının tayininde, bir isabetsizlik görülmediğinden hükümde, bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

D. Vesaire Yönünden
1. Sanık hakkında daha önce hırsızlık ve kasten yaralamaya teşebbüs suçlarından 20.01.2016 tarihinde yerel mahkemece verilen mahkûmiyet kararlarındaki sonuç cezaların toplamının sanık hakkında kazanılmış hak teşkil edeceği gözetilmeden sadece hırsızlık suçundan kurulan hükümdeki sonuç ceza yönünden kazanılmış hak gözetilerek eksik ceza tayin edilmesi karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının ve yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz istekleri reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 09.03.2022 tarihli ve 2021/378 Esas, 2022/120 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden gerekçe bölümünün (D) paragrafının (1) numaralı bendinde açıklanan eleştiri dışında herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle, ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,
22.11.2023 tarihinde karar verildi.