Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/16667 E. 2024/138 K. 09.01.2024 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/16667
KARAR NO : 2024/138
KARAR TARİHİ : 09.01.2024

K A N U N Y A R A R I N A B O Z M A

Sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret ve tehdit suçlarından sanık …’ın basit yargılama usulü uygulanmak suretiyle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-1. cümle, 125/2 delaleti ile 125/1 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 251/3. maddeleri gereğince 4 ay 20 gün hapis ve 6 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına, cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 58/6. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Çaycuma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.02.2022 tarihli ve 2021/497 esas, 2022/86 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı’nın 02.05.2023 gün ve 94660652-105-67-29380-2022-Kyb sayılı yazısı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 02.06.2023 gün ve 2023/52425 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,

MEZKUR İHBARNAMEDE;

Dosya kapsamına göre, sanığın adlî sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan … 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 05.01.2009 tarihli ve 2009/1 Esas, 2009/896 sayılı kararının 21.12.2009 tarihinde kesinleştiği ve yerine getirilme tarihinin 09.05.2017 olduğu, yargılama konusu suçun ise 5237 sayılı Kanun’un 58/2-b bendinde düzenlenen 3 yıllık süreden sonra 20.02.2021 tarihinde işlendiği, anılan ilâmın tekerrüre esas alınamayacağı ve sanığın adli sicil kaydında başka tekerrüre esas mahkûmiyeti de bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 58. maddesinin uygulanma imkanı bulunmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesindee isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

1. 5237 sayılı Kanun’un, suçta tekerrür ve özel tehlikeli suçlular başlıklı 58 inci maddesinin ikinci fıkrasında;

“Tekerrür hükümleri, önceden işlenen suçtan dolayı;
a) Beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl,
b) Beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl,
Geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz.”
Şeklinde düzenlemenin bulunduğu, hükümlü hakkında tekerrüre esas alınan ilâma konu suçun, inceleme konusu suç tarihinden önce, 04.06.2018 tarihinde işlendiği, 26.10.2018 tarihinde kesinleştiği ve 04.02.2019 tarihinde infaz edildiği anlaşılmıştır.

2. Tekerrür hükümlerinin uygulama alanının tespiti; tekerrüre esas alınan ilâma konu suçun inceleme konusu suç tarihinden önce işlenip işlenmediği, tekerrüre elverişli bir yaptırımla neticelenip neticelenmediği, inceleme konusu suç tarihinden önce kesinleşip kesinleşmediği ve tekerrüre esas alınan ilâma konu cezanın infazı üzerinden Kanun’un aradığı 3 ya da 5 yıllık sürelerin geçip geçmediğinin belirlenmesi noktasında toplanır.

3. Buna göre hükümlünün, 28.11.2008 tarihinde işlediği nitelikli hırsızlık suçundan 2 yıl 1 ay hapis cezasına ilişkin mahkûmiyet kararının, 21.12.2009 tarihinde kesinleştiği ve 09.05.2017 tarihinde infaz edildiği, infaz edildiği tarihten itibaren sonuç ceza miktarına göre 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereği aranan 3 yıllık sürenin geçmiş olduğu, bu itibarla hükmün tekerrüre esas teşkil etmediği ve hükümlünün adli sicil kaydında tekerrüre esas alınabilecek başkaca mahkumiyetinin de bulunmadığının anlaşılması karşısında, 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin altıncı fıkrası gereği mükerrir olmadığı belirlenmekle, hükümlü hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Çaycuma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.02.2022 tarihli ve 2021/497 Esas, 2022/86 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

3. 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bozma nedeninin infaz aşamasında daha hafif bir sonucu gerektirdiği belirlendiğinden;
“Hüküm fıkrasının tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısmının hükümden çıkarılmasına, hukuka aykırılığın bu şekilde giderilmesine, infazın belirlenen şekilde yapılmasına, kararın diğer kısımlarının aynen bırakılmasına,”

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

09.01.2024 tarihinde karar verildi.