Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/16284 E. 2023/11336 K. 07.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/16284
KARAR NO : 2023/11336
KARAR TARİHİ : 07.06.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2023/473 E., 2023/466 K.
MAĞDURLAR : …, …
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 2022/131066 soruşturma numaralı iddianamesi ile; sanık hakkında nitelikli yağma suçundan iki kez 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a), (c) ve (h) bendi, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesi, 63 üncü maddesi ve 54 üncü maddesi uyarınca kamu davası açılmıştır.

2. … 11. Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.12.2022 tarihli ve 2022/388 Esas, 2022/471 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında nitelikli yağma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a), (c) ve (h) bentleri, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 kez 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, aynı Kanun’un 58 inci maddesi uyarınca cezanın ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve 54 üncü maddesi uyarınca bıçağın müsaderesine, karar verilmiştir.

3. … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 07.02.2023 tarihli ve 2023/473 Esas, 2023/466 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun, 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık Müdafinin Temyiz Sebepleri
1.Yağma suçunun unsurlarının oluşmadığına,
2. Beraat kararı verilmesi gerektiğine,
3. Taleplerine rağmen olay tanığı olan polis memurlarının dinlenmediğine,
4. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
5. Suç vasfının yanlış tayin edildiğine,
6. Teşebbüs hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Mağdurlar … ve …’ın 21.09.2022 günü saat 02.00 sıralarında tanık M.Ö. ile birlikte Alsancak kordon çimlerinde oturdukları esnada sanık … ve temyiz dışı suça sürüklenen çocuğun, mağdurların bulunduğu yere gelerek bir süre muhabbet ettikleri, sonrasında sanık …’ın cebinden çıkarmış olduğu bıçağı mağdurlara gösterdiği ve mağdurların cep telefonlarını alarak uzaklaştıkları, anlaşılmıştır.

2. Tutanak içeriğine göre, mağdurların durumu kolluk görevlilerine bildirmeleri üzerine, eşgal bilgisi doğrultusunda yakalanan sanığın yapılan üst aramasında iki adet telefon ve bıçak bulunduğu, sanığa kime ait olduğu sorulduğunda çelişkili beyan verdiği, mağdur …’a telefonların gösterilmesi üzerine telefonunu teşhis ettiği, suça sürüklenen çocuğun ise mağdur …’ya ait cep telefonunu yere atıp kaçtığı sırada kolluk görevlileri tarafından yakalandığı, görülmüştür.

3. Mağdurların beyanları dosya arasında mevcuttur.

4. Tanık M.Ö.’nün beyanları dosya arasında mevcuttur.

5. Sanığın tevilli ikrarda bulunduğu görülmüştür.

6. Sanığa ait adli sicil kaydı dosya arasında mevcuttur.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen Olay ve Olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Yağma Suçunun Unsurlarının Oluşmadığına ve Beraat Kararı Verilmesi Gerektiğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
5237 sayılı Kanun’un 148 inci ve 149 uncu maddelerinde düzenlemeye göre; bir başkasının kendisinin veya yakınının hayatına, vücut ve cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden yada mal varlığı itibariyle büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişinin eylemi yağma suçunu oluşturur. Suç anılan değerlere yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit veya cebir kullanılması suretiyle gerçekleşir. Cebir ve tehdit karşısında mağdurun başka bir seçeneği kalmamaktadır.

Yağma suçu ekonomik nitelikteki suçlar arasında yer alıp işin niteliği gereği faydalanma amacını taşıması gerekir.

Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mağdurların olay akabinde alınan ilk beyanları, tanık beyanları ve sanığın tevilli ikrarı karşısında, olayın Olay ve Olgular başlığı altında izah edildiği şekilde kabul edilmesi suretiyle kurulan hükümde, hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Taleplerine Rağmen Olay Tanığı Olan Polis Memurlarının Dinlenmediğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
27.12.2022 tarihli duruşmada tutunağın okunduğu, sanığa ve müdafiisine, suçu sürüklenen çocuğa ve müdafiisine sorulduğunda, “biz aleyhe olanları kabul etmeyiz, tutanaklara bir itirazımız yoktur, kaldı ki, tutanak tanıklarının ifadesine başvurulduğunda beyanları tutanağın içeriğini tekrardan ibarettir, bu nedenle tutanak tanıklarının dinlenip dinlenmemesi noktasında takdiri mahkemenize bırakıyoruz,…” dedikleri, mahkeme tarafından “tutanaklara bir itiraz bulunmadığından; tutanak tanıklarının dinlenmesi yönündeki ara karardan vazgeçilmesine…” şeklinde ara karar kurulduğu, belirlendiğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
C. Etkin Pişmanlık Hükümlerinin Uygulanması Gerektiğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
5237 sayılı Kanun’un 168 inci maddesinde yer alan “etkin pişmanlık” hükmünün uygulanabilmesi için, maddede sınırlı bir şekilde sayılan suçların işlenmesi ve failin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen gidermesi gerekmektedir. Bu açıklamaların sonucu olarak; iade ve tazminin cebri icra yoluyla gerçekleştirilmesi, zararın failin rızası hilafına veya ondan habersiz olarak üçüncü kişilerce giderilmesi, eşyanın failin yakalanmamak için kaçarken atması sonucu veya kaçarken yakalanan failin üzerinde ele geçirilmiş olması gibi hallerde, failin gerçek anlamda pişmanlığından söz edilemeyeceğinden, 5237 sayılı Kanun’un 168 inci maddesinin uygulanma şartları oluşmayacaktır.

Bu açıklama ışığında somut olay değerlendirildiğinde; kolluk personelince yapılan araştırma neticesinde eşgal bilgisi doğrultusunda sanığın yakalandığı, üst aramasında telefonun bulunduğu, diğer mağdura ait telefonun ise kaçan suça sürüklenen çocuk tarafından yere atılması üzerine bulunduğunun anlaşılması karşısında, etkin pişmanlık hükmünün koşullarının bulunmadığından hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

D. Suç Vasfının Yanlış Tayin Edildiğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
Zilyedin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla olduğu yerden alınması hırsızlık suçunu oluşturur.
Yağma suçu, hırsızlığın zor kullanılmak suretiyle gerçekleştirilme halidir.
Yağma, başkasının zilyetliğindeki taşınabilir bir malı, zilyedin rızası olmaksızın faydalanmak amacıyla cebir veya tehdit kullanmak suretiyle alınmasıdır.
Cebir veya tehdit, ”yaşam hakkı, vücut dokunulmazlığı, cinsel dokunulmazlık ve malvarlığı hakkı” şeklindeki hukuki değerlere yönelik olmalıdır.
Yağma icrai kuvvetle işlenebilen bir suç tipidir. Kullanılan cebir ve tehditin kişinin malı teslim etmeye veya alınmasına ses çıkarmamaya elverişli olmalıdır.
Cebir-şiddet, mağduru, men ederek ve zorlayarak, failin istediği davranışa sokacak fiillerdir.

Anılan açıklamalar ışığında somut olayımıza gelince; Olay ve Olgular başlığı altında izah edildiği şekilde gece vakti, silahla ve birden fazla kişi ile birlikte işlendiği sabit olduğu anlaşılmakla eylemin nitelikli yağma suçuna oluşturduğunu kabul eden ilk derece mahkemesinin suç vasfının tayininde bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

E. Teşebbüs Hükümlerinin Uygulanması Gerektiğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
Mağdurların hakimiyet alanından telefonların zorla alındığı, olay yerinden kaçan sanığın kolluk görevlileri tarafından telefonla yakalandığı olayda, yağma suçunun tamamlandığı belirlendiğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 07.02.2023 tarihli ve 2023/473 Esas, 2023/466 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ile re’sen incelenmesi gereken konular yönünden 5271 sayılı Kanun’un 288 inci ve 289 uncu maddeleri kapsamında yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 11. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

07.06.2023 tarihinde karar verildi.