Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/15635 E. 2023/10514 K. 08.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/15635
KARAR NO : 2023/10514
KARAR TARİHİ : 08.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 21 inci maddesi uyarınca temyiz isteğinin süresinde olduğu, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.07.2020 tarihli ve 2018/371 Esas, 2020/245 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında tehdit suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 62 ve 53 üncü maddeleri uyarınca iki kez 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
B. Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.07.2020 tarihli ve 2018/371 Esas, 2020/245 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 20.06.2022 tarihli ve 2022/3220 Esas, 2022/15544 Karar sayılı kararı ile;
“a-) Müştekilerin işyerinin önünden geçerken sanığın içeriye girerek yanında taşıdığı bıçağı müşteki Or. Y.’ye göstermek suretiyle “Seni heykelde sallandıracağım, buranın haracı benden sorulur, seni öldürürüm” diye söylediği, bu sırada oradan geçmekte olan diğer müşteki Os. Y:’nin işyerinden gelen sesler üzerine içeriye girdiğinde duruma müdahale etmek isterken sanığın bu kez elindeki bıçağı müşteki Os. Y.’nin üzerine doğrultup “Seni de keseceğim, hepinizi heykelde sallandıracağım, sülalenizi kurutacağım” diye tehdit ettiği biçiminde kabul edilen eylemi nedeniyle, tehdit suçundan tek bir hüküm kurulup TCK’nın 43/2. maddesi hükümlerinin uygulanması gerekirken, her bir müşteki için ayrı ayrı ceza verilmesi,
b-) Suçta kullanıldığı kabul edilen ve adli emanetin 2007/15 sırasına kayıtlı sustalı çakının TCK’nın 54. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

C. Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.01.2023 tarihli ve 2022/722 Esas, 2023/114 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 43, 62 ve 53 üncü maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
A. Suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına,
B. Tanık A. K.’nın beyanına itibar edilmesi gerektiğine,
C. Zamanaşımının dolduğuna,
D. Vesaire,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sanık hakkında, şikâyetçilerin işyerinin önünden geçerken içeriye girerek yanında taşıdığı bıçağı şikâyetçi Or. Y.’ye göstermek suretiyle “Seni heykelde sallandıracağım, buranın haracı benden sorulur, seni öldürürüm” diye söylediği, bu sırada oradan geçmekte olan diğer şikâyetçi Os. Y’nin işyerinden gelen sesler üzerine içeriye girdiğinde duruma müdahale etmek isterken sanığın bu kez elindeki bıçağı şikâyetçi Os. Y.’nin üzerine doğrultup “Seni de keseceğim, hepinizi heykelde sallandıracağım, sülalenizi kurutacağım” diye tehdit ettiği iddiasıyla açılan kamu davasında, sanık savunması, şikâyetçilerin beyanı, tanıklar A. O. K ve A. K.’nın beyanları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek, sanığın zincirleme şekilde tehdit suçunu işlediği kabul edilmiş ve mahkûmiyet kararı verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Suçun Maddi ve Manevi Unsurları Yönünden
Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez. Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup suçun yasal tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder. Olayda tasarlamanın varlığı aranmadığı gibi, saikin de önemi yoktur. Somut olayda, sanığın elindeki bıçakla şikâyetçileri ölümle tehdit ettiğinin kabul edilmesi karşısında, suçun maddi ve manevi öğelerinin gerçekleştiği anlaşıldığından, hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Tanık A. K.’nın Beyanlarının Değerlendirilmesi Yönünden
Mahkemece, “Olay sırasında sanığın yanında bulunan tanık A. K.’nın mahkeme huzurunda alınan ve aşamalarda değişiklik gösteren beyanında olay günü alkollü olduklarını, müştekinin dükkana girdikten sonra polisi aradığını, hiçbir şey olmadığını belirtmiş olduğunun görüldüğü, hazırlık aşamasında alınan beyanında ise; olay anında sanık ile müşteki Or.Y.’nin tartıştıklarını, sanığı sakinleştirmeye çalıştığını, sanığın bıçak çektiğini ancak vurmadığını ifade ettiğinin görüldüğü, bu nedenle tanığın mahkeme huzurunda alınan rücu niteliğindeki beyanına itibar edilmediği” belirtildikten sonra, şikâyetçilerin aşamalarda alınan istikrarlı beyanları, tanık A. O. K.’nın şikâyetçileri doğrular nitelikteki beyanı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek mahkûmiyet hükmü kurulmasında, hukuka aykırılık bulunmamıştır.

C. Zamanaşımı Yönünden
Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ile 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği 12 yıllık olağan üstü dava zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması nedeniyle duran süre de göz önüne alındığında, 12 yıllık olağan üstü zamanaşımı süresinin henüz dolmadığı anlaşıldığından, kararda hukuka aykırılık bulunmamıştır.

D. Sair Hususlar Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.01.2023 tarihli ve 2022/722 Esas, 2023/114 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

08.05.2023 tarihinde karar verildi.