YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/15594
KARAR NO : 2023/10223
KARAR TARİHİ : 26.04.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 21.04.2022 tarihli ve 2022/7833 soruşturma numaralı iddianamesi ile sanık hakkında nitelikli yağma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (g) bendleri, ile üçüncü fıkrası, 58 inci maddesi, 53 üncü maddesi , uyarınca cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. … 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.10.2018 tarihli ve 2022/251 Esas, 2022/394 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında, nitelikli yağma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (s) bendi, 58 inci maddesi, 53 üncü maddesi, 63 üncü maddesi uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
3. … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 14.12.2022 tarihli ve 2022/3055 Esas, 2022/3009 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafiinin istinaf başvurusu yönünden “… Sanık hakkında tekerrüre esas alınan … 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/332 esas, 2021/415 karar sayılı ilamında da tekerrür hükümleri uygulanmış ise de, ilgili ilamda tekerrüre esas alınan … 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/11 esas 2019/570 karar sayılı ilamının doğrudan 75 gün adli para cezasından çevrilme 1.500 TL kesin adli para cezasına ilişkin olduğu, bu ilamın tekerrüre esas kabul edilmesinin mümkün olmadığı, bu haliyle sanık hakkında ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanma şartları bulunmadığı halde sanığın ikinci kez mükerrir sayılması yasaya aykırı;
Sanık ile müdafiisinin istinaf taleplerinin bu yönüyle kabulüne, ancak; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden CMK’nın 303/1 ve 280/1-c maddelerinin verdiği yetkiye dayanılarak;
Mahkeme Hükmünün 8. numaralı paragrafında yer alan;
“2. kez” ibareleri hükümden çıkarılarak, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK İSTİNAF TALEBİNİN ESASTAN REDDİNE, ” dair karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri;
1. Kararın usul ve esas bakımından hukuka aykırı olduğuna,
2. Takdiri ve yasal indirimlerin uygulanmadığına,
3. Kamera kayıtlarına göre şüpheden sanık yararlanır ilkesinin uygulanmadığına, açık, net ve anlaşılır olmayan kamera kayıtlarının hükme esas alındığına,
4. Olayın gerçekleştiği işhanında çalışan H.G.’nin dinlenmediğine, bu kişinin eylemi gerçekleşen kişi olduğuna,
5. Şikâyetçi evvelce müvekkil ile aralarında tartışma bulunması sebebiyle aleyhe beyanda bulunduğuna,
İlişkindir.
Sanığın Temyiz Sebepleri;
Sanığın temyiz sebebi; hükmü temyiz etme iradesinden ibarettir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Sanığın olay günü sabah saat 07.00 – 07.45 sıraları arasında iş hanındaki şikayetçi …’ye ait çay ocağının camını kırarak içeri girdiği ve bu işyerinden bir adet tüp, 1 adet 5 kg’lık ithal çay paketi ile şikâyetçi …’ye ait mont ve yaklaşık 100,00 TL. parayı çalarak işhanından kaçmaya çalıştığı sırada işhanı dışında kendisine engel olmaya çalışan işhanı bekçisi şikayetçi Haci’ye silah çekerek karşı koyduğu, bu şekilde bekçinin kendisine müdahale etmesini engelledikten sonra çay ocağından çaldığı tüpü el arabasında bırakıp diğer suça konu eşya ve parayı alarak olay yerinden kaçtığı anlaşılmakla, İlk Derece Mahkemesince buna göre uygulama yapıldığı belirlenmiştir.
2. Sanığın tevil yoluyla ikrar ettiği anlaşılmıştır.
3. Şikâyetçilerin aşamalarda oluşa uygun bulundukları şikâyetçi Haci’nin ayrıca sanığı mahkeme huzurunda teşhis etmiş olduğu belirlenmiştir.
4. Olay yerine at kamera görüntü kayıtlarının dosyada mevcut olduğu anlaşılmıştır.
5. İçeriğindeki pencere camında kısmen zorlama olduğuna dair tespit bulunan olay yeri inceleme raporunun dosyada mevcut olduğu belirlenmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından düzeltilen kısımlar dışında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
1. Şikâyetçinin suçun işlendiği işyeri camının kırılmış olduğuna dair beyanı ile dosyada mevcut olay yeri inceleme raporu içeriğindeki pencere camında kısmen zorlama olduğuna dair tespit karşısında sanık hakkında mala zarar verme suçundan zamanaşımı süresi içerisinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiştr.
2. Sanık ve sanık müdafiinin diğer temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5237 sayılı Kanun’da dolaylı yağma suçuna yer verilmemiştir. Yağma suçunun oluşabilmesi için cebir ve tehditin malın alınması sırasında veya hırsızlık suçu tamamlanmadan malın götürülmesi sırasında malın geri alınmasını önlemek amacıyla kullanılması gerekir. Eylemin tamamlanmasından sonra eşyanın veya paranın geri alınması sırasında uygulanan cebir veya tehdit eylemi yağmaya dönüştürmesi teoride “Dolaylı Yağma” denilen bu husus 5237 sayılı Kanun’da suç olarak düzenlenmemiştir. Dolayısıyla eylemin tamamlanmasından sonraki cebir veya tehdit eylemi yağmaya dönüştürmeyecektir.
Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; sanığın iş hanındaki şikâyetçi …’ye ait çay ocağının camını kırarak içeri girdiği ve bu iş yerinden bir adet tüp, 1 adet 5 kg’lık ithal çay paketi ile şikâyetçi …’ye ait mont ve yaklaşık 100,00 TL. parayı çalarak işhanından kaçmaya çalıştığı sırada işhanı dışında kendisine engel olmaya çalışan işhanı bekçisi şikayetçi Haci’ye silah çekerek karşı koyduğu, bu şekilde bekçinin kendisine müdahale etmesini engelledikten sonra çay ocağından çaldığı tüpü el arabasında bırakıp diğer suça konu eşya ve parayı alarak olay yerinden kaçması şeklindeki eylemlerde, sanığın şikayetçi …’ye ait işhanı içerisinde bağımsız işyerinden sıcak takip olmaksızın kaçmasıyla hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarının tamamlandığı, hırsızlık suçunun tamamlanmasından sonra kaçmak amaçlı işhanı dışında şikâyetçi Haci’ye silah göstermek suretiyle de tehdit suçunu oluşturduğunun anlaşılması karşısında sanık hakkında suça konu şikayetçi Sabriye yönelik eylemlerin 5237 sayılı Kanun’un 142 nci maddesinin ikinci fıkrasının (h) bendinde düzenlenen nitelikli hırsızlık ile 5237 sayılı Kanun’un 116 ncı maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarını, şikâyetçi Haci’ye yönelik eyleminin ise 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde düzenlenen nitelikli tehdit suçunu oluşturduğu halde delillerin takdirinde ve suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık ve müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 14.12.2022 tarihli ve 2022/3055 Esas, 2022/3009 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 6. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,
26.04.2023 tarihinde karar verildi.