Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/13591 E. 2023/9873 K. 05.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/13591
KARAR NO : 2023/9873
KARAR TARİHİ : 05.04.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 21 inci maddesi uyarınca temyiz isteğinin süresinde olduğu, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/3055 soruşturma sayılı iddianamesi ile sanık hakkında tehdit ve hakaret suçlarından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106/1, 125/2, 58, 53/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmıştır.

2. … 1.Sulh Ceza Mahkemesinin, 04.10.2010 tarihli ve 2010/482 Esas, 2010/787 Karar sayılı kararı ile sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği ve yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle sanığın 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

3. … 1.Sulh Ceza Mahkemesinin, 04.10.2010 tarihli ve 2010/482 Esas, 2010/787 Karar sayılı kararının katılan vekilleri tarafından temyizi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 16.03.2015 tarihli ve 2013/8945 Esas, 2015/24602 Karar sayılı kararı ile;
“Dosya içeriğine göre, katılanın, aralarında daha önce husumet bulunan sanıktan gelen ve içeriğinde kendisine yönelik bu davaya konu tehdit ve hakaret sözlerinin bulunduğu telefon görüşmesini telefonun hoparlörünü açarak yanında bulunan tanıklara dinlettiğinin ve bu hususların tanık beyanlarıyla da doğrulandığının anlaşılması karşısında; atılı suçlardan mahkumiyeti yerine kanuni olmayan ve yetersiz gerekçeyle beraat kararı verilmesi,”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

4. … 9.Asliye Ceza Mahkemesinin, 04.06.2015 tarihli ve 2015/297 Esas, 2015/447 karar sayılı kararıyla, sanık hakkında tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’ un 106/1.1.cümle maddesi uyarınca 6 ay hapis cezası; hakaret suçundan ise 125/1 maddesi uyarınca 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

5. … 9. Asliye Ceza Mahkemesinin, 04.06.2015 tarihli ve 2015/297 Esas, 2015/447 karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 16.01.2018 tarihli ve 2017/4845 Esas, 2018/752 Karar sayılı kararı ile;
”02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunması, hakaret suçunun ise, suç tarihi itibariyle 5271 sayılı CMK’nın 253/3-son cümlesi uyarınca tehditle birlikte işlenmesi nedeniyle uzlaşma kapsamında bulunmadığının anlaşılması ve yeni düzenleme karşısında, hakaret suçu yönünden de uzlaştırma önerisinde bulunulmasının gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

6. … 9.Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.12.2018 tarihli ve 2018/227 Esas, 2018/722 karar sayılı kararı ile sanık hakkında tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’ un 106/1.1.cümle maddesi uyarınca 6 ay hapis cezası; hakaret suçundan ise 125/1 maddesi uyarınca 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

7. … 9.Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.12.2018 tarihli ve 2018/227 Esas, 2018/722 karar sayılı kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 20.10.2021 tarihli ve 2019/832 Esas, 2021/24943 Karar sayılı kararı ile;
”17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK’nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK’ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK’nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa’nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 7 ve CMK’nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

8. … 9.Asliye Ceza Mahkemesinin, 29.06.2022 tarihli ve 2022/393 Esas, 2022/1362 karar sayılı kararı ile, sanık hakkında tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’ un 106/1.1.cümle maddesi uyarınca 6 ay hapis cezası; hakaret suçundan ise 125/1 maddesi uyarınca 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri;
1. Suçun tipiklik unsurunun oluşmadığına,
2. Hakaret suçu yönünden yeterince delil bulunmadığına,
3. Sanık hakkında mükerrirlik hükümlerinin uygulanmasının hukuka aykırı olduğuna,
4. Vesaire,
İlişkindir.

III. GEREKÇE
1. Suç tarihinde katılanın iş yerinde tanık olarak dinlenen kardeşi ve babasıyla birlikte oturdukları esnada, sanığın katılanı cep telefonuyla aradığı, katılanın telefonunu açmaması üzerine sanığın bu defa da başka bir numaradan katılanı tekrar aradığı ve sanığın kendisini tanıtması üzerine katılanın telefonun hoparlörünü açtığı, sanığın katılana yönelik “Senin bacaklarını kırarım dağa kaldırırım evini başına yıkarım seni ve aileni yaşatmam “gibi sözler söyleyerek akabinde sinkaflı sözlerle hakaret ettiği anlaşılmıştır.

2. Sanığın eylemine uyan 5237 sayılı Kanun’un 106/1.1.cümle ve 125/1maddelerinde öngörülen cezanın üst sınırı uyarınca, 5237 sayılı Kanun’un 66/1-e ve 67/4. maddelerine göre, uzlaşma için ilk teklifin yapıldığı tarihten, uzlaştırma raporunun düzenlenerek uzlaştırma bürosuna verildiği tarihe kadar geçen durma süresi de dikkate alındığında, incelemeye konu suçun tabi bulunduğu 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.

IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … 9. Asliye Ceza Mahkemesinin, 29.06.2022 tarihli ve 2022/393 Esas, 2022/1362 karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

05.04.2023 tarihinde karar verildi.