Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2023/11262 E. 2024/156 K. 09.01.2024 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/11262
KARAR NO : 2024/156
KARAR TARİHİ : 09.01.2024

K A N U N Y A R A R I N A B O Z M A

“Birden fazla kişi ile tehdit” ve “cinsel taciz” suçlarından şüpheliler … ve … hakkında yapılan soruşturma sonucunda Bozüyük Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 07.01.2021 tarihli ve 2020/3600 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin … Sulh Ceza Hâkimliğinin 29.03.2021 tarihli ve 2021/596 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 271 inci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca kesin nitelikte olması sebebiyle karar tarihi olan 29.03.2021 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 309 uncu maddesi uyarınca, 09.12.2022 tarihli ve 94660652-105-11-25131-2021-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.02.2023 tarihli ve 2022/161951 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 15.02.2023 tarihli ve KYB-2022/161951 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Dosya kapsamına göre, müştekiler kollukta verdikleri ifadelerinde, evli olduklarını, müştekilerden Rafet Karakaş’ın kız kardeşi ile evli olan …’un müştekilerden …’ı seçerek yalnızca onun görebileceği şekilde whatsapp durum mesajında cinsel organının fotoğrafını paylaştığını, müştekinin durum mesajını eşi olan Rafet Karakaş’a gösterdiğinde, yaptıkları kontrol sonucunda onun whatsapp durum mesajında böyle bir paylaşımın görünmediğini anladıklarını, benzer şekilde şüphelinin telefonun kayıtlı olduğu müşterek tanıdıklarını arayıp durum mesajı görüp görmediklerini sorduklarında durum mesajının görülmediği cevabını aldıklarını, bunun üzerine müşteki …’ın eşine daha önce de benzer şekilde şüphelinin durum mesajında kalp resminin içerisinde “Benim seni gördüğümü fark etmiyor musun, bir insan kör bile olsa benim sana nasıl baktığımı anlar, ben seni unutamıyorum” şeklinde mesaj paylaştığını, ayrıca eşinin gece görevinde olduğu zamanlarda müştekiyi arayarak “Olur da eşin seni aldatırsa arkanda ben varım” şeklinde sözler söylediğini, kendisinin de şüpheliye kendisini aramamasını söylediğini anlattığını, bunun üzerine müştekilerden Rafet Karakaş’ın aile büyüklerine sorunun çözümü için durum mesajının ekran görüntüsünü de göstererek durumu anlattığını, ancak bunun üzerine şüphelinin ısrarla kendisini aradığını, aracını durdurarak kendisini tehdit ettiğini, hatta çalıştığı yere akrabalarını gönderdiğini, ancak durumu gelenlere anlatması üzerine olayın şiddete dönüşmediğini belirterek şikayetçi olmaları üzerine başlatılan soruşturma sonunda, Bozüyük Cumhuriyet Başsavcılığınca şikayete konu fotoğrafın yalnızca müştekinin göreceği şekilde paylaştığının tespitinin mümkün olmadığı, tehdit suçundan ise müştekinin soyut iddiası dışında delil bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığında dair ek karar verilmiş ise de; şüpheli …’un cinsel organ fotoğrafının whatsapp durumunda paylaşıldığına dair tevil yollu ikrarı ve paylaşımın çocuğu tarafından yapıldığına ilişkin hayatın olağan akışına uygun olmayan savunması, diğer şüpheli ve tanık beyanında müştekinin kendisine fotoğrafı göstererek durumu anlattığını kabul etmesi karşısında, müştekiler vekillerinin görgüye dayalı bilgisi olduğunu beyan ettiği tanıkların dinlenmesi, bilişim uzmanından geriye dönük whatsapp durum paylaşımlarının tespitinin mümkün olup olmadığının sorularak, mümkün olduğunun anlaşılması halinde müştekinin whatsapp sistemi üzerinde inceleme yaptırılarak bilirkişi raporu aldırılması, cinsel taciz suçunun şikayete tabi olduğu nazara alınarak şüpheli …’un telefon arama ve mesajlaşma kayıtlarını gösterecek şekilde şikayet tarihinden geriye dönük olarak son 6 aylık HTS kayıtlarının celp edilip, sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği cihetle, eksik soruşturma ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi nedeniyle, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde, isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Kanun’un 160 ıncı maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172 inci maddesi gereğince kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173 inci maddesinin üçüncü fıkrasındaki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği düzenlenmiştir.

2. İnceleme konusu olayda; müştekiler kollukta verdikleri ifadelerinde, evli olduklarını, müştekilerden …’ın kız kardeşi ile evli olan şüpheli …’un müştekilerden …’ı seçerek yalnızca onun görebileceği şekilde whatsapp durum mesajında cinsel organının fotoğrafını paylaştığını, müştekinin durum mesajını eşi …’a gösterdiğinde, yaptıkları kontrol sonucunda onun whatsapp durum mesajında böyle bir paylaşımın görünmediğini anladıklarını, benzer şekilde şüphelinin telefonunun kayıtlı olduğu müşterek tanıdıklarını arayıp durum mesajını görüp görmediklerini sorduklarında durum mesajının görülmediği cevabını aldıklarını, müşteki …’a daha önce de benzer şekilde şüphelinin durum mesajında kalp resminin içerisinde “Benim seni gördüğümü fark etmiyor musun, bir insan kör bile olsa benim sana nasıl baktığımı anlar, ben seni unutamıyorum” şeklinde mesaj paylaştığını, ayrıca eşinin gece görevinde olduğu zamanlarda müştekiyi arayarak “olur da eşin seni aldatırsa arkanda ben varım” şeklinde sözler söylediğini, kendisinin de şüpheliye kendisini aramamasını söylediğini anlattığını, bunun üzerine müştekilerden …’ın sorunun çözümü için aile büyüklerine durum mesajının ekran görüntüsünü de göstererek durumu anlattığını, ancak bunun üzerine şüphelinin ısrarla kendisini aradığını, aracını durdurarak kendisini tehdit ettiğini, hatta çalıştığı yere akrabalarını gönderdiğini, ancak durumu gelenlere anlatması üzerine olayın şiddete dönüşmediğini belirterek şikayetçi olmaları üzerine başlatılan soruşturma sonucunda; Bozüyük Cumhuriyet Başsavcılığınca cinsel taciz suçundan şikayete konu fotoğrafın yalnızca müştekinin göreceği şekilde paylaştığının tespitinin mümkün olmadığı, tehdit suçundan ise müştekinin soyut iddiası dışında delil bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığında dair ek karar verilmiş ise de; şüpheli …’un cinsel organ fotoğrafının whatsapp durumunda paylaşıldığına dair tevil yollu ikrarı ve paylaşımın çocuğu tarafından yapıldığına ilişkin hayatın olağan akışına uygun olmayan savunması, diğer şüpheli ve tanık beyanında müştekinin kendisine fotoğrafı göstererek durumu anlattığını kabul etmesi karşısında, müştekiler vekillerinin görgüye dayalı bilgisi olduğunu beyan ettiği tanıkların dinlenmesi, bilişim uzmanından geriye dönük whatsapp durum paylaşımlarının tespitinin mümkün olup olmadığının sorularak, mümkün olduğunun anlaşılması halinde müştekinin whatsapp sistemi üzerinde inceleme yaptırılarak bilirkişi raporu aldırılması, cinsel taciz suçunun şikayete tabi olduğu nazara alınarak şüpheli …’un telefon arama ve mesajlaşma kayıtlarını gösterecek şekilde şikayet tarihinden geriye dönük olarak son 6 aylık HTS kayıtlarının celp edilip, sonucuna göre şüphelilerin hukukî durumlarının değerlendirilmesi, bu itibarla; eksik soruşturmaya dayalı verilen ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itiraz üzerine 5271 sayılı Kanun’un 173 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. … Sulh Ceza Hâkimliğinin 29.03.2021 tarihli ve 2021/596 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

09.01.2024 tarihinde karar verildi.