Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2022/7855 E. 2023/11464 K. 12.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/7855
KARAR NO : 2023/11464
KARAR TARİHİ : 12.06.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/100 E., 2022/177 K.
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanık ve müdafii
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 21 inci maddesi uyarınca temyiz isteğinin süresinde olduğu, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 13. Ağır Ceza Mahkemesinin, 04.03.2014 tarihli ve 2013/361 Esas, 2014/88 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında alacağını almak için tehdit suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 150/1 del. ile 106/2-a, 62, 53 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. … 13. Ağır Ceza Mahkemesinin, 04.03.2014 tarihli ve 2013/361 Esas, 2014/88 Karar sayılı kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 04.02.2021 tarihli ve 2019/2059 Esas, 2021/1624 Karar sayılı kararı ile;
“Sanığın … ili … ilçesinde otopark işlettiği, ancak bir olay nedeni ile tutuklandığı, UYAP ortamında yapılan sorgulamaya göre, 06.07.2008-27.09.2012 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, sanığın cezaevinde iken katılana bir mektup yazdığı ve ondan otoparkı işletmesini talep ettiği, katılanın da bu talebi kabul ettiği, otoparkın bu süre zarfında katılanca işletildiği, katılanın elde ettiği gelirden her ay sanığın eşine 500-600 TL civarında para verdiği, ara ara da cezaevindeki sanığa 150-200’er TL elden para götürdüğü, sanığın tahliye olduktan sonra işin başına kendisinin geçtiği ve katılanı otoparka çağırarak, kendisinin olmadığı dönemlere ilişkin olarak hesap yaptığını, 90.000 TL alacaklı olduğunu, bunun 20.000 TL’sini hibe ettiğini, ancak kalan 70.000 TL’sini 1 ay içerisinde talep ettiğini bildirdiği, katılanın kabul etmeyip borcu olmadığını söylediği, aradan 40-45 gün geçtikten sonra, 2012 yılının Aralık ayında, katılanın yüz yüze görüşmek için yanında arkadaşı tanık … varken, sanığın bulunduğu otoparka gittiği, sanığın yazıhanede katılandan 70.000 TL istediği, katılanın tekrardan borcu olmadığını söylemesi üzerine, bu defa sanığın “sen bana bu parayı ödemezsen senin ağabeyinden başlarım çoluk çocuğunu vururum, bu parayı alana kadar da seni hiçbir şekilde rahat bırakmam” dediği, hattâ sanığın tehdit esnasında masasının çekmecesinden silah çıkartarak katılana doğru tevcih ettiği, ardından katılandan aracının anahtarlarını çekip aldığı, devamla elinde tabanca olduğu hâlde sanığın “sen bu arabayı bana satmışsın gibi aramızda sözleşme yapacağız, kalan taksitlerini de sen ödeyeceksin” dediği, katılanın boş bir kağıda 51.000 TL karşılığında aracı sattığını ve aracın borcunun kalan taksitleri de kendisinin ödeyeceğini yazıp imzaladığı, daha sonra bu kağıdı tanık olarak … ve …’nin de imzaladıkları, bir buçuk ya da iki ay sonra, sanığın katılanı telefonla yanına çağırdığı, katılan gittiğinde, sanığın eşine bir cep telefonu alacağını söyleyerek para istediği, katılanın parasının olmadığını söylemesi üzerine, sanığın katılanın cep telefonunu elinden alarak içerisindeki sim kartı çıkarıp attığı ve telefonu aldığı, ertesi gün sanığın katılanı yine iş yerine çağırdığı, aldığı cep telefonununun içinde fotoğraflar bulunduğundan iade ettiği ve katılandan sıfır bir cep telefonu almasını istediği, katılanın kredi kartından yeni bir cep telefonu alındığı, sanık adına fatura edilen yeni telefonun da sanığa verildiği, sonrasında sanığın katılandan 30.000 TL para istediği, katılana yakınlarına zarar vereceği yönünde tehditte bulunduğu, bunun üzerine katılanın bir arkadaşına giderek 15.300 TL’lik çek alıp 10.600 TL’ye kırdırdığı ve tanık … ile birlikte otoparka giderek bu meblağı sanığa elden verdiği, bir hafta sonra ise katılanın son kez sanığa 10.000 TL daha verdiği anlaşıldığından, sanığın alacağın tahsili ile orantısız eylemlerinin kül hâlinde yağma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde hakkında 5237 sayılı TCK’nın 150/1. maddesi delâleti ile tehdit suçundan hüküm kurulması,”
Nedeniyle bozulmasına ve kazanılmış hakkının korunmasına karar verilmiştir.

3. … 13. Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.04.2022 tarihli ve 2021/100 Esas, 2022/177 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında nitelikli yağma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 149/1-a, 62, 53 üncü maddesi uyarınca 8 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına ancak kazanılmış hakkı nedeniyle neticeten 2 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Temyiz etme iradesine,
2. Vesaire,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığın … ili … ilçesinde otopark işlettiği ancak bir olay nedeni ile tutuklandığı, UYAP ortamında yapılan sorgulamaya göre, 06.07.2008-27.09.2012 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, sanığın cezaevinde iken katılana bir mektup yazdığı ve ondan otoparkı işletmesini talep ettiği, katılanın da bu talebi kabul ettiği, otoparkın bu süre zarfında katılan tarafından işletildiği, katılanın elde ettiği gelirden her ay sanığın eşine 500-600 TL civarında para verdiği, ara ara da cezaevindeki sanığa 150-200’er TL elden para götürdüğü, sanığın tahliye olduktan sonra işin başına kendisinin geçtiği ve katılanı otoparka çağırarak, kendisinin olmadığı dönemlere ilişkin olarak hesap yaptığını, 90.000 TL alacaklı olduğunu, bunun 20.000 TL’sini hibe ettiğini, ancak kalan 70.000 TL’sini 1 ay içerisinde talep ettiğini bildirdiği, katılanın kabul etmeyip borcu olmadığını söylediği belirlenmiştir.

2. Aradan 40-45 gün geçtikten sonra, 2012 yılının Aralık ayında, katılanın yüz yüze görüşmek için yanında arkadaşı tanık M. K. varken, sanığın bulunduğu otoparka gittiği, sanığın yazıhanede katılandan 70.000 TL para istediği, katılanın tekrardan borcu olmadığını söylemesi üzerine, bu defa sanığın “sen bana bu parayı ödemezsen senin ağabeyinden başlarım çoluk çocuğunu vururum, bu parayı alana kadar da seni hiçbir şekilde rahat bırakmam” dediği, hattâ sanığın tehdit esnasında masasının çekmecesinden silah çıkartarak katılana doğru tevcih ettiği, ardından katılandan aracının anahtarlarını çekip aldığı, devamla elinde tabanca olduğu hâlde sanığın “sen bu arabayı bana satmışsın gibi aramızda sözleşme yapacağız, kalan taksitlerini de sen ödeyeceksin” dediği, katılanın boş bir kağıda 51.000 TL karşılığında aracı sattığını ve aracın borcunun kalan taksitleri de kendisinin ödeyeceğini yazıp imzaladığı, daha sonra bu kağıdı tanık olarak M. K. ve Y. Y.’nin de imzaladıkları tespit edilmiştir.

3. Bir buçuk ya da iki ay sonra sanığın katılanı telefonla arayarak yanına çağırdığı, yanına gelen katılana eşine bir cep telefonu alacağını söyleyerek para istediği, katılanın parasının olmadığını söylemesi üzerine, sanığın katılanın cep telefonunu elinden alarak içerisindeki sim kartı çıkarıp attığı ve telefonu aldığı, ertesi gün sanığın katılanı yine iş yerine çağırdığı, aldığı cep telefonununun içinde fotoğraflar bulunduğundan iade ettiği ve katılandan sıfır bir cep telefonu almasını istediği, katılanın kredi kartından yeni bir cep telefonu alındığı, sanık adına fatura edilen yeni telefonun da sanığa verildiği, sonrasında sanığın katılandan 30.000 TL para istediği, katılana yakınlarına zarar vereceği yönünde tehditte bulunduğu, bunun üzerine katılanın bir arkadaşına giderek 15.300 TL’lik çek alıp 10.600 TL’ye kırdırdığı ve tanık M. K ile birlikte otoparka giderek bu meblağı sanığa elden verdiği, bir hafta sonra ise katılanın son kez sanığa 10.000 TL daha verdiği, sanığın katılana yönelik olarak gerçekleştirdiği alacağın tahsili ile orantısız eylemlerinin kül hâlinde nitelikli yağma suçunu oluşturduğu mahkemece kabul edilmiştir.

4. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek gereklerinin yerine getirildigi belirlenmistir.
IV. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … 13. Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.04.2022 tarihli ve 2021/100 Esas, 2022/177 Karar sayılı kararında sanık ve müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

12.06.2023 tarihinde karar verildi.