Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2022/5752 E. 2023/11808 K. 21.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/5752
KARAR NO : 2023/11808
KARAR TARİHİ : 21.06.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/114 E., 2021/213 K.
KATILANLAR : …, …
SUÇ : Nitelikli yağmaya teşebbüs
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 21 inci maddesi uyarınca temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 24.06.2013 tarihli ve 2013/840 No’lu iddianamesi ile sanık hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçunu işlediği iddiası ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (d) bentleri, 35 inci maddesi ve 53 üncü maddesi gereğince cezalandırılması istemli kamu davası açılmıştır.
2. Yapılan yargılama sonucu … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.11.2013 tarihli ve 2013/289 Esas, 2013/487 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında nitelikli tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendi, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

3. … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.11.2013 tarihli ve 2013/289 Esas, 2013/487 Karar sayılı kararının sanık müdafii ve katlanlar vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 25.02.2021 tarihli ve 2019/2017 Esas, 2021/3368 Karar sayılı ilâmıyla;
”Sanıklar … ve …’in temyiz dışı diğer sanıklarla beraber katılanlar … ve …’ın iş yerine gelip daha önce bu firma ile taşeron olarak çalışan tanık …’e sanık … …’ün elden para verip daire satın aldıklarını bildirerek katılanlardan dairelerin satışı hususunda görüşüp devralmak istedikleri, katılanların … isimli taşeron ile bağlantılarının bulunmadığını söylemesi üzerine sanıkların, katılanları, kendilerine zarar vereceklerinden bahisle tehdit ettiklerinin anlaşılması karşısında; katılanlar … ve … ile hukuken geçerliliği bulunan bir alacakları borç ilişkisi bulunmayan sanıklar … ve …’in eylemlerinin nitelikli yağmaya teşebbüs suçunu oluşturduğu gözetilmeden kanıtların takdirinde yanılgı sonucu yargılamaya devamla yerinde yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,,,,”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

4. Bozma üzerine yapılan yargılama sonucu … 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 29.04.2021 tarihli ve 2021/114 Esas, 2021/213 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (d) bentleri, 35 inci maddesi, 62 nci maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz Sebebi
1. Sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine,
2. Lehe olan tüm hükümlerin uygulanması gerektiğine,
3. Vesaire,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Katılanların … İbrahimli bölgesinde bulunan … inşaat firmasının sahibi ve yetkilisi oldukları 28.07.2012 günü sanığın temyiz dışı sanıklarla birlikte tanık F.M.’nin bulunduğu katılanların iş yerine giderek önceden inşaatın taşeron işlerini yapan tanık A.Y.’den 180.000,00 TL alacaklı olduklarını 80,00 TL daha vererek A.Y.’den olan alacaklarına karşılık daire alacaklarını söyledikleri, konu ile ilgili sözleşme veya senetleri bulunmadığını öğrenen tanık F.M’nin bir şey yapamayacaklarını söylediği, M.G.’nin ise “biz ya ölürüz ya öldürürüz yada daireyi alırız” şeklinde söyleyerek katılanları gıyaplarında tehdit ettikleri, 01.08.2012 günü ise sanığın temyiz dışı diğer sanıklarla beraber katılanlar … ve …’ın iş yerine gittikleri, kapıyı tekmeleyerek içeri girdikleri ve katılanları kendilerine zarar vereceklerinden ve öldüreceklerinden bahisle tehdit ettikleri, tanık F.T.’nin polisi araması üzerine iş yerine polis geldiği ve sanıkların uzaklaştırıldığı anlaşılmıştır.
2. Katılanların aşamalardaki beyanlarının tutarlı ve istikrarlı olduğu görülmüştür.

3. Tanıklar F.M., E.B. …A.’nın iddiayı doğrular nitelikteki anlatımları dosya içerisinde yer almaktadır.

4. Katılanın dosyaya sunmuş olduğu dava konusu olayın gerçekleştiği iş yerine ait kamera görüntüleri katılan beyanlarını destekler mahiyettedir.

5. Sanık aşamalarda suçlamayı kabul etmeme birlikte suç tarihinde katılanın iş yerine temyiz dışı sanıklarla birlikte gittiğini ifade etmiştir.

6. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (3) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
1. Beraat Kararı Verilmesi Gerektiğine Yönelik;
Her ne kadar sanık üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini beyan etmiş ise de; dosyada mevcut delil niteliğindeki aşamalardaki birbiri ile tutarlı ve değişmez nitelikteki katılanların beyanları bu beyanları doğrulayan tanıkların anlatımları ve kamera görüntüleri dikkate alındığında sanığın nitelikli yağmaya teşebbüs suçunu işlediği sabit olduğundan hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Lehe Hükümlerin Uygulanması Gerektiğine Yönelik;
Sanık hakkında kurulan hükümde, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiri indirim sebebi uygulandığı, sanık hakkında hükmedilen netice ceza miktarının 2 yıl 6 ay hapis cezası olduğu, diğer lehe hükümlerin (5237 sayılı Kanun’un 50 nci maddesi uyarınca seçenek yaptırımlara çevirme, aynı Kanun’un 51 inci maddesi uyarınca, sanığın suç tarihindeki yaşı da gözetilerek erteleme ve 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması) uygulanmasında, sonuç ceza miktarı itibarıyla kanunî engel bulunduğu anlaşıldığından, hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3. Vesaire Yönünden;
Yargılama sürecindeki islemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, asamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının ve yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz isteği reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 29.04.2021 tarihli ve 2021/114 Esas, 2021/213 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,
21.06.2023 tarihinde karar verildi.