Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2022/5434 E. 2024/5 K. 08.01.2024 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/5434
KARAR NO : 2024/5
KARAR TARİHİ : 08.01.2024

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2019/419 E., 2021/348 K.
SUÇ : Alacağın tahsili amacıyla nitelikli tehdit
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Çan Asliye Ceza Mahkemesinin, 29.05.2012 tarihli ve 2010/124 Esas, 2012/176 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında nitelikli tehdit suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 53 üncü maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları, 58 inci maddesinin altıncı ve yedinci fıkraları uyarınca 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, karar verilmiştir.
2. Çan Asliye Ceza Mahkemesinin, 29.05.2012 tarihli ve 2010/124 Esas, 2012/176 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 06.02.2019 tarihli ve 2016/4411 Esas, 2019/607 Karar sayılı kararı ile,
“12/07/2010 tarihli iddianame anlatımına göre, sanığın olay günü katılandan alacağını istediği, daha sonra sanığın katılana bıçak gösterip ”…ben alacağımı alırım, cezaevinde yattım, bir daha da yatarım, seni öldürürüm, bu iş burada bitmez” diyerek tehdit ettiğinin iddia edilmesi karşısında; eylemin yağma ve/veya yağmada “daha az cezayı gerektiren hâl” başlıklı 5237 sayılı TCK’nin 150/1. maddesindeki suçu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,”
Nedeniyle bozulmasına ve sanığın kazanılmış hakkının gözetilmesine karar verilmiştir.

3. Bozma sonrası verilen görevsizlik kararı üzerine, … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.06.2021 tarihli ve 2019/419 Esas, 2021/348 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında alacağın tahsili amacıyla nitelikli tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 150 nci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 53 üncü maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları, 58 inci maddesinin altıncı ve yedinci fıkraları uyarınca 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İsteği
1. Suçun unsurları gerçekleşmediği halde eksik inceleme ile hatalı karar verildiğine,
2. Atılı suç için öngörülen dava zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle düşme kararı verilmesi gerektiğine,
3. Vesaire,
İlişkindir.

III. GEREKÇE
1. Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı Kanun’un 150 nci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendine uyan alacağın tahsili amacıyla nitelikli tehdit suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin öngörüldüğü, anlaşılmıştır.

2. Suç tarihi olan 06.05.2010 tarihinden itibaren hüküm tarihine kadar 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.

IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.06.2021 tarihli ve 2019/419 Esas, 2021/348 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı sayılı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereğince gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

08.01.2024 tarihinde karar verildi.