Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2022/435 E. 2023/12006 K. 04.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/435
KARAR NO : 2023/12006
KARAR TARİHİ : 04.07.2023

İ S T İ N A F S O N R A S I T E M Y İ Z

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/410 E., 2019/347 K.
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 22.05.2018 tarihli ve 2018/44450 Soruşturma numaralı iddianamesi ile sanıklar hakkında nitelikli yağma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 149 uncu maddesi birinci fıkrasının (c), (h) bentleri, 168 inci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca hak yoksunluklarına karar verilmesi istemiyle kamu davası açılmıştır.

2. … 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 11.12.2018 tarihli ve 2018/418 Esas, 2018/439 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında nitelikli yağma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 149 uncu maddesi birinci fıkrasının (c) ve (h) bentleri, 168 inci maddenin üçüncü fıkrası, 62 nci maddenin birinci fıkrası uyarınca 6 yıl 1 ay 10 gün hapis cezasıyla cezalandırılmalarına ve cezaların kanuni sonucu olarak 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

3. … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesinin, 18.10.2019 tarihli ve 2019/410 Esas, 2019/347 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafiinin ve sanık …’ın istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanıklar Müdafiinin Temyiz Sebepleri
Yağma suçunun unsurlarının oluşmadığına, etkin pişmanlık maddesinin 168/1 yerine 168/2 olarak uygulanmasının usul ve yasalara aykırı olduğuna,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. İlk Derece Mahkemesince, olayın katılanı olan …’ün 24.03.2018 günü saat 21.00 sıralarında Yamanlı Mahallesi mezarlık mevkiine salyangoz toplamaya gittiği, yanına tanıklar A.B. ve C.B.’yi de aldığı, içki içen sanıkların; karşı tarafta yere alan katılan ve tanıklara bağırarak “Buraya gelin” diye seslendikleri, katılan ve tanıkların, sanıkların yanlarına gittikleri, sanık …’in katılana “Burada ne yapıyorsunuz” diye sorduğu, katılanın da “Geçimimi sağlamak için salyangoz toplamaya geldim” dediği, sanık …’in katılanın yüzüne, kafasına yumruk atmaya başladığı, katılanın kafasını otobüs durağının demirine ve oturağına vurduğu, katılanın kaçmaya çalıştığı ancak sanıkların katılanı bırakmadıkları, sanık …’in yanında bulunan diğer sanık …’ın ise ayağı ile katılana vurduğu, tekme attığı, bu sırada sanık …’in katılana “Cebinde ne var ne yok dışarı çıkar” dediği, bunun üzerine katılanın ceplerinde bulunan tarak, … ve el lambalarını çıkardığı, sanık …’in “Başka bir şey var mı” diye sorduğu, katılanın bir şey olmadığını söylediği, katılan yerde yatarken diğer sanık …’ın arkadan katılanın ellerini tuttuğu, sanık …’in ise katılanın sağ cebindeki cep telefonunu aldığı, bu olaylar yaşanırken tanıklar A.B. ve C.B.’nin yaklaşık 4-5 metre geride oldukları, yaşanan tüm bu olayları gördükleri, olayları gören tanıklar A. ve C.’nin köyün kahvesine giderek köylülere haber verdikleri, bunun üzerine köy kahvesinden gelen kişilerin sanıkların elinden katılanı kurtardıkları, olay nedeniyle katılanın yaralandığının doktor raporu ile ortaya konulduğu, tedavisinin yapıldığı, zorla alınan cep telefonunun olay günü olay mahallinde bulunamadığı, cep telefonunun 26.03.2018 günü sanıklar tarafından jandarma karakoluna getirildiği, ancak cep telefonunun hasar gördüğü, kullanılamaz hale geldiği, kovuşturma sürecinde sanıkların verilen süre dahilinde katılan tarafın maddi zararını giderdikleri, bu suretle; her iki sanığın isnad olunan gece vakti birden fazla kişi ile gasp suçunu işledikleri sonrasında etkin pişmanlık gösterdiklerinden bahisle cezalandırılmalarına karar verildiği anlaşılmıştır.

2. Katılana aşamalarda değişmeyen istikrarlı beyanlarda bulunmuştur.

3. Katılanın yaralanmasına ilişkin adli rapor temin edilmiştir.

4. İhbar üzerine olay yerine gidildiğinde telefonun bulunamadığına ilişkin tutanak düzenlenmiştir.

5. Sanıklar katılana ait telefonu iade etmiş, Mahkemede ise katılan adına 400,00 TL ödeme yapmışlardır.

6. Sanıklar üzerlerine atılı suçlamayı kabul etmemişlerdir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Yağma suçları 5237 sayılı Kanun’un 148, 149 ile 150 nci maddelerinde düzenlenmiştir. Yağma başkasının zilliyetliğindeki taşınabilir malın zilliyetin rızası olmadan faydalanmak amacıyla cebir ve tehdit ile alınmasıdır. 5237 sayılı Kanun’un 148 inci maddesinin birinci fıkrasında yağma suçu temel şekli, ikinci fıkrasında senet yağması, üçüncü fıkrasında cebir karinesine yer verilmiştir. 5237 sayılı Kanun’un 149 uncu maddesinde yağma suçunun nitelikli halleri düzenlenmiştir. 5237 sayılı Kanun’un 150 nci maddesinde hukuki ilişkiye dayanan alacağın tahsili amaçlı yağma ile değer azlığı yaptırıma bağlanmıştır.

Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; katılan beyanı, sanıkların savunması, adli rapor ve tutanaklar karşısında, sanıkların eyleminin sabit olduğu belirlendiğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

Katılanın telefonun kırık olarak teslim edildiğinin anlaşılması karşısında kovuşturma aşamasında gerçekleşen iade nedeniyle etkin pişmanlık uygulanmasında hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesinin 18.10.2019 tarihli ve 2019/410 E., 2019/347 Karar sayılı kararında, sanıklar müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanıklar müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle, hükümlerin Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

04.07.2023 tarihinde karar verildi.