Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2022/4277 E. 2024/1 K. 08.01.2024 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/4277
KARAR NO : 2024/1
KARAR TARİHİ : 08.01.2024

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2020/1271 E., 2020/1933 K.
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 11. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.02.2020 tarihli ve 2019/39 Esas, 2020/52 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, nitelikli yağma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (d) ve (h) bentleri, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları, 58 inci maddesinin altıncı ve yedinci fıkraları uyarınca 12 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, karar verilmiştir.

2. … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 02.10.2020 tarihli ve 2020/1271 Esas, 2020/1933 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik, sanık müdafiinin istinaf başvurusunun, tekerrüre esas alınan ilam yönünden yapılan eleştiri ile, 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine, karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz Sebebi
1. Katılanın beyanlarındaki çelişki giderilmeden eksik kovuşturma ile hüküm kurulduğuna,
2. Yağma suçunun katılanı olan İpek’e yönelik cebir uygulanmadığından İpek’e yönelik suç vasfının hırsızlık, …’ye yönelik suç vasfının kasten yaralama suçları olduğuna,
3. Sanığın, katılanın telefonundaki resimleri silmek amacıyla telefonları aldığı gözetildiğinde faydalanma kastının bulunmadığına,
4. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
5. Sanığa yeni müdafi atandığının tebliğ edilerek 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin uygulanması ihtimaline binaen ek savunma hakkının da hatırlatılması gerekirken yeni müdafii atanıp ek savunma hakkının sanığın bilgisi dışında atanan müdafiiye sorulması suretiyle, sanığın savunma hakkının ihlal edildiğine,
6. Takdiri indirim hükümlerinin gerekçesiz şekilde uygulanmadığına,
7. Atılı suçu işlediğine dair müşteki beyanından başka delil bulunmadığından, “Şüpheden sanık yararlanır.” ilkesi gereğince sanığın beraatine,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Olay gecesi, sanık …’ın katılan …’a ait evde şikâyetçi … ile birlikte kaldığı sırada, İpek’e ait çanta içerisinden 5 adet telefonu ve 4.800,00 TL parayı almak istediği, şikâyetçi …’nin karşı çıkması üzerine eline aldığı kırık cam parçası ile şikâyetçiyi elinden yaralayarak İpek’e ait 5 adet telefonu ve 4.800,00 TL parayı zorla aldığının, kabul edildiği anlaşılmıştır.

2. Şikâyetçi …’nin elinde kesi olduğuna dair basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasını gösterir adli rapor, dava dosyasında mevcuttur.

3. Sanık savunmasında özetle, İpek’e ait telefonları içerisinde bulunan fotoğraflarını silmek için aldığına dair beyanda bulunduğu görülmüştür.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen Olay ve Olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
Olay ve Olgular başlığı altında yer alan (A) bendinde belirtildiği şekilde gerçekleşen olayda, katılan ile şikâyetçinin beyanları, sanığın savunması, adli rapor ve dosya içerisinde mevcut diğer tutanak ve belgeler ile mahkemece gösterilen gerekçeye göre, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin sabit olduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği kabul edilmekle, sanık müdafiince ileri sürülen temyiz nedenleri bakımından kararın usul ve kanuna uygun olduğu kabul edilen hükümde, bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamış, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 02.10.2020 tarihli ve 2020/1271 Esas, 2020/1933 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ile re’sen incelenmesi gereken konular yönünden 5271 sayılı Kanun’un 288 inci ve 289 uncu maddeleri kapsamında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, hukuka aykırılık görülmediğinden aynı sayılı Kanunun 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 11. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

08.01.2024 tarihinde karar verildi.