Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2022/4126 E. 2024/252 K. 10.01.2024 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/4126
KARAR NO : 2024/252
KARAR TARİHİ : 10.01.2024

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/1183 E., 2020/1549 K.
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 17.01.2019 tarihli ve 2019/153 No.lu iddianamesi ile suça sanık hakkında yağma suçunu işlediği iddiası ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 148 inci maddesinin birinci fıkrası, 35 inci maddesi, 53 üncü maddesi ve 58 inci maddesi uyarınca cezalandırılması istemli kamu davası açılmıştır.

2…. 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 21.02.2019 tarihli ve 2019/52 Esas, 2019/95 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında yağma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 148 inci maddesinin birinci fıkrası, 35 inci maddesi, 62 nci maddesi, 53 ve 58 inci maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

3. … Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin, 28.09.2020 tarihli ve 2019/1183 Esas, 2020/1549 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık ile müdafiinin ve katılan vekilinin istinaf başvuruları üzerine 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasıyla sanık hakkında yağma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 148 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi, 53 ve 58 inci maddeleri uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Yağma suçunun oluşmadığına,
2. Beraat kararı verilmesi gerektiğine,
3. Yanlış hukuki nitelendirmede bulunulduğuna,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Olay tarihinde tanık D.K.’nın katılanı araması sonucu katılanın kendisine ait bir kısım eşyaların vinç ile bir araca atıldığını, öğrenmesi sonucu söz konusu yere gittiği ve burada aracına ait şasenin vinçe yüklenmiş olduğunu gördüğü, burada bulunan şahıslar ile görüştüğünde şahısların söz konusu malzemeleri viyadükten aldıklarını söyledikleri katılanın bu malzemelerin kendisine ait olduğunu söylemesi üzerine sanığın katılanın yanına gelerek başına vurduğu ve katılana yumruk attığı ve daha sonra olay yerinden vinç ile kaçmaya başladığı, bunun üzerine katılanın sanığı takip ettiği, sanığın kaçamayacağını anlaması üzerine söz konusu vinci bırakarak kaçtığının ilk derece mahkemesince maddi vakıa olarak kabul edildiği anlaşılmıştır.

2. Katılanın olay nedeniyle basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığına dair 10.06.2018 tarihli hastane raporu dosya çerisinde yer almaktadır.

3. Tanık D.K.’nın katılanın beyanlarını doğrular nitelikteki anlatımı dosya içerisinde yer almaktadır.

4. Sanığın suçunu ikrar ettiği görülmüştür.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Sanığın katılana yönelik yağma eyleminin tamamlandığı kabul edilerek, atılı suçtan cezalandırılmasına dair yeniden hüküm kurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Katılanın beyanları, hastane raporu, tanık beyanı ve sanığın ikrar içeren savunması karşısında, suça sanığın eyleminin sabit olduğu belirlendiğinden, sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

5237 sayılı Kanun’un “Yağmaya dönüşen hırsızlık suçuna” yer verilmemiştir. Gerekçede de açıkça belirtildiği üzere zilyedin mal üzerindeki tasarruf olanağı kalkacağı ana kadar cebir veya tehdit uygulanması halinde eylem yağmaya dönüşecektir. Hırsızlığın başlangıcından tamamlandığı ana kadar yakınan veya ona yardıma gelen cebir veya tehdit kullanılarak bir malın teslimine veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılınması halinde eylem yağmaya dönüşecektir.

Anılan açıklamalar ışığında somut olayımıza gelince; sanığın çalıntı Ford marka bir kamyon ile katılana ait şantiyeye gelerek eşyayı yüklediği sırada tanık D.K.’nın haber vermesi ile olay yerine gelen katılana yumruk atmak suretiyle katılana ait eşya ile birlikte kaçtığı olayda; hırsızlık olarak başlayan eyleminin katılana yumruk atması ile birlikte yağmaya dönüştüğü anlaşılmakla mahkemesinin suç vasfının tayininde, bir isabetsizlik görülmediğinden hükümde, bu yönüyle de hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin, 28.09.2020 tarihli ve 2019/1183 Esas, 2020/1549 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ile re’sen incelenmesi gereken konular yönünden 5271 sayılı Kanun’un 288 inci ve 289 uncu maddeleri kapsamında yapılan temyiz incelemesi sonucunda gerekçe bölümünün bir no.lu paragrafında yer alan eleştiri dışında hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

10.01.2024 tarihinde karar verildi.