Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2022/2841 E. 2023/12010 K. 05.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/2841
KARAR NO : 2023/12010
KARAR TARİHİ : 05.07.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/410 E., 2022/21 K.
SUÇLAR : Yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma
HÜKÜMLER : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I-Sanık Hakkında Kişi Hürriyetinden Yoksun Bırakma Suçundan Kurulan Hükmün Temyiz İncelemesinde;
Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK’nın 109/2 maddesine uyan suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre, sanığın 11.02.2014 tarihinde sorgusunun yapıldığı ve sorgu tarihi ile inceleme tarihi arasında aynı Kanun’un 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık sürenin zamanaşımını kesen bir neden olmaksızın geçmiş bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,

II- Sanık Hakkında Nitelikli Yağma Suçundan Kurulan Hükmün Temyiz İncelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.

Ancak;

Mağdurun aşamalarda değişmeyen ısrarlı anlatımları ile oluş ve dosya içeriğine göre; solistlik yaptığını ve sanıkla duygusal birliktelik yaşadıklarını, ayrılmak istediğini ancak sanığın izin vermediğini, kaldığı otelin sahibi arkadaşı olduğu için kendisi yanında olmadığı zaman odaya kilitleyip gittiğini, ailesinin solistlik yaptığından haberi olmadığı için ailesine durumu anlatmakla tehdit ettiğini, dövdüğünü, kafasına silah dayayıp, kazandığı paraları elinden aldığını, toplamda 10,000 TL’den fazla parasını aldığını, en sonunda dayanamayıp sanıktan ayrıldığını ve … iline geldiğini, tüm yaşananlara aynı otelde kalan Havva isimli arkadaşının tanık olduğunu, …’ın aşamalarda alınan beyanlarında mağdurun anlatımlarını doğruladığı, mağdurla aynı işyerinde çalıştıklarını ve aynı otelde kaldıklarını, sanığın mağduru otel odasına kapatıp tehdit ettiğine ve başına silah dayayıp çantasından zorla para aldığına şahit olduğunu, sanığın mağdura ”Benden ayrılamazsın, senin kafana sıkarım, ayağına sıkarım, topal bırakırım.” dediğine şahit olduğunu belirttiğinin anlaşılması karşısında; sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanunun 149/1- a maddesine uyduğu gözetilmeden yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA,

Dava dosyasının, mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

Oy birliğiyle 05.07.2023 tarihinde karar verildi.