Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2022/2408 E. 2022/7172 K. 16.05.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/2408
KARAR NO : 2022/7172
KARAR TARİHİ : 16.05.2022

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Nitelikli hırsızlık
HÜKÜM : Düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 8/1. maddesi, “Bölge adliye mahkemelerinin, 26.9.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2’nci maddesi uyarınca Resmî Gazete’de ilân edilecek göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 322’nci maddesinin dördüncü, beşinci ve altıncı fıkraları hariç olmak üzere, 305 ilâ 326 ncı maddeleri uygulanır.” şeklinde düzenlenmiştir. 7 Kasım 2015 tarihli ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de Bölge Adliye Mahkemelerinin 20/07/2016 tarihinde tüm yurtta göreve başlayacağı ilan edilmiş ve aynı tarihte Bölge Adliye Mahkemeleri faaliyete başlamıştır.
Görüldüğü üzere, Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete başlama tarihi olan 20/07/2016 tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 322. nci maddesinin dördüncü, beşinci ve altıncı fıkraları hariç olmak üzere, 305 ilâ 326. maddelerinin uygulanacağı, 20/07/2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında ise 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerinin uygulanacağı ve İstinaf Mahkemeleri faaliyete geçtikten sonra verilen İlk Derece Mahkemeleri kararlarının istinaf kanun yoluna tabi olduğu anlaşılmaktadır.
Ne kadar suç varsa o kadar dava vardır, ne kadar sanık varsa o kadar dava vardır. Şahsi ve/veya fiili irtibat nedeniyle bu davaların birlikte görülüyor olması bunların tabi olduğu kanun yolunu değiştirmez.
Sanık hakkında nitelikli hırsızlık suçu için açılan dava hakkında ilk kez 8.3.2007 tarihinde hüküm kurulmuş olup bu suç yönünden dosyanın Yargıtay 13.Ceza Dairesinin 16/04/2012 tarihli, 2011/16358 Esas, 2012/2012/9163 Karar sayılı ilamı ile sanık yönünden hükmün bozulmasına karar verildikten sonra, 13/03/2013 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, açıklanması geri bırakılan hükmün ise 28/01/2021 tarihinde açıklandığı, kanun yolu incelemesinin hükmün daha önce Yargıtay denetiminden geçmiş olması nedeniyle temyiz kanun yoluna tâbi olacağı dikkate alındığında, hüküm fıkrasında başvurulacak kanun yolunun istinaf olduğu belirtilmek suretiyle sanığın yanıltıldığı ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının hukuki değerden yoksun olduğu değerlendirilerek, ve katılan kurum vekilinin de mahkumiyet hükmüne karşı yasa yoluna başvurmadığı, hukuki değerden yoksun bölge adliye mahkemesi kararına karşı başvuruda bulunduğu anlaşıldığından dosyanın incelenmeden iadesi ile, sanık müdafinin 15/02/2021 tarihli dilekçesinin … 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 28/01/2021 tarihli, 2020/108 Esas, 2021/67 Karar sayılı ilamına yönelik temyiz istemi olduğu kabul edilerek yapılan incelemede,
Sanığın eylemine uyan ve 5237 sayılı TCK’nin 142/1-a maddesinde düzenlenen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Yasanın 66/1-d, 66/2 ve 67/4. maddelerinde öngörülen 8 yıl olağan dava zamanaşımının, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiği 24.4.2013 tarihi ile hükmün açıklanmasına sebep olan ikinci suçun işlendiği 3.7.2017 tarihi arasında dava zamanaşımının durduğu da nazara alınarak, ilk mahkumiyet hükmünün kurulduğu 8.3.2007 tarihi ile hükmün açıklandığı 28.1.2021 tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 16.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.