Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2022/1499 E. 2023/14107 K. 06.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/1499
KARAR NO : 2023/14107
KARAR TARİHİ : 06.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2018/2681 E. 2019/889 K.
SUÇLAR : Nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Red-Onama

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü,

A.Sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde, 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezalarını artırmayan bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme ile incelemeye konu suçun aynı Kanun’un 286 ncı maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında da bulunmadığı dikkate alındığında, sanıklar müdafiilerinin temyiz istemlerinin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca reddine karar vermek gerekmektedir.

B. Sanıklar hakkında nitelikli yağma suçundan ilk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1…. Cumhuriyet Başsavcılığının 24.02.2016 tarihli ve 2016/17948 soruşturma numaralı iddianamesi ile sanıklar hakkında nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarından, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 37 nci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a), (c), (d) ve (h) bentleri, 245 inci maddesinin birinci fıkrası, 109 unu maddesinin birinci fıkrası, ikinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri, 63 üncü, 54 üncü ve 53 üncü maddesi uyarınca cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmıştır.

2…. 16. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.05.2018 tarih, 2016/119 Esas, 2018/169 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında nitelikli yağma suçundan, 5237 sayılı sayılı Kanun’un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a), (c), (d) ve (h) bentleri, 168 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci 63 üncü ve 53 üncü maddeleri uyarınca 6 yıl ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) ve (b) bentleri, 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.

3…. Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesinin, 18.04.2019 tarihli ve 2018/2681 Esas, 2019/889 Karar sayılı kararı ile; istinaf edilen kararın açıklanan noktası hükmün TCK’nın 168/3. Maddesinin uygulanmasına ilişkin B. bendinin 2. fıkrasında yer alan ” 168/3″ ibaresinin çıkartılarak yerine “168/3-1 ” ibaresinin eklenmesi, ” 1/3″ ibaresinin çıkartılarak yerine “1/2″ ibaresinin eklenmesi, ” 8 YIL” ibaresinin çıkarılarak yerine “6 YIL” ibaresinin eklenmesi, hükmün TCK’nun 62. Maddesinin uygulanmasına ilişkin B. bendinin 3. fıkrasında yer alan ” 6 yıl 8 ay” ibaresinin çıkartılarak yerine “5 yıl” ibaresinin eklenmesi, hükmün B. bendinin 4. fıkrasında yer alan ” 6 YIL 8 AY” ibaresinin çıkartılarak yerine “5 YIL” ibaresinin eklenmesi, hükmün kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna ilişkin C. bendinin 2. Fıkrasından sonra gelmek üzere ” Sanıkların haklarında soruşturma başlamadan önce mağdurun şahsına zararları dokunmaksızın onu kendiliklerinden bıraktıklarının anlaşılması nedeniyle sanıklara hükmedilen cezadan TCK’nun 110. Maddesi gereğince takdiren 2/3 oranında indirim yapılarak sanıkların ayrı ayrı 1’ER YIL 8’ER AY HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMALARINA” fıkrasının 3. Fıkra olarak eklenmesine, sonraki fıkraların teselsül ettirilmesine, hükmün TCK’nun 62. Maddesinin uygulanmasına ilişkin C. bendinin 3. fıkrasında yer alan ” 4 YIL 2 AY” ibaresinin çıkartılarak yerine “1 YIL 4 AY 20 GÜN” ibaresinin eklenmesi, yargılama gideriyle ilgili paragrafta bulunan “müteselsilen” ibaresi hükümden çıkarılarak yerine “sarfına neden oldukları yargılama giderinin ayrı ayrı, birlikte sarfına neden oldukları yargılama giderinin ise payları oranında” ibaresinin eklenmesi biçiminde düzeltilerek 5271 sayılı Kanun’un 280/1-a maddesinin uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A.Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1.Suçun unsurlarının oluşmadığına,
2.Sanığın atılı suçu işlediğine dair somut delil bulunmadığına,
B.Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1.Suçun unsurlarının oluşmadığına,
2.Sanığın atılı suçu işlediğine dair somut delil bulunmadığına,
C.Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1.Sanığın atılı suçu işlediğine dair somut delil bulunmadığına,
2.Dosya kapsamında düzenlenen iddianamede, yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeler mevcut delillerle ilişkilendirilerek yüklenen suçu oluşturan olayların gösterilmediğine,
İlişkindir

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1.Mağdur ile temyiz dışı sanık … …’ın sevgili oldukları, … …’ın 27.01.2016 tarihinde şehir dışına çıktığı, mağduru telefonla arayarak kardeşi olan tanık Y.Ü.’den evin anahtarını alıp evi havalandırmasını istediği, mağdurun suç tarihinde geceden sayılan zaman diliminde, tanıktan anahtarı alarak temyiz dışı sanık … … ile birlikte tutmuş oldukları eve geldiği, aradan kısa bir süre geçtikten sonra evin kapısının çaldığı, mağdur kapıyı açtığında sanıklar …, … ve …’i gördüğü, …’in elinde bulunan bıçakla mağduru içeriye girmesi yönünde tehdit ettiği, birlikte içeri geçtikten sonra sanık …’in bıçağı gösterip tehdit ederek mağdura uzattığı senedi imzalatmak istediği ancak mağdurun imzalamayı kabul etmediği, her üç sanığın da birlikte mağduru tehdit etmeye devam ettikleri, bu sırada içeri giren temyiz dışı sanık …’u mağdurun yanına oturtarak cep telefonu ile fotoğraf çekiyormuş gibi yapıp ”bunu eşine göstereceğiz, seni mahvedeceğiz” şeklinde sözler söyledikleri, daha sonra sanık …’ın elinde bıçak olduğu halde mağdurun cebine elini sokarak Samsung Note 3 marka cep telefonu ile yaklaşık 500,00 TL parasını alarak sanık …’a verdiği, sanıkların ”bundan sonra … ile görüşmeyeceksin, …’dan ayrılacaksın, yoksa seni öldürürüz” diyerek tehdit ettikleri, …’ın mağdurun cüzdanını çıkartarak cüzdanda bulunan 49…6 no’lu Vakıfbank maaş kartı ile 404…….1 no’lu Garanti Bankası’na ait kredi kartını alarak cebine koyduğu, diğer sanıklar mağduru evde tutarken sanık …’ın mağdura ait kartlarla bankamatikten para çekmek için dışarı çıktığı, Vakıfbank kartından iki seferde toplam 3.000,00 TL para çektiği, temyiz dışı sanık …’ın kardeşi olan ve banka kartı sanık …’da olan tanık Y.Ü. adına 8.000,00 TL havale yaptığı ve Garanti Bankası’na ait kredi kartından toplam 8.000,00 TL para çektiği, daha sonra eve dönüp kartları mağdura iade ettiği, mağdurdan aldıkları 500,00 TL para ve cep telefonunu da iade etmeyerek ”artık gidebilirsin, eğer polise gidersen seni öldürürüz” diyerek tehdit edip mağduru gönderdikleri maddi vakıa olarak kabul edilmiştir.

2.Katılanın aşamalarda çelişmeyen ve oluşa uygun ve diğer delillerle örtüşen beyanları mevcuttur.

3. Sanıkların aşamalarda tevil yollu ikrar içeren savunmaları bulunmaktadır.

4.Sanık …’ın cezai ehliyetinin tam olduğuna dair Adli Tıp Kurulu raporu dosya arasındadır.

5.Tanık Y.Ü’nün oluş ve katılan beyanları ile uyumlu beyanlarda bulunduğu görülmektedir.

6.Kolluğun 30.01.2016 tarih saat 19.00 da düzenlediği tutanak dosya arasındadır.

7.Kolluğun 28.01.2015 tarihli olay yeri inceleme tutanağı bulunmaktadır.

8.Kolluğun 29.01.2016 tarihli ekspertiz raporunda salon koltuğu önünde bulunan sehpa üzerinden elde edilen parmak izinin …’in sol el orta parmak izi ile aynı olduğu belirtilmektedir.

9.Kolluğun 04.02.2016 tarihli Cd izleme tutanağında; 28.01.2016 günü saat 23.30 ile saat 00.30 arasında toplam üç adet görüntünün izlenmesinde, iki bankamatikten para çekme işleminin gerçekleştiren şahsın … olduğunun değerlendirildiği belirtilmektedir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği ancak; mağdurun zararının bir kısmının soruşturma aşamasında giderildiği, mağdurun ise kısmi iadeye … gösterdiğinin anlaşılması karşısında; sanıklar hakkında hüküm kurulurken 5237 sayılı Yasa’nın 168/3-1. maddesi uyarınca 1/3 oranından daha ziyade indirim yapılması gerektiğinin düşünülmemesi, sanıkların haklarında soruşturma başlamadan önce mağdurun şahsına zararları dokunmaksızın onu kendiliklerinden bıraktıklarının anlaşılması karşısında; koşulları oluştuğu halde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan dolayı aynı sayılı Yasa’nın 110. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmaması ve 5271 sayılı Yasa’nın 326/2. maddesine göre suçu birlikte işleyen sanıkların, neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine, “müteselsilen tahsiline” hükmedilmesi kanuna aykırı görülerek ilgili kısımlar düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Sanıkların suç tarihinde konutta, geceden sayılan zaman diliminde mağdura bıçak göstermek suretiyle cep telefonu, 500,00 TL para ile banka ve kredi kartlarını aldıkları, bu kartlardan para çekme işlemi yaptıkları, zararın kısmen soruşturma aşamasında giderildiği ve kısmi iadeye mağdur tarafından … gösterildiği, mağdurun aşamalardaki beyanları, sanıkların (tevilli ikrar içeren) savunmaları ve dosya arasında bulunan tutanaklar ile sabit olduğu anlaşıldığından hükümlerde bu yönüyle hukuka ayrılık bulunmamıştır.

2.Ancak, sanıkların suç tarihinde, mağdurun üzerini arayarak kredi ve banka kartlarını alıp şifresini öğrenmek suretiyle para çektikleri, … Cumhuriyet Başsavcılığının 24.02.2016 tarihli iddianamesi ile sanıklar hakkında 5237 sayılı Kanunun 245 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açıldığı, ancak mahkemece bu suçun nitelikli yağma suçunun unsuru olduğu belirtilerek açılan kamu davası uyarınca herhangi bir karar verilmediği, 5237 sayılı Kanunda düzenlenen banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunun başka bir suçun unsuru olmayıp, her ne suretle olursa olsun sahibi ya da kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın kullanılması halinde ayrıca bu suçun oluşacağı gözetilmeyerek yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı görülmüştür.

V. KARAR
1.Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezalarını artırmayan bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme ile incelemeye konu suçun aynı Kanun’un 286 ncı maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında da bulunmadığı dikkate alındığında, sanıklar müdafiilerinin temyiz istemlerinin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

2.Nitelikli Yağma Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanıklar müdafiilerinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesinin, 18.04.2019 tarihli ve 2018/2681 Esas, 2019/889 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın korunmasına,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 16. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

06.11.2023 tarihinde karar verildi.