Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2022/13197 E. 2023/14430 K. 21.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/13197
KARAR NO : 2023/14430
KARAR TARİHİ : 21.11.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/79 E., 2022/371 K.
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Red, Düşme

1. Sanık … müdafiinin yüzüne karşı 05.10.2022 tarihinde tefhim edilen karara karşı, karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 310 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirlenen bir haftalık kanunî süre geçtikten sonra 17.10.2022 tarihinde temyiz isteğinde bulunduğu anlaşılmakla, sanık müdafiin temyiz isteğinin, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, reddine karar verilmesi gerektiği belirlenmiştir.

2. Sanık … hakkında hakaret suçundan hükmolunan netice cezanın türü ve miktarı gözetildiğinde 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanun’un 26 ncı maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 2 nci maddesi uyarınca hükmün kesin nitelikte bulunduğu ve temyiz kabiliyetinin olmadığı anlaşılmakla, katılan vekilinin temyiz isteğinin 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, reddine karar verilmesi gerektiği belirlenmiştir.

3. Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun’nun 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz isteklerinin süresinde olduğu, 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Tokat Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.12.2011 tarihli ve 2011/7000 Soruşturma No.lu iddianamesi ile sanıklar hakkında, tehdit suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

2. Tokat (Kapatılan) 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 02.05.2012 tarihli ve 2011/374 Esas, 2012/408 Karar sayılı kararı ile; sanıklar hakkında beraatlerine karar verilmiştir.

3. Kararın katılan vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 10.03.2020 tarihli ve 2018/3657 Esas, 2020/1196 Karar sayılı ilâmıyla;
“07.12.2011 tarihli iddianame anlatımına göre; sanıklar hakkında, bir hukukî ilişkiye dayanan alacağını tahsil amacıyla tehdit suçundan cezalandırılması için kamu davası açıldığının anlaşılması karşısında; davaya bakma, delilleri değerlendirme ve takdir etme yetkisinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilip görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı biçimde yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması”
Nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

4. Bozmaya uyan Tokat 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.12.2020 tarihli ve 2020/249 Esas, 2020/669 Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmiştir.

5. Tokat 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.10.2022 tarihli ve 2021/79 Esas, 2022/371 Karar sayılı kararıyla sanıklar hakkında tehdit suçundan 5237 sayılı Kanun’un 150 nci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle, 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendi, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ayrı ayrı 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Vekilinin Temyiz Sebepleri
Sanıklar hakkında verilen cezanın az olduğuna,

B. Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebepleri
Beraat kararı verilmesi gerektiğine,

C. Vesaire;

İlişkindir.

III. GEREKÇE
1. Sanık … ile katılanın arasında alacak/borç ilişkisi bulunduğu, akraba olan sanıkların alacağı tahsil amacıyla katılanı tehdit ettikleri anlaşılmıştır.

2. Sanıkların yargılama konusu tehdit eylemleri için, 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.

3. Zamanaşımını kesen en son kesen sebep olan sanıkların sorgularının yapıldığı 02.05.2012 ve 30.04.2012 tarihlerinden itibaren 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin hüküm tarihinden önce gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.

IV. KARAR
A. Sanık … Müdafiinin Temyiz İstemi Yönünden
Ön inceleme bölümünde (1) numaralı paragrafta açıklanan nedenle temyiz isteğinin 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Katılan Vekilinin Sanık … Hakkında Hakaret Suçundan Kurulan Hükme Yönelik Temyiz İstemi Yönünden
Ön inceleme bölümünde (2) numaralı paragrafta açıklanan nedenle temyiz isteğinin 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

C. Sanık … Müdafii ve Katılan Vekilinin Temyiz istemleri ile Vesaire Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Tokat 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.10.2022 tarihli ve 2021/79 Esas, 2022/371 Karar sayılı kararına yönelik sanık … müdafii ile katılan vekilinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanıklar hakkındaki kamu davalarının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

21.11.2023 tarihinde karar verildi.