Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2022/11090 E. 2023/11724 K. 20.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/11090
KARAR NO : 2023/11724
KARAR TARİHİ : 20.06.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/32 E. 2021/283 K.
KATILANLAR : …, …
SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK : …
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Suça sürüklenen çocuk ve müdafii
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Suça sürüklenen çocuk hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 21 inci maddesi uyarınca temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. … Cumhuriyet Başsavcılığının, 29.07.2015 tarihli iddianamesi ile; suça sürüklenen çocuk hakkında katılan …’a yönelik hırsızlık suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 141 inci maddesinin birinci fıkrası ve 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi talebiyle kamu davası açılmıştır.
B. … 1. Çocuk Mahkemesinin, 23.02.2016 tarihli ve 2015/456 Esas, 2016/173 Karar sayılı kararı ile; suça sürüklenen çocuk hakkında katılan …’a yönelik nitelikli hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 141 inci maddesinin birinci fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi ve 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca 4.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

C. … 1. Çocuk Mahkemesinin, 23.02.2016 tarihli ve 2015/456 Esas, 2016/173 Karar sayılı kararının suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılan vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 10.11.2020 tarihli ve 2020/12057 Esas, 2020/12410 Karar sayılı kararı ile;
“Katılan …’ın aşamalardaki ifadelerinde “suça sürüklenen çocuk …’nın, fotoğraf çekmek için telefonunu istediğini, …’ya telefonunu verdiğini, akabinde telefonunu suça sürüklenen çocuktan geri istediğini; ancak suça sürüklenen çocuğun telefonu iade etmediğini, bunun üzerine suça sürüklenen çocuk ile aralarında itişme yaşandığını, suça sürüklenen çocuktan telefonunu almak isteyince suça sürüklenen çocuğun, kendisini ‘eve topallayarak gitmek istemiyorsan çek git’ diyerek tehdit ettiğini” beyan ettiği, dosya içerisinde bulunan, suça sürüklenen çocuk ile katılan … arasındaki Facebook yazışmalarında katılan …’ın suça sürüklenen çocuk ile “telefonunu kendinden zorla aldığını” ifade ederek mesajlaştığı anlaşılmakla, suça sürüklenen çocuğun eyleminin bir bütün halinde 5237 sayılı TCK’nın 148. maddesinde tanımlanan yağma suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve değerlendirmenin, üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine duruşmaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin ve suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan sebepten dolayı diğer yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA,”
Karar verilmiştir.

D. … 1. Çocuk Mahkemesinin, 18.12.2020 tarihli ve 2020/472 Esas, 2020/502 Karar sayılı kararı ile; eylemin yağma suçunu oluşturabileceği, bu nedenle delilleri tartışma yerinin Ağır Ceza Mahkemesi olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir.

E. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 08.07.2021 tarihli ve 2021/32 Esas, 2021/283 Karar sayılı kararı ile; suça sürüklenen çocuk hakkında katılan …’a yönelik yağma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 148 inci maddesinin birinci fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Suça Sürüklenen Çocuk ve Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Yağma suçunun unsurlarının oluşmadığı,
2. Suçu kabul anlamına gelmemekle birlikte suçun nitelendirilmesinin güveni kötüye kullanma olabileceği,
3. Vesaire,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Olay tarihinde gündüz vakti suça sürüklenen çocuk …’nın fotoğraf çekmek için katılan …’dan cep telefonunu istediği, katılanın telefonunu vermek istemediği ancak suça sürüklenen çocuğun ısrarı üzerine telefonu verdiği, ardından telefonunu suça sürüklenen çocuktan geri istediği, ancak suça sürüklenen çocuğun iade etmediği, bunun üzerine aralarında itişme yaşandığı, suça sürüklenen çocuğun katılanı “eve topallayarak gitmek istemiyorsan çek git” diyerek tehdit ettiği ve suça konu cep telefonuyla olay yerinden uzaklaştığı, eşgal bilgisi verilerek yapılan şikâyet sonucu kolluk tarafından yapılan araştırmada suça sürüklenen çocuğa ulaşıldığı, zararın karşılanmadığı anlaşılmıştır.

2. Katılan …’ın aşamalarda birbirleriyle uyumlu beyanlarda bulunduğu görülmüştür.

3. Suça sürüklenen çocuk savunmalarında “…’dan telefonu ödünç olarak istedim, önce vermek istemedi, ısrar edince telefonu verdi, ..telefonu kime sattığımı hatırlamıyorum.” şeklinde yağma suçuna ilişkin üzerine atılı suçlamayı kabul etmemiştir.

4. Tanık Y.A.’nın katılan …’ın beyanlarını doğrulayan beyanları dava dosyasında bulunmaktadır.

5. Kolluk tarafından düzenlenen tutanaklar dava dosyasında bulunmaktadır.

6. Suça sürüklenen çocuk ile katılan … arasındaki facebook yazışmalarında katılanın suça sürüklenen çocuğa telefonunu zorla aldığını, geri getirmesini istediğini ifade ederek mesajlaştığı anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
1. 5237 sayılı Kanun’un 148 inci ve 149 uncu maddelerinde yer alan düzenlemeye göre, bir başkasının kendisinin veya yakınının hayatına, vücut ve cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da mal varlığı itibariyle büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişinin eylemi yağma suçunu oluşturur. Suç anılan değerlere yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit ederek veya cebir kullanılması suretiyle gerçekleşir. Cebir ve tehdit karşısında mağdurun başka bir seçeneği kalmamaktadır.

Yağma suçu ekonomik nitelikteki suçlar arasında yer alıp işin niteliği gereği faydalanma amacını taşıması gerekir.

Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; Olay ve Olgular başlığı altında (1) paragrafında izah edildiği şekilde gerçekleşen suça sürüklenen çocuğun eyleminin yağma suçunu oluşturduğu, katılan …’ın aşamalarda birbirleriyle uyumlu beyanları, suça sürüklenen çocuğun “…’dan telefonu ödünç olarak istedim, önce vermek istemedi, ısrar edince telefonu verdi, ..telefonu kime sattığımı hatırlamıyorum.” şeklindeki savunması, tanık Y.A.’nın katılan …’ın beyanlarını doğrulayan beyanları, kolluk tarafından düzenlenen tutanaklar ve suça sürüklenen çocuk ile katılan … arasındaki facebook yazışmaları ile anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümde, hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, yağma eyleminin suça sürüklenen çocuk tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımın doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 08.07.2021 tarihli ve 2021/32 Esas, 2021/283 Karar sayılı kararında suça sürüklenen çocuk ve müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

20.06.2023 tarihinde karar verildi.