YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/4092
KARAR NO : 2021/20320
KARAR TARİHİ : 23.12.2021
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK : …
SUÇLAR : Nitelikli hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1- Suça sürüklenen çocuk … hakkında nitelikli hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Suça sürüklenen çocuk hakkında nitelikli hırsızlık suçundan TCK’nın 142/2-h, 143/1, 31/3 ve 168/1. maddeleri gereğince uygulama yapılırken, hesap hatası sonucu cezanın 1 yıl 8 ay hapis cezası yerine, 2 yıl 1 ay hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayin edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sonuç cezanın “1 yıl 8 ay” olarak düzeltilmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Suça sürüklenen çocuk … hakkında iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 142/4. maddesi uyarınca suç tarihi itibariyle mala zarar verme suçunun şikayete tabi olmaması nedeniyle şikayet yokluğu nedeni ile düşme kararı verilmesine ilişkin tebliğnamedeki bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir.
Suça sürüklenen çocuğa yüklenen ve 5237 sayılı TCK’nın 116/4, 151/1. 31/3. maddelerine uyan suçların gerektirdiği cezaların türü ve üst sınırlarına göre; aynı Yasanın 66/1-e ve 66/2. maddelerinde öngörülen 5 yıl 4 aylık asli dava zamanaşımı süresinin karar tarihi olan 299/04/2016 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 23.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.