Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2021/25496 E. 2022/2750 K. 03.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/25496
KARAR NO : 2022/2750
KARAR TARİHİ : 03.03.2022

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli yağmaya teşebbüs
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar …, … ve … müdafileri, sanıklar … ve …

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I- Sanık … hakkında, müştekiler … ile …’e yönelik nitelikli yağmaya teşebbüs suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanığın müştekî …’e yönelik yağma eylemini geceleyin, birden fazla kişi ile birlikte, silahla ve iş yerinde gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 149. maddesinin 1. fıkrasının (a) ve (c) bentlerinin yanı sıra (d) ve (h) bentlerinin de uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi ile sanığın diğer müştekî …’e yönelik yağma eylemini suç örgütünün korkutucu etkisinden yararlanarak, birden fazla kişi ile birlikte, silahla ve iş yerinde gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 149. maddesinin 1. fıkrasının (c) ve (f) bentlerinin yanı sıra (a) ve (d) bentlerinin de uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi hususları aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimler kurulunun takdirine göre sanığın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usûl ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II- Sanıklar …, … ve … hakkında, müştekî …’e yönelik nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanıkların müştekî …’e yönelik yağma eylemini suç örgütünün korkutucu etkisinden yararlanarak, birden fazla kişi ile birlikte, silahla ve iş yerinde gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında; sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 149. maddesinin 1. fıkrasının (c) ve (f) bentlerinin yanı sıra (a) ve (d) bentlerinin de uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi hususları aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usûl ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanıklar …, … ve … hakkında, müştekî …’e yönelik nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan kurulan hükümlerde, sanıkların örgüt mensubu olmaları nedeniyle haklarında 5237 sayılı TCK’nın 58/9. maddesinin uygulanmasına karar verilmiş ise de, suç işlemek için kurulan örgüte üye olmak suçundan Dairemizin 09.10.2019 gün 2018/3696 esas ve 2019/4588 karar sayılı kararı ile zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında tekerrür hükümlerinin artık uygulanma olanağının kalmamış olması,
Bozmayı gerektirmiş sanıklar müdafileri ile sanık …’in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkında müştekî …’e yönelik nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan kurulan hükümlerde “Tekerrür uygulamasına” ilişkin kısımların çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usûl ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanık … hakkında, müşteki …’e yönelik nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
UYAP’tan alınan nüfus kayıt örneğine göre, sanığın hüküm tarihinden sonra 21/12/2021 tarihinde öldüğü ve ölüm kaydının nüfusa işlendiğinin anlaşılması karşısında; 5271 sayılı CMK’nın 223/8 ve TCK’nın 64/1. maddeleri uyarınca sanığın öldüğünün anlaşılması hâlinde kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 03/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.