Yargıtay Kararı 6. Ceza Dairesi 2021/24451 E. 2023/10460 K. 04.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 6. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/24451
KARAR NO : 2023/10460
KARAR TARİHİ : 04.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜM : Mahkûmiyet

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun’un) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Cumhuriyet Başsavcılığının 12.10.2016 tarihli ve 2016/9211 Soruşturma No.lu iddianamesiyle sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 148/1 (3 defa), 53 ve 58. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

2. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.03.2017 tarihli ve 2016/271 Esas, 2017/100 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında nitelikli yağma suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

3. … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 30.11.2018 tarihli ve 2017/1874 Esas, 2018/2329 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılanlar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek,
“Katılan Aslının istinaf yargılaması aşamasında kendisine ait bilgileri okul arkadaşı tanık R.G.’nin vermiş olabileceğini belirtmiş ise de tanık R. 05/05/2016 tarihli kolluk beyanında sanık ile sosyal medya aracılığı ile tanıştığını, sanığı katılan … ile kesinlikle tanıştırmadığını ve aralarında geçen olaylara doğrudan tanık olmadığını, ne şekilde tanıştıklarını bilmediğini ancak katılan Aslının kendisine sanık tarafından tehdit edildiğini okulda söylediğini belirttiği, olayla ilgili beyanı alınan sanığın amcasının oğlu tanık M.A. da 06/05/2016 tarihli kolluk beyanında sanığın babası olan amcası …’ın katılan … ile oğlunun durumunu konuşmak için Gevaş ilçesine geldiği, katılan …’ın iş yerinde konuştuklarını, …’ın oğlu sanık …’ın resmini katılan Aslıya gösterip senden para alan şahıs bu muydu diye sorduğunu katılan Aslının da evet o diye yanıtladığını açıkladığı, katılan …’ın da parasındaki olağanüstü azalmayı farkedince kızı …’yı açıklaması için sıkıştırdığını, olanları kızından öğrenince şikayetçi olduğunu açıkladığı, dosya kapsamında bulunan 09/02/2016 tarihli fotoğraf teşhis tutanağından sanığın sosyal medyadaki resimlerinin katılan tarafından teşhis edildiğinin anlaşıldığı, yine dosya kapsamında bulunan 24/05/2016 havale tarihli tutanak içeriğinden sanığın kullanmakta olduğu gsm hattının sinyal aldığı baz istasyonlarının katılan Aslının belirttiği tarihlere yakın zamanlarda olayın gerçekleştiği Gevaş İlçesinde bulunduğunun anlaşıldığı, sanığın savunmasına atılı suçlamaları kabul etmediği, katılanları tanımadığını, zengin olduğunu düşündükleri ve bu nedenle para koparmak için iftiraya uğradığını belitse de katılanların maddi durumu ve özellikle katılan Aslının aşamalardaki değişmeyen tutarlı kabul edilebilecek beyanları gözetildiğinde sanığa iftira atmalarını gerektirecek bir nedenin bulunmadığı, bu nedenle sanığın belirli ve özgülenmeyen toplam bir miktara değil her seferinde yenilenen kasıtla öncesinde kararlaştırmadığı farklı miktarları katılandan tehdit suretiyle alarak üç kez yağma suçunu işlediği, katılan ilk derece yargılaması kovuşturma aşamasında ve istinaf yargılaması sırasında her ne kadar sanığın 2. eylemi bıçakla gerçekleştirdiğini belirtse de sanıktan elde edilen bir bıçak bulunmadığı gibi katılanın sıcağı sıcağına alınan ilk soruşturma beyanında bıçaktan bahsetmediği gözetilerek sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 148/1 maddesinin üç kez uygulanması gerektiği” gerekçesiyle yağma suçundan sanık …’a ilişkin … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.03.2017 tarih ve 2016/2716 Esas, 2017/100 Karar sayılı ilamının 5271 sayılı CMK’nın 280/2-2. cümlesi uyarınca kaldırılmasına, sanık hakkında TCK’nın 148/1, 62, 53 maddeleri uyarınca 3 kez ayrı ayrı 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
2. Olay tarihinde cezaevinde olup, mahkûmiyetini gerektirecek delil bulunmadığına,
3. Sonradan temin edilen tanıkların beyanı ile mahkûmiyetine karar verildiğine, yerel mahkemenin verdiği beraat kararının usul ve yasaya uygun olduğuna
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
İlk derece mahkemesince sanığın aşamalarda istikrarlı olarak suçlamaları kabul etmediği, 5271 sayılı TCK’nın 148/1 madde ve fıkrasında tanımlanan yağma suçunu işlediğine dair, katılanların iddiaları ve yargılama aşamasında beyanda bulunan ve katılan … tarafından duruşmaya getirilen, ancak sanık ve mağduru doğrudan tanımayan tanık H.İ.T.’nin yer ve zaman içermeyen beyanları, soruşturma evresinde tanık olarak beyanlarına başvurulmasının katılan tarafından istenilmemiş olması nazara alındığında mahkememizde yağma eyleminin varlığına yönelik itibar edilmeyen beyanları dışında herhangi bir delil elde edilemediği, mağdur …’nın soruşturma evresinde verdiği ilk ifadesinde sanığın önce çıplak resimlerinin bulunduğundan bahisle kendisini tehdit ettiğini ileri sürdüğü, daha sonra ailesine ve kendisine zarar vereceğini belirterek kendisini tehdit ettiğine ilişkin beyanlarından korktuğunu ifade eden mağdurun sözü edilen beyanına sanıkla daha önce tanışmadığı, sanığın söylediği ileri sürülen tehdit sözlerinin yaşı itibariyle mağduru korkutacak mahiyette olmadığı, bu nedenle sanığın yağma eyleminden dolayı cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesiyle sanık hakkında müsnet suçtan beraatine karar verildiği anlaşılmıştır.

2. Katılanın aşamalarda alınan beyanı, 09.02.2016 tarihli fotoğraf teşhis tutanağı ve katılanın beyanını destekleyen …’ın beyanları dosya içinde mevcuttur.

3. Olaya ilişkin görgü tanığı olan tanık H.İ.T.’nin beyanları temin edilmiştir.

4. Olayla ilgili olarak sanığın kullanımında bulunan GSM hattının sinyal aldığı baz istasyonlarının tespit edildiğine dair rapor temin edilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
… Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 30.11.2018 tarihli ve 2017/1874 Esas, 2018/2329 Karar sayılı kararı ile;
“…Dosya kapsamında bulunan 09.02.2016 tarihli fotoğraf teşhis tutanağından sanığın sosyal medyadaki resimlerinin katılan tarafından teşhis edildiğinin anlaşıldığı, yine dosya kapsamında bulunan 24.05.2016 havale tarihli tutanak içeriğinden sanığın kullanmakta olduğu gsm hattının sinyal aldığı baz istasyonlarının katılan Aslının belirttiği tarihlere yakın zamanlarda olayın gerçekleştiği Gevaş İlçesinde bulunduğunun anlaşıldığı, sanığın savunmasına atılı suçlamaları kabul etmediği, katılanları tanımadığını, zengin olduğunu düşündükleri ve bu nedenle para koparmak için iftiraya uğradığını belitse de katılanların maddi durumu ve özellikle katılan Aslının aşamalardaki değişmeyen tutarlı kabul edilebilecek beyanları gözetildiğinde sanığa iftira atmalarını gerektirecek bir nedenin bulunmadığı, bu nedenle sanığın belirli ve özgülenmeyen toplam bir miktara değil her seferinde yenilenen kasıtla öncesinde kararlaştırmadığı farklı miktarları katılandan tehdit suretiyle alarak üç kez yağma suçunu işlediği, katılan ilk derece yargılaması kovuşturma aşamasında ve istinaf yargılaması sırasında her ne kadar sanığın 2. eylemi bıçakla gerçekleştirdiğini belirtse de sanıktan elde edilen bir bıçak bulunmadığı gibi katılanın sıcağı sıcağına alınan ilk soruşturma beyanında bıçaktan bahsetmediği gözetilerek sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 148/1 maddesinin üç kez uygulanması gerektiği” kanaatine varılmıştır.

IV. GEREKÇE
Katılanın aşamalarda alınan beyanı, katılan beyanını destekleyen nitelikte katılan … ve tanık H.İ.T.’nin beyanları, 09.02.2016 tarihli fotoğraf teşhis tutanağı ve HTS raporu ve tüm dosya kapsamından sanığın üzerine atılı suçu işlediği sabit olup, beraat kararı verilmesi gerektiği, yeterli delil elde edilmediği ve kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelik temyiz istemleri yerinde görülmeyerek hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 30.11.2018 tarihli ve 2017/1874 Esas, 2018/2329 Karar sayılı kararında sanık ve sanık müdafiilerince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,

04.05.2023 tarihinde karar verildi.